Seçimlere kadar geçerliliği olan, seçimlerden sonra yani 20 gün sonra hiçbir hükmü olmayan çok sözler ve gerçekleşmesi hayal ötesi çok vaatler duyulacak… Seçimlere kadar gökteki yıldızların bile sizin olabileceğini umut eder hale gelebilirsiniz.

Gelelim Erdoğan’ın ‘yasa gereği bu seçim son seçimim’ sözlerine…

Şimdiye kadar 3 defa son kez adayım dediği halde son adaylığı anayasaya aykırılığına aldırmadan, tüm itirazlara kulak tıkayıp anayasaya aykırı olarak 3’üncü kez aday olan partili cumhurbaşkanı Erdoğan. TÜGVA Gençlik buluşmasında, yasal olarak bir kez daha seçime girme hakkı olmadığını vurgulayarak ‘’Benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için emanetin devri olacak.’’

Daha ‘’Birileri gibi oraya çakılıp kalmam’’ diyerek ilk olarak 2009 yılında ‘’2011 benim son milletvekili adaylığı. Tükürdüğümü yalamam. Millete hizmet etmekse sadece politikada olmuyor’’ demiş!

2012’de Eskişehir’de 30 Eylül’deki AKP kongresinde dördüncü ve son kez genel başkanlığa aday olacağını dile getirmiş!

Ama 2018 ve 2021’de cumhurbaşkanı iken yapılan kongrelerde tekrar AKP Genel Başkanı olmuş! 2001-2014 arası 13 yıl ve 2017’de anayasa değişikliğiyle AKP genel başkanlığına geri döndü ve 20’nci yılın içinde halen bu görevini sürdürmektedir.

Aynı Erdoğan 2022 yılında bir konuşmasında ise 2023 Mayıs’taki cumhurbaşkanlığı seçimini kastederek ‘’2023’te milletten kendi adımıza son kez destek istiyoruz. Bu kutlu bayrağı gençlerimize devredeceğiz’’ sözleriyle bir kez daha oy istemiş!

Erdoğan daha sonraki açıklamasında ise AKP’yi kendisinin kurduğunu belirterek partiden vazgeçmesinin mümkün olmadığını ifade etmişti! Ayrılmak isteyip de vazgeçememek zor iş!

E şimdi bugüne kadarki açıklamalar ve davranışlara bakarak, seçimlere çok az bir süre kala yapılan bu açıklamayı nasıl anlamak lazım, geçekten milletin karşısına son kez mi çıkıyor yoksa yine şimdiye kadar olduğu gibi yeni bir akıl oyunu mu oynuyor. Erdoğan’ın gelinen tablo içerisinde kendiliğinden veya anayasal gerekçelerle siyaseti bırakıp dediği gibi gençlere bırakıp köşesine çekileceğine inanan var mı, olabilir mi? Bunun olabilme ihtimali sıfırdan bile zayıf bir ihtimaldir!

Erdoğan gibi siyasi hırsları olan, bilinen sebeplerden dolayı iktidarda kalma mecburiyeti olduğu halde neden ‘’benim için final’’ deme ihtiyacı duymuştur. İstanbul başta olmak üzere yerel seçimlerde beklediği sonuçları alamayacağı, yüksek oy kaybı yaşayacağını, İstanbul’u kaybedeceğini görüp seçmen tabanının duygularına hitap ederek seçmen konsolidasyonu yaratma ihtiyacından mıdır nedir belki seçimler yaklaştıkça aman İstanbul’u CHP’den kurtaralım derse kimse için şaşırtıcı olmaz.

Anayasayı yok sayan Erdoğan, yasanın verdiği yetkiye göre son seçimim diyor ama bu zaten bir yerel seçim; sonuçları ülke siyasetinde köklü değişiminin şartlarını belirleyecek olsa bile. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ise 2028’de, o zamana kadar köprülerin altından daha çok sular akar, yeni anayasa hedefiyle ‘yasal engel’i ortadan kaldırma planları yapıldığı bilinen bir gerçek! Zaten mevcut duruma göre Meclis erken seçim karar aldığında ‘görevini tamamlamamış’ sayılacağından aday olmasının önünde engel olmadığına, meclisten aday olma kararını çıkarabileceğine göre!

Ne diyor Erdoğan ‘’son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için emanetin devri olacak’’ yani, siz benim son dediğime bakmayın, en güçlü desteği verin, devam etmesem bile ‘kontrollü devir’ şartları oluşsun daha önce Ahmet Davutoğlu ve Binali Yıldırım’da olduğu gibi bırakıp geri alabilirim.

Kısaca bundan önce de birkaç kez bu son demiş ama o son hiç gelmemiş, yine gelmesini istemeyecektir. Çünkü ülkenin koşulları değil ama kendi şartları Erdoğan’ın iktidarda kalmasını zorunlu kılıyor. O nedenledir ki bu ‘son’ açıklamasının esas motivasyonu çok istediği başta İstanbul olmak üzere birçok büyükşehirde beklediği seçim başarısını elde edemeyeceği için kendi seçmen tabanına duygusal mesaj verme isteğinden başka bir şey gibi gözükmüyor!

İktidarın yanılmazlık ısrarıyla sürdürdüğü kötü yönetim anlayışına, her türlü hatalı-yanlış uygulamalar sonucu halkın yoksullaşması ve fakirleşmesine sebep olan politikalara rağmen ‘bu halk’ beni seçiyor, bana oy veriyor dedirtilmemesi için bu seçimler önemli. Yerel seçimlerde iktidarın gücünü daha da tahkim etmek yerine muhalefeti güçlendirmek iktidara ciddi bir uyarı olacak, demokrasinin önü açılacaktır.