Yine yapılışından maliyetine, açılışından geçiş ücretine kadar tartışmalarla dolu yeni bir köprümüz oldu.

Hem de Çanakkale Zaferinin 107’nci yıldönümünde şehitlerimizi anarken…

Köprü deyince aklıma “Köprülere Şiirler” kitabını yazan Ataol Behramoğlu’nun tanımlaması geldi.

“Köprü gerçekten bir simge, birleştirme olgusu. Köprünün böyle bir işlevi, başlı başına anlamı var. Bir suyun üzerinde genellikle iki kıyıyı buluşturuyor. Bir buluşturma işlevi var. Bunun yanında ayırma işlevi de var. Köprüden geçiyor ve bir daha geri dönmüyor insan. Birleştiren, ayıran, taşıyan…”

Aslında o kadar çok birleştiren, buluşturan, taşıyan köprüye gereksinimiz var ki….

*

RTE-AKP’ye göre köprünün anlamı bambaşka,

Her yere büyük projeler yapmanın dayanılmaz coşkusuyla,

Köprüler yapıldı İstanbul Boğazına, Kocaeli Körfezine, Çanakkale Boğazına,

Şimdi de sıra gelmiş İzmir’de Çeşme ile Urla arasına.

Köprü yapılınca neler oluyor memlekette?

Maliyetinin de çok üstünde bir bedelle veriliyor, nedense!

Köprü bitince sanki memleketin bütün dertleri bitercesine,

Büyük bir şölenle açılıyor tabi ki ışıldayan gözlerle, nedense!

Yapanlarınki belli, verilmiş iki üç misli araç geçiş garantisi,

Geçilmese bile üstünden ödenecek devletin kasasından, milletin cebinden bedeli.

Hem de döviz garantili.

Yaptıranların gözlerindeki ışığın nedenine gelince,

Vatana, millete hizmet aşkıysa sebebi,

Anlayamadığım,

Ülkeyi tek başına yöneten kişinin, malını satan tüccar misali,

Dağıtılan kumanyayla doymaya çalışan insanlara,

Köprüden geçiş çok ucuz 200 liracık, demesini.

Pahalı bulanlara verilen yanıt,

“İnsanlar hem hizmet almak istiyor hem de köprüler tüneller bedava olsun diyor” ne ayıp!

Neyse ki gözleri her daim ışıldayan Hazineye ve Maliyeye bakan kişi,

Çıkıp söyledi de anladık nedenini.

Uğruna 250 bin insanımızın şehit olduğu Çanakkale’de,

Meğerse bayrak inmeyecekmiş ezan susmayacakmış, bu köprüler sayesinde!

*

Düşününce sormadan olmuyor,

İstanbul’da iki köprüden de geçmek 8,25 lira da,

Çanakkale’de neden 200 liracık?

Osman Gazi’de neden 184,50 liracık?

Yollar, tüneler neden hep liracık?

Sorulara yanıt vermek bir yana,

Sorarsan sorgularsan bu yapılanları,

Damgayı vuruyorlar hemen, bunlar vatan millet düşmanı.

*

Ülkesinin insanlarıyla köprüleri atan yönetimin halleridir bunlar,

Doymasa da milletin karnı yapılacak köprüler, tüneller, yollar…

Su aktıkça küpünü dolduracaksın mantığıyla doluyor ha bire kasalar,

Bal tutanlar parmaklarını yalıyorlar.

Özel uçaklar havada, araç konvoyları yollarda, garantili işler sırada…

İyi de bütün bunlara yetiştirmek lazım para,

İnanın sırf itibar uğruna,

O halde yazılmalı vergiler, cezalar, zamlar milletin hesabına,

Nasıl olsa sesi çıkmıyor vurun abalıya,

Ses çıkaran olursa da doğru gözaltına…

Ne olacak bu kadar kasalar dolusu para, diye sorma,

Doymadı ki sermaye, insanlık tarihi boyunca.

*

Bu düzenin sonunda,

Hazinede para Halkta sabır kalmayınca,

İstemese de iktidar, çare olarak seçim geldi akla.

Seçim, siyaset için geçilmesi gereken bir köprü,

Ancak var olan sistemde RTE-AKP için seçim derdin büyüğü.

Böyle gidilirse başkaları geçecek köprüyü, sonucu belli,

Oturup yeni bir köprü yapmalı tek kişilik, tek şeritli,

Sadece kendisi bir de ortağı için geçişi garantili.

*

Bu çok hassas köprüye girecekler baştan seçilmeli,

Dengesini bozacaklar bu köprüye girmemeli,

Bir de 6 kişi kol kola bu köprüden geçmemeli.

Köprünün çıkışına da bir sayaç konulmalı,

Sayacın başına da seçtikleri oturtulmalı.

Böylece RTE-AKP için ebedi iktidarın yolu açılmalı.

*

Önümüzdeki seçim,

Sadece siyaset için değil, hepimiz için geçilecek bir köprü,

Adı da demokrasi köprüsü.

Bu köprü herkes için açıktır, sahibi de Halktır.

Kimlerin çıkacağına karar veren de köprünün sahibi olan Halktır.

Köprüden birinci sırada geçmenin yolu,

Halkla gönül ve güven köprüsünü kurmaktır.

*

Neo-liberalizmin sömürü düzeniyle kurulamaz gönül, güven köprüsü,

RTE-AKP’nin yolundan yürümekle de geçilemez bu demokrasi köprüsü.

Bilinmesi gereken 100 yıl önce inşa edildi Türkiye’nin asıl köprüsü,

Ayrım yapmaksızın, insan ve yurttaş olarak bizleri buluşturan,

Ülkemizi çağdaş uygarlık yoluna bağlayan Cumhuriyet Köprüsü.

*

İçerden, dışardan ne kadar uğraşsalar da yıkamadılar, bu köprüyü.

Çünkü temelinde var,

• Tam Bağımsız Türkiye ideali,
• Yurtta Barış Dünyada Barış ilkesi,
• Demokratik Laik Sosyal Hukuk Devleti.

Çünkü özünde var,

• Bilimle akılla aydınlanmak,
• Tarlada, fabrikada üretmek ve hakça paylaşmak,

Cumhuriyet Köprüsüne inanır bu ülkenin insanı,

Kadını, erkeği, genci, yaşlısı…

Yürürseniz Cumhuriyet Köprüsünden,

Kucaklaşırsanız üretenle, emekçiyle, emekliyle,

Geçersiniz Halkla birlikte demokrasi köprüsünden en önde.

İnanın, kimse duramaz Halkla kol kola yürüyenlerin karşısında,

Atı da alsa, geçemez Üsküdar’a.