Süleyman Yağız

Süleyman Yağız

İki iddiaya yanıt

*
Zaman zaman, “Apo’nun yakalanmasının DSP’nin oyunu artırdığı” ve “Ecevit’in, ‘Apo asılmayacak’ diye Amerika’ya güvence verdiği” iddia ediliyor.
Bu iki iddia da kesinlikle doğru değildir.
*
Bu konuda birkaç kez açıklama yaptım ama, iddialar, çeşitli zeminlerde, özellikle de televizyon programlarında yinelendiği için ben de bir kez daha yazma ihtiyacını duydum:
1)Apo’nun yakalanması, 1999 Seçimleri’nde DSP’nin oyunu artırmadı.
2)Ecevit, “Apo asılmayacak” diye Amerika’ya güvence vermedi.
*
99’a kadar DSP’nin oyu zaten her seçimde sürekli artıyordu.
DSP, 95 Seçimleri’nde “sol’un birinci partisi olmuştu.
99 Seçimleri’ne giderken Apo’nun yakalanması önce DSP’ye bir rüzgâr estirdi.
Ancak… 
Ecevit, gazetecilerin, “Apo asılacak mı?” soruları üzerine, “Biz öteden beri idama karşıyız” deyince işin seyri değişti.
Bu söz, “Apo asılmayacak” biçiminde yorumlandı ve rüzgâr tersine döndü.
Anketlere göre, önce yüzde 30’lara kadar çıkan DSP’nin oyu, sonra 20’lere kadar geriledi. 
99 Seçimleri’nde de yaklaşık yüzde 23 oy alan DSP, Türkiye’nin birinci partisi oldu.
*
DSP’nin oyunu artırmasını, Apo’nun yakalanması değil, Ecevit’e ve DSP’ye duyulan “GÜVEN” sağladı.
Bilindiği gibi, o dönemde siyaset tıkanmış ve bütün partiler, ülkeyi sağ salim seçime götürmesi için, Meclis’in dördüncü partisi olan DSP’ye tek başına “azınlık hükümeti” kurdurmuşlardı.
İşte, DSP’yi büyüten “GÜVEN” buydu…
Ecevit, 99 Seçimleri’ne, bu “GÜVEN”le BAŞBAKAN olarak girmişti.
*
E peki, Apo’nun yakalanmasının getirdiği rüzgâr kimseye yaramadı mı?
Yaradı, hem de çok yaradı!..
“Onlar yakaladı, biz asacağız” diyerek, -başta şehit aileleri ve yakınlarının evleri olmak üzere- kapı kapı dolaşan MHP’ye yaradı.
Ve MHP, tarihinde görmediği bir oy oranına (yaklaşık yüzde 18’e) erişti.
“Apo’yu asacağız”ı ilk söyleyen Ecevit olsaydı, DSP’nin oyu yüzde 30’un altına düşmez, MHP de oyunu olağanüstü artıramazdı.
*
Amerika’ya güvence iddiasına gelince…
Bu da doğru değildir.
Ecevit o vakte kadar, 30 yıldır idama karşı olduğunu söyleyen bir liderdi.
Ecevit’in bu sözü, DSP’nin Programı’nda da yer alıyordu.
Bunu herkes gibi Amerika da bildiği içindir ki, “Nasıl olsa, DSP’li bir iktidarda Apo asılmaz” diye düşünmüş ve Ecevit’in azınlık hükümeti döneminde Apo’yu Türkiye’ye teslim etmiş olabilir.
*
Yoksa, böyle bir konuda Ecevit’in Amerika’ya güvence vermesi kişiliğiyle de hiç mi hiç bağdaşmaz.
Zaten, Ecevit de “Amerika Apo’yu bize niye teslim etti, bilmiyorum” diyerek, Amerikalı yetkililerle herhangi bir görüşme yapmadığını ifade etmek istemiştir.
*
Apo’yu teslim alma görüşmelerini yapan istihbaratçılar, Amerikalı yetkililere, “Ecevit’in idama karşı olduğunu” söylemiş olabilirler… mi?..
Onu bilemem!
Sözün özü:
Biliyorum, bunu yazmama karşın iddia sahipleri iddialarını yine sürdürecek! Çünkü, kimse ezberini bozmak istemiyor!
Bana da bu “yalan”, “yanlış” ve “eksik bilgi”leri “tashih etmek (düzeltmek)” düşüyor.
Dönemin güvenilir partisi DSP'nin şimdiki durumu ise ne yazık ki, güvenilir değil... Çünkü güvenilir ellerde değil!.. Sanki birileri tarafından özellikle bu duruma getirilmiş gibi!..

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.