Futbolun sadece futbol olmadığı gibi, futbolun sadece ‘ayakla’ oynanan bir oyunda olmadığı saha dışındaki ‘ayak Oyunları’yla dizayn edildiği gerçeği her geçen gün daha çok ortaya çıkmaktadır.

Siyasi gündemin yoğunluğu kadar futbolun gündemi da oldukça yoğun! Her hafta ayrı bir sıcak tartışmanın yaşanması kaçınılmaz hale gelmiştir. Sadece taraf olarak değil, gözümüzün önünde, yanımızda yaşananlara biz bir anlam veremediysek, kamuoyunun anlamaması, herkesin durduğu veya taraftarlığına göre değerlendirmesi çok doğal.

Evet siyasi gündem yoğunluğundan ancak şimdi yazmaya fırsat bulabildiğimiz Adana Demirspor’un sahadan çekilme olayına bakalım…

Soğuk bir Pazar günü Galatasaray-Adana Demirspor maçını izlemek için tribünde yerimizi aldık. Soğuktan olsa gerek tribünlerde yere yer boşluklar olsa da Ali Sami Yen Stadı dolu, taraftar coşkuluydu. Şampiyonluğa oynayan Galatasaray’ın 57, düşmesi kesinleşmiş ligin en son sırasındaki Adana Demirspor’un ‘sadece’ 5 puanı var.  Maç başladı, Galatasaray beklendiği gibi baskılı oynuyor, ADS kontrayla sürpriz ataklar yapmaya çalışıyor... GS sağdan bindiriyor, Victor Osimhen’in vurup Semih Güler’den seken top Dries Mertensin önüne düşüyor, Mertens topu ayağına aldığı anda ADS’li oyuncu Semih ayağıyla Mertens’in kaval kemiğine hamle yapıyor, Mertens yere düştüğü anda maçın orta hakemi Oğuzhan Çakır’ın beyaz noktayı gösterdiğinde dakika 10’du.

Yanımda oturan Adanalı TFF YK üyesi Hasan Surözü bu penaltı değil ‘vardan döner’ diyor, bende ilk anda penaltı gibi gelse de değilse ‘dönebilir’ diyorum! Saha içinde kısa süreli itirazlar derken baktık yabancı VAR hakemi Danimarka’lı Jakob Alexander Sundberg izlemeye bile çağırmadı. O esnada TFF YK üyesi Hasan Surözü yanımdan kayboldu, bir daha da gelmedi! Neyse sahaya dönelim, GS’nin yeni transferi Alvaro Morata penaltıyı gole çevirdi ve maç aynı hızlı temposuyla 32’nci dakikaya kadar oynanmaya devam etti. O dakikada saha içinde bir hareketlenme, Teknik Direktörün soyunma odasına hızlıca gitmesi, bazı oyuncuların diğer arkadaşlarını saha dışına zorlaması, onların ne olduğunu anlamaması… ne oldu, neden çekiliyoruz dercesine durumdan haberdar olmadıkları açıkça anlaşılması... Hakemlerin saha ortasına gelmesi, oyuncuların hakemler etrafında kümelenmesi; belirsiz bir bekleyiş…

Tabi bu arada Şeref Tribününde ayrı bir hareketlenme! Galatasaray 2. Başkanı Metin Öztürk ve ADS Başkanı Bedirhan Durak ve Başkanvekiliyle ne olduğuna anlamaya çalışmaları… ADS Başkanı ve Başkanvekili telefonlarla saha içine, soyunma odasına ulaşıp nelerin olduğu bilgisini alma çabaları ama nafile, hoca; başkanın telefonlarına çıkmıyor! Başkan maç devam etsin istiyor ama Başkan takıma bir türlü ulaşamıyor! Maçın Gözlemcisi Muhittin Boşat’a bundan sonra ne olacağı soruları; tabi o da konudan habersiz! Derken bir süre sonra hakemin maçı ertelediği anonsu yapılıyor.

