Naim Babüroğlu

Naim Babüroğlu

Bir ülke bu kadar hata yapar mı demeyin

Tee 1983’te... ABD’nin Orta Doğu’ya vermek istediği şekli, Noam Chomsky “Kader Üçgeni” adlı kitabında kaleme alır.

★★★

Kitapta, “Kudüs Amerikan Girişimcilik Enstitüsü”nün raporu dikkat çekicidir. Rapor’da, Irak’ın üçe bölüneceği... Suriye’nin üç devletçik olacağı belirtilir.

★★★

İsrail’in güvenliği için, Suriye’nin parçalanmasının zorunlu olduğu kaydedilir.

★★★ 

İran’ın; Sünniler, Şiiler, Persler ve Türkler olacak şekilde parçalanacağı belirtilir. Türkiye’nin de Sünni, Alevi ve Kürtler olarak üç devletçiğe bölünmesinden söz edilir.

★★★

Yıl 2001... NATO Komutanı ABD’li Orgeneral Wesley Clark... Eylül 2001’de, Pentagon’u ziyaret eder. Pentagonda, gizli bir belgeyi okur. “Irak’la başlayarak, Suriye, Lübnan, Libya, Somali, Sudan’la devam edip İran’la bitirerek ABD’nin yedi ülkeyi nasıl işgal edeceğini anlatan bir belge...”

★★★

Clark, 2004’te ABD Başkan aday adayı olur. Pentagon’un bu gizli belgesini, 2007’de bir TV’de ayrıntılı olarak açıklar.

★★★

Tarih, 2006 Eylül, yer Roma Savunma Koleji... Orta Doğu konusunda sunum yapan ABD’li bir albay, Büyük Orta Doğu (BOP) haritasını kullanır. Haritada, Türkiye’nin 18 ilinde kurulan bir “Kürdistan Devleti’nin sınırları gösterilir.

★★★

Peki, hedefteki Türkiye ne yapar? Tarih, 28 Şubat 1991... Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal... Özal’ın, “Bir koyup üç alma” ihtirası zirvededir... Kuzey Irak’taki Kürtleri, Irak lideri Saddam Hüseyin’e karşı korumak için bir sorumluluk üstlenir 

★★★

ABD’den, Türkiye’ye “Çekiç Güç” gönderilmesini ister. ABD liderliğinde oluşan kuvvet, Türkiye (İncirlik, Pirinçlik) üzerinden “Çekiç Güç” harekâtını gerçekleştirir.

★★★

“Çekiç Güç”, 12 yıl boyunca Kuzey Irak’ın, Irak’tan koparılmasına şemsiye görevi yapar. Kuzey Irak’ta, PKK terör örgütünün canlanmasına uygun ortam sağlar.

★★★

“Bir koyup üç alma” fırtınası, işte böyle bir depreme dönüşür. Ve, en fazla etkilen iki ülke olur. Irak ve Türkiye...

★★★

Ve, yıllardan 2011... Chomsky’nin, Orta Doğu’nun parçalanmasını anlatan kitabının yayımlanmasından, 28 yıl sonra... ABD’li albayın haritasının, ABD Silahlı Kuvvetler Dergisi’nde yer almasından, sadece beş yıl sonra... ABD’li Orgeneral Clark’ın, Pentagon’un gizli belgesini itiraf etmesinden sadece dört yıl sonra...

★★★

Bu kez, sihirli bir “Bahar” devrededir... “Arap Baharı” denilen, ama gerçekte “Kanlı Sonbahar” olan fırtına estirilir.

★★★

Türkiye, bu fırtınada hızını alamaz. Suriye’de, başlangıçta ABD ile işbirliği yapar. Esad’ın Suriye’si parçalanır...

★★★

Suriye’nin Türkiye’ye maliyeti, hesaplanmayacak kadar ağırdır... Suriye’de PKK devletçiği kurulur. Ve Türkiye, dünyanın en fazla sığınmacısını barındıran ülke olur. Yani, büyük bir BEKA sorunu... Gelecek kuşakları da etkileyecek kadar büyük...

★★★

Libya’nın parçalanması daha dramatiktir. 26 Nisan 2011’de NATO, Libya’ya hava saldırıları düzenler.

★★★

Türkiye, Libya’ya uygulanan silah ambargosunun denetlenmesi için dört fırkateyn, bir yardımcı gemi ve bir denizaltıyla NATO’ya katkı sağlar.

★★★

Ve Kaddafi’nin Libya’sı parçalanır...

★★★

Oysa, aynı Kaddafi 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda Türkiye’ye destek sağlamıştı.

★★★

Dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’dır. 2019’da verdiği röportaj, tarihin yansıması gibiydi. Linç ettirdikleri Kaddafi’yle ilgili olarak, kahkaha atarak, “Geldik, gördük, öldü” diyordu. Bu sözcükler, Julius Sezar’ın, Roma Senatosu’na yazdığı Zela Savaşı zaferini anlatan mektubunda yer alır. “Veni, vidi, vici”, yani “Geldim, gördüm, yendim” diyordu, Sezar mektubunda...

★★★

Eee, bunları neden yazdım diye merak ediyorsunuz?.. Yanisi şu... Bir ülkenin kendisine zarar verecek adımlardan sakınması için, özel istihbarata ihtiyacı bile yoktu. Bu belge ve kaynaklar, yeterliydi hatta fazlaydı bile...

★★★

Haliyle merak ediyorsunuz... Bir ülke, bu kadar hata yapar mı diye?..

★★★

Daha durun!.. Siz muhtemelen... “Terörsüz Türkiye” yolculuğunda, terörist başının çağrısında yer alan tuzakların farkında değilsiniz...

★★★

“Yüzyılın Projesi”nde, Irak ve Suriye halkalarının tamamlandığını... İran ve Türkiye taşlarının hızla döşendiğini... Bunun için gerekli Anayasa değişikliğinin kapıda olduğunu... Ulus, Üniter ve Laik devlet yapısının bundan nasibini alacağını... Bilin...

★★★

Bu kadar da olur demeyin?..

“Yetmez ama evet” rüzgarını arkasına almış bir ülkeden, Atatürk’ün mirasını nasıl koruyacağını hala kavrayamamış mirasyedilerden ne bekliyordunuz?...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.