Tevfik Kızgınkaya

Tevfik Kızgınkaya

ULUSAL EGEMENLİK

Birbirini tamamlayan bu iki kelime;

  • Demokrasinin,
  • Hukukun ve adaletin,
  • Eşitliğin ve dayanışmanın,
  • Toplumsal barışın,
  • Her alanda üretimin,
  • Kalkınmanın ve gelişmiş bir ülkenin,
  • Mutlu ve huzurlu bir yaşamın,
  • Geleceğe güvenle bakmanın,
  • Bağımsızlığın ve Çağdaş bir ülke olmanın…

ANAHTARIDIR.

Yeter ki doğru ellerde olsun.

*****

101 yıl önce,

Memleketin;

  • Toprakları işgal edilmişken,
  • Yönetimi Sevr projesine imza atmışken,
  • Padişah-Halife Sultan, ülkemizi işgal edenlerle işbirliği yapmışken,
  • Devlet borç batağında ve maliyesi yabancıların kontrolündeyken,
  • Meclis yetkisiz bir halde dağıtılmışken…

Millet;

  • Cehaletin karanlığında çaresizken,
  • Yokluğun ve yoksulluğun içindeyken,
  • Salgın hastalıklarla kırılırken, ölürken,
  • 40 bin köyde yalnızlığını yaşarken,
  • Padişahın kulu ve ümmeti iken…

Mustafa Kemal Atatürk’ün çağrısıyla,

Toplandı Ankara’da Milletin 337 temsilcisi,

Yok ettiler bir kişinin egemenliğini,

Hep birlikte açtılar Türkiye Büyük Millet Meclisini.

*

Millet adına aldılar ellerine,

Ulusal Egemenlik anahtarını,

Yazdılar Meclisin duvarına,

“Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” diye,

23 Nisan 1920’de…

*****

Kullandılar Ulusal Egemenlik anahtarını,

Dünya tarihinde İlk’lere imza atarak,

Demokrasi ile yönettiler Ulusal Bağımsızlık Savaşımızı.

Verdiler Başkomutanlık görevini Meclis Başkanı Mustafa Kemal’e,

Üç ayda bir sordular, neler yaptı diye…

*

Emperyalizme tattırdılar ilk yenilgiyi askeri alanda,

Lozan’da da yaşattılar ilk ve tek yenilgisini siyasi masada,

İmzaladılar Barış Antlaşmasını,

Kabul ettirdiler tüm dünyaya bağımsızlık isteklerini.

*

Demokratik Devrimle ilan ettiler Cumhuriyeti,

Kurdular Tam Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devletini.

*****

Sıra geldi ülkeyi yeni baştan inşaya,

Hedef kondu, ulaşmak çağdaş uygarlığa.

Girdiler cehaletle ve sefaletle savaşmaya,

Eğitimin ışığıyla Milleti aydınlatmaya,

Aklın ve bilimin rehberliğinde çağdaş bir toplum yaratmaya,

Cumhuriyetin aydınlığını tüm ülkeye yaymaya…

*

Yokluğun yoksulluğun çaresi,

Yakalamak gerekti kaçan sanayileşmeyi.

Üretmek gerekir dediler her alanda,

Tarlada, fabrikada yurdun dört bir yanında…

Ardından yazdılar onurla ve gururla,

Bugün bile söylüyoruz 10. Yıl Marşını coşkuyla.

*

Millet adına Ulusal Egemenlik anahtarını kullananlar,

İhanet etmediler Millete, Ülkeye,

Attıkları her adımın hesabını verdiler,

Millete, Milletin Meclisine.

*

Kutladığımız gün budur her 23 Nisan’da,

Karşı çıkanlar yasaklasalar da…

*****

Ulusun Egemenliğini yok sayanlar,

Anahtara el koymaya kalkanlar,

Bu gerçeği bilmek zorundalar.

Anahtarın anlamı Ulusal Egemenliktir,

Gerçek sahibi 101 yıl önce egemenliği eline alan Millet’tir,

Kurucu İradenin sahipleridir.

Bu gerçeği yok sayanlara,

Türkiye Cumhuriyetinin var oluşunu ve varlığını

Yok saymaya kalkanlara,

Doğruyu gösteriyor Kurucu İradenin önderi,

Mustafa Kemal Atatürk sözleriyle…

“Millî Egemenlik Öyle Bir Işıktır ki,

Karşısında Zincirler Erir,  

Taç ve Tahtlar Yanar, Yok Olur.”

 

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun, Daim olsun…

Önceki ve Sonraki Yazılar