Naim Babüroğlu

Naim Babüroğlu

Çanakkale Zaferi: Cumhuriyet’in ön sözü

Çanakkale Zaferi, Millî Mücadele’nin ve Cumhuriyet’in ön sözüdür. Mustafa Kemal, Çanakkale’de Millî Mücadele’nin çekirdek kadrosunu oluşturur. Çanakkale, Mustafa Kemal’in tarih sahnesine ve Türk Milleti’nin huzuruna çıktığı devler savaşıdır. Türk Milleti, Çanakkale’de Anafartalar Kahramanı ile tanışır. Bu açıdan, Mustafa Kemal’in doğum yeri Çanakkale’de Kemalyeri’dir. Kemalyeri, Mustafa Kemal’in muharebenin başında gözetleme yerine verilen isimdir.

★★★

Eğer Çanakkale zaferle sonuçlanmasaydı, Millî Mücadele yolculuğu başlatılamaz, Türk İstiklal Savaşı yapılamazdı. 18 MART 1915’TE ÇANAKKALE BOĞAZI GEÇİLEMEDİ: İngiliz ve Fransızlardan oluşan işgal donanması, 18 Mart 1915 günü savaş gücünün neredeyse üçte birini kaybeder. Üç büyük savaş gemisi, iki muhrip ve yedi mayın tarama gemisi batırılır. 800 kişilik zayiat verirler. Türk tarafının kaybı ise 26 şehit ve 53 yaralıdır. 200 yıldır yenilmeyen Büyük Britanya İmparatorluğu için bu yenilgi büyük bir travmaydı.

★★★

Nusret mayın gemisi, muharebe gemilerinin manevra yaptıkları Erenköy Koyu’nun tam burnu istikametinde, 7/8 Mart 1915 gecesi, sabah saat 3.20’de 26 mayın döşedi. Bu mayınlara çarpan son 200 yılın yenilmez İngiliz donanması, daha ilk günde donanmasının üçte birini kaybetti. Bu açıdan, Nusret mayın gemisi, 18 Mart’ın gerçek kahramanıdır. Türk topçusunun başarısı da kayda değer.

★★★

18 Mart Zaferi, Türklerin uzun zamandır kazandığı ilk zaferdi.

★★★

İŞGAL DEVLETLERİNİN HATASI: İngiltere Deniz Bakanı Churchill’in ve İngiliz liderlerin Çanakkale Boğazı’nı sadece donanmayla geçme girişimleri, savaş tarihi açısından stratejik bir hatadır. İki tarafı, aynı ülke tarafından korunan bir boğazı geçmek, ancak müşterek harekâtla mümkündür.

★★★ 

İtilaf kuvvetlerinin kara birlikleri kullanmamaları ve Türklerin gücünü küçümsemeleri stratejik bir yanılgıdır. İngiliz tarihi, bu yenilgiyi bir kara leke olarak kabul eder.

★★★

Boğazı, sadece donanmayla geçemeyeceklerini anlarlar ve kara harekâtı hazırlıklarına başlarlar. ALMAN ORDU KOMUTANININ SAVUNMA PLANI BİR TUZAKTI: Çanakkale cephesinde, 26 Mart 1915’e kadar emir-komuta Türk komutanların elindeydi. Türk komutanlar tarafından hazırlanan savunma planında, kıyıların kuvvetli tutulması esas alınmıştı. Böylece, düşmanın henüz denizde iken karşılanması ve karaya çıkması engellenecekti.

★★★

Çanakkale Cephesi’nden sorumlu 5’inci Ordu Komutanı Alman General Liman von Sanders, Türk komutanların hazırladıkları savunma planını değiştirir. Tam tersi bir savunma şeklini Enver Paşa’ya teklif eder. Planı Enver Paşa onaylar.

★★★

Alman Komutan’ın planı, kıyı hattını zayıf tutmak, geride takviyeler bulundurmak ve düşmanın kıyıya çıkış yerine göre saldırıya geçmek esasına dayanır. Türk komutanların planı ile çelişen bu savunma sistemi, düşmanın kıyıya çıkmasına adeta müsaade ediyordu.

