Recep Tayyip Erdoğan’ın çocukluğunda Süleymancıların Kasımpaşa’daki Kur’an kursuna gittiği ortaya çıktı. Annesi Tenzile Hanım ve babası Ahmet Erdoğan da Süleyman Hilmi Tunahan’ın bağlıları arasındaydı. AKP'liler, cemaati yanına çekmek için Süleyman Hilmi Tunahan ağzından bazı rivayetler yayıyorlar.

Karacaahmet mezarlığına gidenler, Süleyman Hilmi Tunahan’ın mezarının yakınında, Erdoğan’ın annesi ve babasının mezarlarını görürler. Vasiyet üzerine Tunahan’ın yanına gömülen Tenzile Hanım ve Ahmet Kaptan’ın mezarlarının etrafındaki diğer mezarlar da kaldırılarak genişçe bir aile mezarlığı meydana getirildi. Aile mezarlığına sekiz sütun üstüne dikilen kubbe ile mezarlık adeta türbe görünümüne bürünerek altın varaklı yazılarıyla Tunahan’ın sade mezarını gölgede bıraktı.

AKP, Süleymancılar Cemaatini yanında tutmak ve desteğini almak için Erdoğan’ın anne ve babasının bağlılığını kullandı. AKP milletvekili olan Ahmet Arif Denizolgun’un döneminde AKP’ye destek sağlanmış olsa da sonraki dönemlerde azaldı. Alihan Kuriş döneminde ise cemaat AKP ile bağını kopardı.

AKP cemaatin desteğini sağlamak için bazı girişimlerde bulundu. Sonuç alamayınca işi cemaati bölme girişimine kadar vardırdı. En son gelinen nokta, cemaate yönelik başlatılan soruşturmalar oldu.

Şimdi gelelim asıl meseleye. Burada aktardığım bilgileri görünce Süleymancılara karşı başlatılan operasyonun gerçek nedenini anlayacaksınız.

Süleymancılar diye adlandırılan kendilerine "Süleymanlılar" diyen cemaat, dışa kapalı olduğu için yaşananlar kamuoyuna tam olarak yansımıyor. Süleymancıların bu konuda neler söylediklerine bakınca ilginç bilgilerle karşılaştım.

AKP’nin müdahalesiyle Süleymancılar arasında da kamplaşmalar olduğu ve olacağı aşikâr. Gerçek Süleymancıların buluşma yeri olduğunu savunan internet sitelerinde, 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakının adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun desteklendiği belirtilerek şöyle deniyor:

“Süleymanlılar olarak AKP’ye oy vermiyoruz.”

2024 yerel seçimleri öncesi yapılan bu çağrıda gerekçeler sıralanıyor:

“Mevcut hükümetin 25 yıldır iktidar ve güç elinde olmasına rağmen, yapması gerektiği halde yapmadıkları vaatleri 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerinde vadetmeleri vahim bir durumdur. Bu vaatlerin birçoğu mahalli idareler seçimiyle ilgili olmadığı gibi, ülkemizin de ekonomik, siyasi, eğitim alanında geri kaldığının da göstergesidir.

Adalet ve liyakatin günden güne yok olduğu ve devletimizin imkanlarımızın israf edildiği bir dönemde AKP hükümetini desteklemeyeceğimizi siz kıymetli kardeşlerimize önemle, tekrar tekrar belirtmekteyiz.”

Süleymancılara başlatılan operasyon için başka bir gerekçe aramaya gerek var mı?

Süleymancılar, cemaatlerinin kripto AKP’liler tarafından bölünmeye çalışıldığını da belirtiyorlar. 2016’da cemaatin başına geçen Alihan Kuriş’in yerine Fatih Süleyman Denizolgun’un geçirilmek istendiği belirtiliyor. Kamuoyunda itibarsızlaştırma için AKP’li troller tarafından “İkinci FETÖ Süleymancılar” diye iddiaların ortaya atıldığı vurgulanıyor. Bunu yapanların ise AKP teşkilatlarına seminerler veren kişiler olduğu kaydediliyor.

