Ergün Aydoğan

Ergün Aydoğan

Milli İradeye darbenin artçı şokları!

                                

Devletleşen, kendisine yönelik eleştirileri devlete yönelik eleştiri olarak gören partili cumhurbaşkanı ve iktidar güçlerinin sadece CHP’li belediyelere yönelik çeşitli suçlamalarla CHP’li başkanların görevden alınması, yerlerine kayyım atanması siyasi literatürde darbe olarak tanımlanmaktadır. CHP’li belediyelerin kendilerinden önce sayısız usulsüz işlemlerle ilgili suç duyurularına ve haklarındaki sayısız ‘yolsuzluk’ iddialarına rağmen AKP’li belediyelerle ilgili hiçbir işlemin yapılmıyor olması vicdanları yaralamakla birlikte, soruşturmaların sadece CHP’li belediyelere dönük yapılıyor olması bütün bu yaşananların siyasi olduğunu göstermektedir.

16 milyon İstanbullunun seçilmiş belediye başkanı aynı zamanda 15,5 milyonun üzerinde vatandaşın oylarıyla cumhurbaşkanı adayı olan Ekrem İmamoğlu’nun çeşitli suçlamalarla görevden el çektirilmesi ve tutuklu yargılanması iktidar güçlerinin 2019’dan beri bir türlü kazanamadığı İstanbul’u ‘ele geçirme’ arzusunun sonucudur.

19 Mart darbesi olarak tanımlanan süreçte her ne kadar muhalefet darbeyi püskürttüğünü iddia ederek sonuç aldığını düşünse de; durumun tam da böyle olmadığı ortadadır. İBB ve Belediyeler Birliği Başkanı, Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ve birçok ilçe belediye başkanın halen tutuklu olarak yargılanması önemli bir sorundur.

BELEDİYE ŞİRKETLERİNE KAYYIM NEDİR?

İBB’ye kayyım atanmaması önemli bir sonuç olmakla birlikte belediye iştiraklerine kayyım atanmış olması bir anlamda İBB’ye dolaylı kayyım anlamına gelmez mi?

Sözcü gazetesinde Deniz Ayhan’ın haberinde de görüldüğü gibi 101 şüpheliye ait 24 şirkete, TMSF tarafından kayyım atandı. 28 şirkete ise denetim kayyımı atanıyor.

Bu şirketlerin büyük çoğunluğu Türkiye’nin yarısında reklam panolarını yapan şirketler olan; Kentvizyon, Vizyonkent, Urbanmedia, SMO Reklam, BVA Reklam, SEV Açık Hava Reklam gibi şirketlerin tümüne kayyım atandı.

24 şirketin 12’si Türkiye’nin billboardlarını yapıyor. Böylelikle belediyelerin reklam panoları da kayyım eline geçti. Bu şirketlerden birisi de büyükşehirlerde vatandaşların yoğun olarak geçtiği yerlerdeki yaklaşık 30 bin panoda hizmet veren Kentvizyon. İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa başta olmak üzere nüfusun yüzde 45’ni oluşturan 10 şehirdeki panolarda aynı şirkete ait. Dijital ekranlar, metro, tramvay gibi yerlerde ve Sabiha Gökçen Havalimanı’nda bulunuyor.

Urbanmedia şirketi İBB kontrolündeki tüm cadde, sokak, yeşil alan, park, otopark gibi yerlerde 1570 yerdeki. Panoeffect Medya A. Ş. İstanbul’da Metro ve Marmaray’daki panolar. Sev Medya 81 ilde binden fazla yüksek trafikli noktada, duvarlar, cam cepheler, parapet ve light boxlar ile dijital ekranlar, tamamı kayyımın kontrolüne geçti.

REKLAM ŞİRKETLERİNE KAYYIM NEDEN ÖNEMLİ

Hatırlayın 2019 seçimlerinde gece yarısı daha seçimlerin kesin sonucu belli olmadan İstanbul’un bütün billboardları R. T. Erdoğan ve Binali Yıldırım’ın resmileriyle birlikte ‘’Gönül belediyeciliği kazandı, teşekkürler İstanbul’’ diye donatılmıştı. 2019’a kadar İstanbul’un her karışı Erdoğan posterleriyle donatılmış durumdaydı.

Ayrıca Ekrem İmamoğlu’nun 121 sayfalık ifade tutanağındaki suçlamaların ağırlıklı bölümü reklam-medya şirketleriyle ilgili olması da ayrıca dikkate değer bir durum.

Bundan sonra kayyımla birlikte başta İstanbul olmak üzere birçok büyükşehirlerde Erdoğan’ın resimleriyle birlikte iktidarın politikalarını anlatan görseller görülecek demektir.

GÖRMEDİM, DUYMUŞTUM, DUYDUM…

Ekrem İmamoğlu’nun 121 sayfalık ifade tutanağının tümünü okudum… genelde gizli tanık ifadelerine dayanan suçlamaların bazılarını yazıyorum, isteyen tümüne bakabilir!

Gzili Tanık Çınar ‘’… Adem Soytekin; Ekrem İmamoğlu’nun kasalarından biri olduğunu, Kiptaş’tan ihale aldığını, Fatih Keleş ile hareket ettiğini duymuştum…’’

Gizli Tanık Doğan ‘’… bu şirkete Emrah Bağdatlı’nın da resmi olarak olmasa da bizzat sahibi olduğunu düşünüyorum… birçok işin bahsettiğim Imagine Şirketi üzerinden yürüdüğünü duydum… Genelde Alper Aydın, Murat Kapki ve şirketleri, Subaşı ailesine ait şirketler ile gereğinden fazla yüksek faturala düzenlenmek suretiyle haksız kazanç elde ettiklerini duydum…’’

Yine bir başka gizli tanık ‘’…toplantı sonrası Murat Ongun ve Serdal Taşkın’ın ellerinde içi para olduğunu düşündüğüm çantalarla çıkarlardı…’’

İktidarın belediyeleriyle ilgili belgeli-kanıtlı ihbarlara kayıtsız kalınırken, hiçbir işlem yapılmazken Ekrem İmamoğlu ile ilgili; görmedim, duymuştum, duydum, düşündüm, tahmin ediyorum, öyle diyorlar dan ibaret suçlamalar üzerinden görevden el çektiriliyor, tutuklanıyor.

Henüz yargı süreci sonuçlanmadan şirketlere kayyım atama çok ileri, düşman hukukunu andıran bir uygulamadır.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.