Soğuk bir havada İstanbul ve dışından gelen onca çoluk, çocuk genç, belki de hayatında ilk kez maça gelmiş olanlar hayal kırıklığı içinde çaresiz evlerinin yolunu tutuyor! Ve yine belki hayatlarında bir daha Galatasaray’a karşı oynama şansı bulamayacak olan genç ADS’li futbolcular; tek kelimeyle yazık!

Kimin umurunda!

Şampiyonluk iddiasında olan Fenerbahçe hemen konuya müdahil oluyor, bazı yetkilileri Galatasaray’ı ‘hırsızlık ’la suçluyor! Sanki kendileri hiç haksız penaltı almamış, saysızı hakem kararları lehlerine olmamış, ‘hakemler de insan, hakemler de hata yapabilir’ diye bildiriler imzalamamışlar gibi!

Kendisini ADS’nin sahibi olarak gören Murat Sancak TV’lerde canlı bağlantılarla şov üstüne şov yapıyor. Aynı zamanda Fenerbahçe Kongre üyesi olan, daha önce Fenerbahçe yönetimlerine aday olmuş Murat Sancak ‘’Hırsızın hiç mi suçu yok? Ben Galatasaray Başkanı olsam çıkardım Mertens’i kadro dışı bıraktığımızı söyler özür dilerdim. Penaltı atan kişi dışarı vursa ayağa kalkar alkışlardım…’’ sözleriyle ‘ahlak’ dersi vermeye kalkıyor.

ADS eski başkanı Murat Sancak bir gün önce Cumartesi günü EKOL TV’de ‘’İnşallah hakem Galatasaray’a şirin gözükmek istemez’’ diye açıklamalar yapmış olması bir anlamda kafasında belli hazırlıkların önceden yaptığının mesajını vermektedir.

Aynı Murat Sancak’ın ‘’yapı’’ ifadesini kullanarak ‘’Yabancı VAR’ı getirdiler federasyon ne yapsın. Bu yapı çok güçlü Dünyanın her yerine müdahale ediyor’’ demesi. TFF ve MHK’den şikayetçi olmayıp, hakemlerin TFF ve MHK’ye operasyon çekiyor demesi…

ADS HAKSIZLIĞA UĞRADIĞI İÇİN Mİ SAHADAN ÇEKİLDİ?

Bunun böyle olduğuna inanan var mı bilmiyorum varsa hadi gelin bazı sorular soralım. Her maçta, her takım lehine veya aleyhine verilen kararlardan sonra sahadan çekiliyor mu, ADS bugüne kadar kaç defa sahadan çekildi, çekilmediyse bugüne kadar ADS aleyhine hiç karar verilmedi mi, ADS ilk kez hakem hatasıyla karşılaştığı için mi sahadan çekildi.

Öyle mi dersiniz! Hadi diyelim öyle o zaman neden penaltıdan sonra 22 dakika sahada kalındı diye sorulması gerekmiyor mu? Bu 22 dakika içinde ne oldu, bu kararı almak 22 dakika mı sürdü, bu 22 dakika içinde kulübün başkan ve başkan vekilinin haberi olmadan kim-kimlerle ne görüşülerek sahadan çekilme kararı verildi?

ADS’yi sahadan çekmeyi kişisel şov aracına dönüştüren eski başkan Murat Sancak’a takımın kesin düşmemiş olsaydı takımı yine sahadan çeker miydin demeyelim de bugüne kadar haksız penaltı alan futbolcunu kaç kez kadro dışı bıraktın veya üyesi olduğun kulüpte bunların yapılmasını dile getirdin mi, getirmediysen neden bugün, neden Galatasaray maçı?

TFF, MHK pirüpak, hakemler TFF ve MHK’ye operasyon çekiyor, TFF buna çözüm üretemiyorsa istifa etmesi gerekmez mi? TFF-MHK’yı kontrol edebiliyor hakemleri kontrol altına alamıyoruz diyorsanız o başka!

Futbol sizlerin kendini öne çıkarma, kişisel kariyer, şov yapma sahası mıdır?

Evet futbolun sadece futbol olmadığı gibi sadece sahada ‘ayakla’ oynanan oyun değil, saha dışında ‘ayak Oyunları’nın çokça oynandığı büyüklerin! Oynadığı bir oyundur!