★★★

Savunma bölge önceliği konusunda da Türk Komutanları ile Sanders arasında ayrılık vardı. Mustafa Kemal ve diğer Türk komutanlar birinci derecede savunma önceliğini Gelibolu Yarımadası’na vermişlerdi. Alman Ordu Komutanı, düşman çıkarmasının Gelibolu Yarımadası’na yapılacağını kabul etmiyordu.

★★★

Alman ordu komutanının savunma planına, Türk komutanlar şiddetle itiraz ederler. 9’uncu Tümen Komutanı Albay Halil Sami Bey, 6 Nisan 1915’te bağlı olduğu Kolordu Komutanlığı’na; Yarbay Mustafa Kemal, 3 Mayıs 1915’te doğrudan Enver Paşa’ya; 5’inci Ordu Komutanlığı Kurmay Başkanı Albay Kazım (İnanç) 4 Mayıs 1915’te, doğrudan Enver Paşa’ya mesaj göndererek bu planın felakete yol açacağını bildirirler. Ancak, Enver Paşa bu feryatları dinlemez. Alman hayranlığı ağır basar. Ve, Alman Ordu Komutanı’nın hatalarla dolu planı uygulanır.

★★★

Savunma planının uygulanmasında, en büyük sorumluluğun Başkomutan Vekili Enver Paşa’da olduğunu belirtmek gerek.

★★★

Ayrıca, o dönemde, Genelkurmay Başkanı, Genelkurmay İkinci Başkanı, kritik şubeler olan Harekât Şube Müdürü, İstihbarat Şube Müdürü, Ulaştırma Şube Müdürü Alman’dı. Yani, tam Alman etkisi vardı.

★★★

Sonuçta, Çanakkale’de kıyı hattı kuvvetli olarak savunulmadığı ve böylece düşmanın karaya çıkmasına izin verildiği için 260 gün (8.5 ay) boyunca, düşmanı denize dökmek mümkün olmamış ve Türk kanı oluk oluk akmıştı. Muharebelerde, Alman komutanların hatalı kararları da Türk kayıplarının artmasında önemli bir faktör olmuştur.

★★★

Alman Genelkurmay Başkanı General von Moltke, Enver Paşa’ya gönderdiği, 10 Ağustos 1914 tarihli yazısında: “Osmanlı müttefikin vazifesi, mümkün olduğu kadar çok Rus ve İngiliz kuvvetlerini bağlamak...” Bu belge, Alman Genelkurmayı’nın, Türk Ordusu’nu Alman çıkarları için kullanmak istediğinin bir göstergesidir.

★★★

Eğer, Türk komutanların savunma planı uygulansaydı, savaş çok daha kısa sürede zaferle sonuçlanacak ve Türk ordusu çok daha az kayıp verecekti. ‘Neslimizin gürbüz safları...’ Çanakkale Muharebeleri, denizde ve karada 287 gün, karada 260 gün sürdü. 5’inci Türk Ordusu’nun harp cerideleri ve günlük zayiat raporları incelendiğinde, ayrıca sevk edildikleri hastanelerde şehit olanlar hesaba katıldığında, 3 Kasım 1914’ten 9 Ocak 1916’ya kadar geçen sürede; Türklerin şehit sayısı 101.279’dir. 102.603 yaralı ve kayıp; 10 bin esir olmak üzere, toplam zayiatın 213.882 olduğu ortaya çıkar.

10anafartalarjpg-xxhh.jpg

★★★

İngilizlerin zayiatı, 205.000’dir. Fransızların kaybı ise 47.000’dir.

★★★

İtilâf kuvvetleri 252.000; Türk kuvvetleri 213.882 olmak üzere toplam, 465.882 zayiat verilmiştir.

★★★

Türkler, kara harekâtında günde, yaklaşık 825 zayiat verir. İşgal kuvvetleri günde, yaklaşık 970 kayıp verirler. İki taraf, günde yaklaşık 1800 zayiat verir.