Cemaatin karalanması için yazılan kitaplara, Süleymancıların masonlarla bağlantısı olduğu hatta Tunahan’ın Yahudi kökenli olduğu iddialarına atıf yapılarak, “Bize küfredilip hakaret edilirken, göbeklerini kaşıyan badem bıyıklı sözde Süleymanlı hocalar neredesiniz? Bu olayları organize edenlere bir ses çıkardınız mı?” deniyor.

Cemaatin kurban organizasyonlarının önlendiğini, AKP’nin kermeslerini kapattığı ifade ediliyor.

CHP’nin din düşmanı olduğunu ilan edenlere de şu yanıt veriliyor:

“Kusura bakmayın o dönem bazı şartlar zor idi. Rejim değişikliğinden tutun da o dönemin FETÖ’cüleri, ABD mandacıları hep din altına sığınmıştı. Baskı ve zulümler vardı ama size medyada anlatıldığı gibi değil. Maalesef Süleymanlı kardeşlerimizin bellekleri çok çabuk silindi.”

İnsanların hala eski CHP dönemi ile korkutulmaya çalışıldığı belirtilerek, “Unutulmamalıdır ki 70 yıldır CHP iktidarda değildir. CHP’nin aklına bile getiremeyeceği insan ve İslam düşmanlığını maalesef ki şu an sağ partiler gerçekleştirmektedirler” deniyor.

Bazı sosyal medya platformlarında Süleymancılara terör soruşturması, Süleymancı terör örgütü gibi yalan haberler ve karalamalar yapıldığı belirtilerek, “Herkes bilir ki ne kadar Süleymanlıların zaman zaman hataları olsa da bu milletin egemenliğine, bağımsızlığına gölge düşürüp hainlik yapacağı söz konusu olamaz. Süleyman Hilmi Tunahan ve severleri her daim Türkiye Cumhuriyeti’nin evlatları ve vatanseverliği konusunda ön plana çıkmaktadır” deniyor.

40 yıl cemaatin içinde kaldıktan sonra kitap yazarak Süleymancılar ve liderleri Alihan Kuriş hakkında terör ve şeriat rejimi kurmak suçlamasıyla suç duyurusu yapıldığı hatırlatılarak şu ifadelere yer veriliyor:

“Şeriat devleti kurmak gibi bir amacı olmadığı gibi diğer birçok güç sahibi olan cemaat ve tarikatlar bu söylemleri bas bas dile getirmekle birlikte devletin belirlemiş olduğu yönetmelikleri bile hiçe sayarak açık açık Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısını tehdit eder duruma gelmiştir.

Biraz internet ortamı karıştırılırsa kimlerin nasıl rejimler kurmak istediğini çok net görebilir.”

AKP’nin operasyon medyası haline gelen Aydınlık, Süleymancılara en çok takan kuruluşlardan biri. Aydınlık’ta Süleymancı kadınların başörtüsü takma şekli bile konu edilerek “Ramses usulü” olduğu savunuluyor. Süleymancılar, buna verdiği yanıtta, kadınlarının başörtüsü şeklinin geleneksel olduğunu, tıpkı Batı Trakya’da kadınların başını tıpkı böyle bağladıkları vurguluyorlar. Süleymancı kadınların başörtüsü şeklinin Süleyman Hilmi Tunahan’ın eşinin örnek alınmasıyla oluştuğu vurguluyorlar.

Süleymancılar, başlarını Anadolu ve Trakya’da kadınların geleneksel tarzdaki çenenin altına iki düğümle bağlanması yöntemiyle örtüyorlar.

Yani siyasal İslamcıların Şulebaş olarak bilinen türban simgesinin dışında olan bu örtünme yöntemi aynı zamanda analarımızın ve ninelerimizin örtünme şeklidir.

Operasyonun başlamasıyla birlikte AKP’liler ve diğer cemaatler, Süleymancılardan kurbanlık hayvan alınmaması ve deri bağışlanmaması için propagandaya başladılar. Süleymancıların sitelerinde diğer cemaatlerden farklı olarak kurban kesmeyenlere “Allahsız” denmesiyle ile ilgili şu yorumlar yer alıyor:

“Kurban ibadeti farz bir ibadet değildir. Allahsız deyip insanları korkutmak haşa hiç doğru değildir. Bunun için gönül rahatlığıyla diyoruz ki bu söz kesinlikle Süleyman Hilmi Tunahan üstadımıza ait değildir. Süleyman Hilmi Tunahan üstadımız, farz bir ibadet olsa dahi bunu yapmayanlara Allahsız diyecek kadar cahil biri değil, nazif ve olgun bir alimdir.”

