Cumhuriyet dönemi boyunca, Türkiye’de PKK terör örgütü dışında 15 isyan olur. En uzun isyan yedi ayda, en kısası iki günde bastırılır.

★★★

27 Kasım 1978’de, PKK, Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Fis köyünde kurulur. 7 Temmuz 1979’da, PKK terör örgütü başı Abdullah Öcalan Suriye’ye geçer. Ardından, Lübnan’a giderek Suriye denetimindeki Bekaa Vadisi’ne yerleşir.

★★★

PKK terör örgütünün son hedefi, “Bağımsız Birleşik Kürdistan Devleti”ni kurmaktır. Dört aşamalı stratejisi vardır: -Birinci aşama, kültürel ve sosyal bazı hakların alınması. -İkinci aşama, özerk veya federasyon tipi bir yönetim sisteminin oluşturulması. -Üçüncü aşama, Türkiye’de sözde Kuzey Kürdistan’ın kurulması. -Dördüncü aşama da ise bölgede Türkiye, İran, Irak ve Suriye’nin bir bölümünü içine alacak şekilde, Bağımsız ve Birleşik Kürdistan Devleti’nin oluşturulması.

★★★

2025 yılı... Suriye’de ikinci, Irak’ta üçüncü aşama tamamlanır. Türkiye’de ise üçüncü aşama tamamlanmak üzeredir.

★★★

15 Ağustos 1984’te PKK, Eruh ve Şemdinli’de ilk ses getiren eylemini yapar. 1985’ten itibaren, toplu katliamlar dönemini başlatır. 1994-1999 yıllarında, operasyonlar sonucu ağır kayıplar verir.

★★★

1998 yılında, beğenmedikleri eski Türkiye’nin diplomatik başarısıyla, terörist başı Öcalan Suriye’yi terk eder. 1999’da, Kenya’da Türkiye’ye teslim edilir.

★★★

2002 yılında, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidar olduğunda, terör olayları minimum düzeye indirilmişti. 2002 yılında, şehit sayısı altı güvenlik görevlisidir.

★★★

PKK, 2005, 2006 ve 2007 yıllarında terör eylemlerini artırır 

★★★

2009 ve 2013’te, siyasi iktidar tarafından “Açılım/Çözüm Süreci” başlatılır. Tesadüflerle doludur bu süreç... Öyle tesadüfler ki... Şaşar kalırsınız!.. Mesela, 29 Mart 2009’da yerel seçimler vardı. 12 Haziran 2011’de genel seçimler... 30 Mart 2014’te yerel seçimler... 10 Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı seçimleri... 7 Haziran 2015’te genel seçimler... Ve, bu seçimlerin hepsi birbirinden önemliydi. Dolasıyla, “Çözüm Süreci” de çok önemliydi.

★★★

O kadar önemlidir ki bu süreç... Bu dönemde, teröristlerin yerlerinin belirlenmesine rağmen, mülki makamlar operasyona izin vermez. Böyle bir terörle mücadele... Beş bin yıllık tarihte örneği yoktur.

★★★

AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay itiraf eder: “Devlet ‘Çözüm Süreci’nde operasyon yapmazken, PKK yığınak yapıyordu. PKK 2.5 yıllık çözüm süreci boyunca silahı bırakmadığı gibi aksine daha çok palazlandı. İnsan kaçırmak, haraç kesmek, karakol kurmak, vergi daireleri oluşturmak gibi faaliyetlerde bulundu...” Bu itiraf, hatalarla dolu Çözüm Süreci’nin acıklı bir öyküsüdür, aslında. PKK, bu dönemde Türkiye’ye en az 80 bin silah ve 63 ton patlayıcı madde depolar. 

★★★

Ve, 2002’de neredeyse yok olan PKK, 2015’in sonunda siyasi ve uluslararası bir güce ulaşır. PKK’nın kolu PYD, Fırat’ın doğusunda ABD’nin desteğiyle Suriye topraklarının yüzde 25’ine oturur.

★★★

Bu arada, “Bir gece ansızın gelebiliriz...” açıklamaları hız kesmez... Fakat... Türkiye, 17 Ekim 2019’dan bugüne, tam beş yıl üç aydır, Suriye’de PYD/PKK’ya henüz kapsamlı bir operasyon yapmamıştır. Ve, PKK/PYD terör örgütü, Suriye’de özerk/yerel yönden güçlendirilmiş bir yapı kazanma aşamasına gelir.

★★★

1984-2023 yıllarında, PKK terör örgütüyle mücadelede, 9 bin güvenlik görevlisi ve 6 bin kadar vatandaş şehit düşer. Dile kolay, 15 bin kahraman şehit. Ve, 30 bin kahraman gazi.

★★★

İspanya’da ayrılıkçı terör örgütü ETA, 1968’den 2009’a kadar 800 kişiyi öldürür. Sonra silah bırakır. Kuzey İrlanda’da IRA, 1972-2005 yıllarında 1.800 kişiyi katleder. Sonra silah bırakır. PKK terör örgütü, ETA’nın 20 katı; IRA’nın sekiz katı insan öldürür.

★★★

İşte!.. Son 20 yılın, terörle mücadele öyküsü budur...

★★★

2025.. Yeni Çözüm Süreci... Anahtarı, yine İmralı’da... Ama... Bu kez farklı bir süreç... Anayasa’ya dokunacak, Türkiye’yi federal yapıya götürecek, PKK’nın son hedefi olan devlet kurma halkalarını örecek bir süreç. Bu süreçte, yine büyük bir tesadüf!.. 2009 ve 2013’te olduğu gibi, yine seçim var. Ama, öyle böyle değil... Bu kez, çok çok çok önemli bir Cumhurbaşkanlığı seçimi...

★★★

Hal böyleyken... “Süreç şeffaf olursa destekleriz” diyenler var. Şeffaflığı bıraktık, bundan daha çıplak bir süreç mi olur?.. “Vatan sana minnettardır” dediğimiz, şehidin çocuğunun gözüne nasıl bakacaksın?.. Sen onu söyle... Hem bu dünyada hem öbür dünyada...