★★★

Çanakkale Savaşı’nda Osmanlı Genelkurmay Karargâhı’nda Harekât Subayı olarak görev yapan İsmet İnönü, anılarında şu değerlendirmede bulunur: “Uğradığımız zayiatın ağırlığını, bundan sonra savaşın devam ettiği üç senede, her cephede hissettik. Harpten sonra da, uzun müddet neslimizin gürbüz safları arasında geniş boşlukların acısı çekilmiştir.” Truva’nın intikamı Truva Savaşı’nda batıdan gelip saldıran Akalar vardı. Çanakkale’de, yine batıdan ve denizden gelen İngiliz ve Fransızlar var. Truva’da Aka ordusunun komutanı Agamemnon’du Çanakkale’de İngiliz donanmasının savaş gemilerinden birinin adı, yine Agamemnon...

★★★

Truva’dan 3 bin yıl sonra, 1915’te Çanakkale’ye saldıran işgal kuvvetlerini Mustafa Kemal durdurur. Mustafa Kemal, Truva’nın intikamını Çanakkale’de ve Conkbayırı muharebesiyle alır. ‘Size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’ Mustafa Kemal, Çanakkale’de verdiği emirlerin çoğunda, “Balkan Faciası’nın yaşanmaması için” şeklinde ifade kullanır. Hatta, Balkan Felaketi’ne neden olabilecek askerlerin kurşuna dizilmeleri emrini de verir. 1 Mayıs 1915’te de şöyle bir emir verir: “İçimizde ve komuta ettiğimiz askerlerimizde, Balkan Savaşı utancının tekrarını görmektense, burada ölmeyi istemeyenlerin bulunacağını asla kabul etmem. Eğer böyle kişilerin olduğunu görürseniz onları derhal kendi ellerimizle kurşuna dizmeliyiz...”

★★★

O genç subay kadrosu, Balkan utancını bir daha yaşamamak için gerekli tüm önlemleri alır. Saldırıda askerinin başındadır, taarruzda en önde komutanlar vardır.

★★★

İngiliz resmî tarihçilere göre, Türk askerinin Çanakkale Muharebeleri’nde başarılı olmasının temel nedeni, savundukları toprağın anavatanları olduğunu bilmeleridir. İkinci nedeni de muharebelerde Türk komutanların askerle beraber ön hatta bulunması ve karşı saldırılarda birliklerin başında hareket etmeleridir. Üçüncü nedeni de askerdeki manevi güçtür. Benim değerlendirmeme göre dördüncü nedeni de, iki yıl önce yaşanan Balkan utancının bir daha tekrarlanmaması isteğidir. ÇANAKKALE MUHAREBELERİ’NİN DÜNYA SAVAŞ TARİHİNDEKİ YERİ: Çanakkale Harekâtı, uzun süren askeri yenilgiler döneminden sonra, yıkılış döneminde bulunan Osmanlı Devleti’nin kazandığı ilk büyük cephe savaşıdır. 

★★★

Çanakkale Harekâtı, Birinci Dünya Savaşı’nın en az iki yıl daha uzamasına neden olmuştur. Çünkü İngiltere ve Fransa, yaklaşık bir yıl süreyle, yarım milyon civarında bir kara ve deniz gücünü Çanakkale’de bulundurmak zorunda kaldılar. Böylece, Almanya’nın Batı Cephesi’ndeki yükü çok hafiflemiş ve direnme gücü artmıştır.

★★★

Çanakkale Boğazı geçilemediğinden destek alamayan Rusya’da, Ekim 1917’de Bolşevik İhtilali patlak vermiş ve Çarlık Rusya’sı yıkılmıştır. ÇANAKKALE’DE MUSTAFA KEMAL Mustafa Kemal, yarbay ve albay olarak, 9 ay 13 gün Gelibolu muharebe alanında kaldı. 34 yaşındadır. Stratejik bir komuta makamında değildir. Ancak, o makamda bulunanlar adına kararlar verdi ve başarılarıyla stratejik sonuçlar elde etti.

