Dr. Girayalp Karakuş

Dr. Girayalp Karakuş

Alparslan Türkeş: “Yahudi Devleti Ortadoğu’da Bir Gerçektir”

        Filistin sorunu gündemimizi meşgul ederken, eski siyasilerin bu sorunla ilgili görüşlerini mercek altına aldım. Beni en çok şaşkınlığa iten siyasi ise “Alparslan Türkeş” olmuştur. Günümüzde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tabanının büyük bölümü Filistin sorununda Müslümanların tarafını tutmaktadır. Oysa Türkeş tam tersine Filistin sorununda İsrail yanlısı bir siyaset izlemiştir. Bir seminerde kendisine İsrail-Türkiye ilişkilerinin samimi olmasının MHP’nin dış politika anlayışı ile çelişip çelişmediği sorusuna verdiği cevap özetle şöyle olmuştur:

            1-) “Yahudi Devleti ( İsrail) Ortadoğu'da bir gerçektir.

            2-) Türkler ile Yahudiler tarihte hiç savaşmamıştır.

            3-) Filistin hep Yunanlıları ve Ermenileri destekliyor.

            4-) Türkiye'nin bu işe karışmaması lazım.” (1)

            Şaşırtıcı olduğunun farkındayım. İnanmayanlar kaynakçada verdiğim linkten Türkeş’in videosunu izleyebilir.

            Türkeş, daha önce de MHP’nin İslâm Birliği kurma gibi bir hedefinin de olmadığını söylemişti.(2) Aslında Türkeş’in politik duruşu dönem içerisinde dalgalanmalar geçirmiştir. 1940’lı yıllarda Türkçü, 60’lı yıllarda Türk-İslâm ülkücüsü, 1990’lı yıllarda ise seküler-Atatürk milliyetçisi olmuştur. Günümüzde ise MHP, Cumhur ittifakında aktör olması hasebiyle İslâmi vurguları oldukça konsolide olan bir parti hâline gelmiştir. MHP ile AKP’nin Filistin sorununa bakış açısı da aynı yelpazededir. MHP, Dokuz Işık Doktrininde yer alan Devletçilik ilkesini de askıya almıştır. Parti programında serbest piyasa ekonomisi savunusu vardır. Bir yandan ülkücüler yeminlerinde kapitalizme ve liberalizme lanet yağdırırken, üst makamlardakiler parti programlarında kapitalizmi ve liberalizmi savunmaktadırlar.

            Türkeş, Araplarla ilgili konuşmalarında klasik resmi tarih tezini savunmaktadır. “Birinci Dünya Savaşı’nda Araplar bizi arkadan vurdu o hâlde biz neden onların dertleri ile dertlenelim.” Bu tarih tezi yanlıştır. Devletin bizzat yayınladığı (“Askeri Tarih Belgeleri Dergisi”) arşiv belgelerine göre; Arap aşiretlerinin belli bir bölümü Osmanlı’nın yanında yer almıştır. Hatta devlete hizmetlerinden dolayı ödüllendirilen Arap aşiretleri olmuştur. (3) Türkeş, Filistin sorununa moral değerler açısından değil, pragmatist açıdan yaklaşmaktadır. Ona göre; Türkiye’nin menfaati kime daha yakınsa Filistin sorununda o tarafta yer almalıdır. Filistinlilerin Türkiye’den yardım beklemesini de yadırgamaktadır. Çünkü Arap devletlerinin büyük bölümü İsrail’i devlet olarak tanımıştır. “O hâlde Türkiye neden Araplar için İsrail ile arasını bozsun?” (4) demektedir.

            Sonuç olarak Türkeş, 1990’lı yıllarda Zafer Partisi çizgisinde Filistin sorununa yaklaşırken, şimdiki MHP ise AKP çizgisinde bir politika izlemektedir. Parti tabanında da ciddi bir İsrail düşmanlığı vardır. Ancak seküler milliyetçiler meseleye ulusal çıkarlar gözüyle bakmaktadır. Parti içinde Bahçeli’ye muhalefet edebilecek bir güç de olmadığı için Bahçeli ve kurmaylarının istediği olmaktadır. MHP ile AKP seçmenleri arasında da kuvvetli bir geçişkenlik vardır. Bu durumun en önemli sebebi ideolojik birliktelikten geçmektedir. Her ne kadar Siyasal İslam ile milliyetçilik düşüncesi arasında antagonizma olsa da, MHP’nin milliyetçiliği muhafazakârlık sosuyla bulandırılmış bir milliyetçilik olduğu için AKP ile MHP arasında şuana kadar ideolojik bir çatışma olmamıştır.

Kaynakça

  1. https://youtu.be/sFb2XuYvVNI?si=FcCc3V1tuuBM3NrU
  2. https://www.youtube.com/watch?v=r5AJAUHiq5U
  3. Girayalp Karakuş, “Arşiv Belgelerine Göre Birinci Dünya Savaşı Irak Cephesinde Arap Aşiretleri ve İngilizlerle Mücadele”, Asos Journal, C:11, S:146, 2023, s. 350-360.
  4. https://youtu.be/sFb2XuYvVNI?si=FcCc3V1tuuBM3NrU

 

Önceki ve Sonraki Yazılar