Gizem Yıldırım
Esenyurt’ta Kayyum Gösterisi: Seçimle Gelen Gitti, Kayyumla Gelen Kıyımı Başlattı!
Esenyurt… Burası, bir zamanlar yerel seçimlerin adeta gözbebeğiydi. Seçilen başkanları halkın isteklerine göre belirleyebildiği, kendi iradesini ortaya koyabildiği bir yerdi. Ta ki kayyumlar devreye girene kadar. Şimdi, halkın tercihlerine karşı "görevli" bir yönetim, "şartları uygun" insanlarla belediye binalarını işgal etmekle meşgul. Gerçekten de bir mucize! Eskiden halkın gönlünü kazanmış seçilmiş başkanlar vardı; şimdi ise kayyumlarla Esenyurt’a sadece ‘kıyım’ hâkim.
Bu konudan daha önce de bahsetmiştim. O zaman da dile getirmiştim; kayyum yönetimi, halkın iradesinin yok sayılmasına dayalı bir sistemin parçası olarak büyüyüp gelişiyor. Şimdi, o söylediklerimiz tek tek gerçek oluyor.
Evet, “kıyım” diyorum, çünkü yapılan değişiklikler gerçekten de bu kelimeyi hak ediyor. Kayyum Can Aksoy’un göreve gelmesiyle birlikte, belediyenin personel yapısında devrim niteliğinde değişiklikler yaşandı. Öncelikle, "Sizin iyiliğinizi düşündüğümüz için bu kararı aldık" şeklinde bildirilen, işten çıkarılacak personel listesi ne kadar da düşünceli bir yaklaşım! Söylemeden edemeyeceğim bu ne naiflik Kayyum Bey!
Evet bugün 7 kişinin herhangi bir sebep sunulmadan işlerine son verildiği öğrenildi.
Elimize ulaşan bilgilere göre
İlk etapta 120 kişilik bir listenin olduğu, sonrasında ise 600 kişi olacağı belirtiliyor.
Bir işletme müdürü değil, adeta bir savaş stratejisti gibi. Ne diyelim, yönetim tarzını bulmuşlar. Tabii, şuan gelen listede işten çıkarılanlar, AKP’li olmayanlar ve bir şekilde kayyum yönetimine aykırı duranlar; hepsi bu yeni kadronun ferah çalışabilmesi için “görünmeyen kahramanlar” haline geldi. Ama endişelenmeyin, Kayyum yönetimi bu “kahramanlıkları” kesinlikle ödüllendiriyor!
Esenyurt’un sağlık alanında da bir ‘devrim’ yapıldı. 2013 yılında Sağlık Bakanlığı’na tahsis edilen sağlık tesisi, halkın faydasına kullanılıp belediye tarafından geri kazanılmaya çalışıldı. Ama kayyum geldiği günden beri o alan bir kez daha Bakanlık’a tahsis edildi. Durun, durun, heyecanlanmayın! Sağlık hepimize lazım, değil mi? Kim demiş kayyumun halkın sağlığıyla ilgilenmeyeceğini? Hem zaten belediye binalarındaki ‘değişiklik’ o kadar parlak ki, sağlıklı kalmamız için gereken her şey hızla işliyor.
Yani, bu kadar “önemli” kararlar, her şeyi yerli yerine koyan bu sistem, halkın çıkarlarını gözetiyor! Belediyenin taşınmazları, basın ekibi personel kadrosu, sağlık alanları; her şey tek bir odak için şekillendiriliyor: iktidar ve kayyumların etrafındaki ‘güzel insanlar’. Seçimle gelenlerin görevini, “seçilmeyenlerin” üstlenmesi de bu sistemin kaçınılmaz gerçeği, demek ki.
Kısa bir ironiyle bitirecek olursak, "Seçimle gelmiş başkanlar bu kadar da 'gönüllü' olamazdı zaten. Ama kayyumlar, işin ehli! Hem de öyle bir ehillik ki, halkı değil, kendi çıkarlarını düşünüyorlar. Seçimle gelenlerin yerini, 'yönetim yetkisini elinde tutanlar' alacaksa, gerçekten hiçbir kayıp yaşamıyoruz. Sadece halkın iradesinin yok sayılmasındaki ustalıkları takdir edilesi."