Diğer cemaatlerden farklı olarak, “kurbanlarınızı Süleymancılar dışında başka yerlerde keserseniz heba olur gibi söylemlere de itibar edilmemesi gerektiği” vurgulanıyor.

Tunahan “Bu evladım dünyaya hâkim olacak” dedi mi?

En başa dönecek olursak, Süleymancıların sitelerinde Tenzile Erdoğan ve Ahmet Erdoğan’ın Süleyman Hilmi Tunahan’a bağlılıkları doğrulanıyor. AKP’nin de cemaatin desteğini sağlamak için bunu kullandığı savunuluyor. Erdoğan’ın ailesinin mezarlarının Tunahan’ın yanında olmasının bile kullanıldığı kaydediliyor.

AKP, Süleyman Hilmi Tunahan’a atfedilen bazı hikayeleri de yayıyor. Hikaye ve buna verilen yanıt şöyle:

“Bizim Süleymanlı kardeşlerimiz araştırma yapmaz olduğu gibi kanarlar. Peki nedir bu uydurma rivayet? Bildiğiniz gibi Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın annesi ve babasının Süleyman Hilmi Tunahan üstadımıza bir muhabbetleri var. Hatta kabirleri, Süleyman Hilmi Tunahan üstadımızın hemen yanındadır.

Rivayet odur ki, Recep Tayyip Erdoğan doğduğunda Süleyman Hilmi Tunahan Hazretlerinin kucağına vermişler ve o da ‘Benim bu evladım dünyaya hâkim olacak’ buyurmuş.

Tamamen art niyetli, uydurmadan ibaret bu bilgi.

Her insanda olduğu gibi Süleyman Hilmi Tunahan gaybı bilemez ve gaybı bildirme gibi bir gayret içerisinde de olmaz. Bizim amacımız, Bakara Suresi’nin ilk satırında geçtiği gibi gayba imandır. Ama birileri bunu servis edecek her seçim öncesi ama artık kimse yemiyor söyleyelim.”

Süleymancılar, böyle bir sözü, dinini bile menfaat ve siyasete alet eden AKP trollerinin uydurduğu belirtiliyor.

“Üstadımızın ölümünden bile kendilerine pay çıkaracak AKP iktidarının şerrinden Alemlerin Rabbi olan Allah’a sığınırız” deniyor.

AKP’nin bu yalanları, Erdoğan’ın annesi ve babasının Tunahan muhabbet duyması ve mezarlarının onun yanında olması doğrusuyla süsledikleri kaydediliyor. Erdoğan’ın da Süleymancıların rahle-i tedrisatından geçtiği şu sözlerle anlatılıyor:

“Hatta birçok talebe okutan Süleymanlı kurslarımızda, Erdoğan da talebelik yapmıştır. Talebelik yaptığı kurslardan biri olan Kasımpaşa Kur’an Kursu’nu da ilerde kendisi yıktırmıştır. Hatta bu yıkım maalesef ki zorbalık şeklinde gerçekleşmiştir.”

Tıpkı Ekrem İmamoğlu gibi Recep Tayyip Erdoğan da çocukluğunda Süleymancıların kurslarına gitmiş.

Gördüğünüz gibi, Ekrem İmamoğlu’nun Süleymancıların kursuna gitmesinden dolayı cemaat operasyonunu da İBB soruşturmasına bağlamak ve bunu ahtapotun kollarından biri yapmaya çalışmak Fetövari bir komplodan başka bir şey değildir.

Süleymancılara operasyon başlatılınca laik cepheden Süleymancılara yaylım ateşi başladı.

Amacım elbette bir cemaatin savunuculuğunu yapmak değil, olamaz da…

Amacım sadece durum tespiti yapmak, daha radikal birçok cemaat ve tarikat, devletin kurumlarını işgal ederken neden Süleymancıların hedef alındığını ortaya koymak.

(Not: Yazıdaki bilgiler, Süleymancıların Lideri konumundaki Ali Erhan Kuriş’i destekleyen süleymanlıhaber adlı siteden derlenmiştir.)