10kirectepej.jpg

★★★

Mustafa Kemal, Çanakkale Muharebeleri’nde dört kez Osmanlı’nın başkenti İstanbul’u, padişahı ve payitahtı kurtarır. Birinci kurtarışı; 25 Nisan 1915’te Arıburnu’na çıkan düşmana, 57 ve 27’nci Alaylarla yaptığı saldırıdır. Bu saldırıda, savaş tarihine geçen şu emri verir: “Ben size taarruz değil, ölmeyi emrediyorum...”

★★★

İkinci kurtarışı; Anafartalar Grup komutanı olarak, saldırı yapan İngiliz Kolordusu ile Anzak Kolordusu’na, 9 Ağustos 1915’te 7’nci ve 12’nci tümenlerle yaptığı taarruzdur.

★★★

Üçüncü kurtarışı; 10 Ağustos 1915 günüdür. Conkbayırı’na kadar ilerlemiş İngiliz kuvvetlerine yaptığı süngü hücumudur.

★★★

Dördüncüsü, 21 Ağustos 1915’te, İkinci Anafartalar Muharebesi’nde çok daha güçlü İngiliz kuvvetlerine yaptığı karşı taarruzdur. Böylece işgal kuvvetlerinin İstanbul hayali son bulur. Anzak komutanından saygı duruşu İtilaf Kuvvetleri Başkomutanı İngiliz Orgeneral Hamilton, 10 Ağustos 1915’te anılarına şöyle yazar: “Conkbayırı’nda Türkler, çok iyi bir komutana sahipler. Çok iyi komuta edilen ve yiğitçe dövüşen Türk Ordusu’na karşı savaşıyoruz.” İngiliz Orgeneral ve tarih, Mustafa Kemal’e hakkını verir.

★★★

Savaşta yendiği düşmanının onun önündeki saygı duruşu tarihte bir ilkti: Mustafa Kemal’e asıl hakkını, Anzak Kolordu Komutanı General Birdwood verir. General Birdwood, Çanakkale’de Mustafa Kemal’in karşısında savaştığı İngiliz generaldir. Anzak Komutanı olarak, iyi savaşmasıyla ün kazandı. Birdwood, Çanakkale Savaşı sonrası İngiltere’de mareşalliğe kadar yükseltilir. Emeklidir, tedavi görmektedir.

★★★

21 Kasım 1938’de, Atatürk’ün Ankara’daki cenaze törenine, doktorların itirazına rağmen, ayağı şiş olduğu halde üniformasıyla katılır. Kortejde yürüyemez. Halk evi balkonunda yerini alır. Ayakta güçlükle durabildiğinden, arkasına destek için koltuk yerleştirilir. Atatürk’ün naaşı geçerken, mareşal üniformasıyla ve sopasıyla selamlar.

★★★

Bir İngiliz mareşalinin, yenildiği düşman komutanına karşı muhteşem bir saygı duruşudur bu... Savaşta yendiği düşmanının onun önündeki saygı duruşu, tarihte bir ilkti. Atatürk’süz Çanakkale olur mu? Çanakkale’yi, Gelibolu Yarımadası’nı, Kemalyeri’ni, Arıburnu’nu, Conkbayırı’nı, Anafartalar’ı coğrafyadan silmeniz gerek. Bu da yetmez... İngiliz, Fransız, Avustralya, Alman, Yeni Zelanda ve Amerikan tarihini de yok etmeniz lazım. Bu da yetmez...

10komutan1jpg-xzi.jpg

★★★

Çanakkale şehitlerinin türküsünü nasıl yok edeceksiniz?.. Yani, silmeniz mümkün değil... “Tarih nankör değildir, bir hizmeti unutmaz.” Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyet’in ön sözünü yazan kahramanları, vatandan başka sevgili bilmeyen o kuşağı saygı ve minnetle anıyorum...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.