Ergün Aydoğan

Ergün Aydoğan

AKP-Kurum Sosyal belediyeciliğe karşı!

                                             

Yıllarca yaptıkları sosyal yardımlarla övünen, muhalefeti sosyal yardımlara karşı olmakla suçlayan, kendileri iktidardan gittiği anda sosyal yardımların kesileceği korkusuyla politika üreten AKP şimdi sosyal yardımları küçümsüyor, bazen ‘nerden vereceksin, kaynağı nerden bulacaksın’ gibi yapılamayacağı üzerine siyaset geliştiriyor.

Önce Erdoğan 2019 seçimlerinde Ekrem İmamoğlu’nun sosyal belediyecilik politikaları karşısında ‘kimin parasını kime veriyorsun, nerden vereceksin’ diyerek karşı çıktı.

Pandemi döneminde CHP’li belediyeler halkın en zor anlarında yanlarında olarak, yardımları çeşitlendirerek ve daha da artırarak AKP’nin bugüne kadar övünegeldiği sosyal belediyeciliği gölgede bırakınca AKP’nin dengesi bozuldu. Bu sefer kendileri yardım yapan belediye başkanlarını ve yardım alan yoksulları eleştirmeye başladılar. Hani yardım alanları ‘göbeğini kaşıyan adam, kömürcü, makarnacı’ diye eleştirenlere halka tepeden bakan enteller diyorlardı ya! Gelinen noktada yardıma muhtaç hale gelenlere ‘göbeğini kaşıyan adam’ muamelesini AKP’liler yapıyor!

Acemi aday, ithal aday Murat Kurum…

Ekrem İmamoğlu rakibinin sürekli olarak İstanbul’un semtlerinin adlarını karıştırmasından, Beykoz’u Anadolu yakasında değil Avrupa yakasında sanmasından, Küçükçekmece ile Büyükçekmece’yi birbirine karıştırmasından hareketle ithal aday diyor olmalı. Elbette mizah konusu olan kırdığı potlar da acemi aday tanımını haklı hale getiriyor. Mesela Silivri Belediyesi’nin ittifak ortakları MHP’de olduğunu unutup ‘’Biraz fazla yağmur yağsa Silivri’yi seller götürüyor.’’ Yine sosyal medya paylaşımında ‘’31 Nisan’da yaşayacağımız coşku ve sevincin provasını yaptık’’ diyor.

Ve tabi en komiği İmamoğlu’nun 65 KM değil, sadece 8 kilometre metro yaptı deyip, bunu 8 adım atarak göstermeye çalışması; 8 kilometreyi 8 adımla yürüyen adam unvanı alması!

Seçime kadar yaşanacak komiklikler bir tarafa arada komiklik derecesinde gaflar, hareketlerde yapmıyor değil. Mesela İmamoğlu’na dönük ‘’Senin rakibin kendinsin. Sen kendine aynaya dön bak. Aynaları da yok bunların’’ dedikten sonra ‘’Ayranı yok içmeye…’’ tabi devamı yok ne diyeceğini şaşıran bir vaziyet, bildiğiniz çuvallama!

Gerçekten ne çok acemilikler yapmış önce 29 Şubat’ta ‘’Gelip benimle proje konuşamaz, İstanbul’u konuşamaz’’ dedikten sonra. İmamoğlu’ndan olumlu yanıt gelince bu sefer 1 Mart’ta ‘’İstanbul’u benimle konuşma çağrısı samimi değil’’ diyerek kendi yaptığı ekran teklifinden çark etmesi...

Hele birde davetiye polemiği var ki devlet adamlığından uzak, evlere şenlik. İmamoğlu’na gelen açılış davetini ‘böyle bir davet yok, kendi kendini davet edilmiş gibi gösteriyor’ deyip sonra ‘koltuğu boş kaldı, gelmedi’ diye eleştirmeye kalkması…

AKP’nin 21 yılda yaptığı konut sayısına yakın bir sayıda konutu 4 yılda yapacağı iddialarının üzerinde durmaya bile gerek yok.

Dedik ya seçime kadar daha çok komiklikler göreceğiz diye!

Kurum önceden planlanmış 20 kişilik öğrenci evine ziyarete gidiyor. Sözde öğrencilere menemen yapacak, değil 20 kişiye, iki kişiye zor yetecek küçük bir tava ocağın üzerine tünetilmiş, soğanlı mı soğansız mı esprileri arasında yumurtalar kırılıyor, başlanıyor karıştırılmaya, o da ne; tavanın altı yanmıyor! O kadar maharetli ki Murat Kurum ateşsiz bile menemen pişirebiliyor! Yoksa öğrencilerin doğalgazı mı kesik…

Gelelim esas sosyal yardım karşıtlıklarına…

Türkiye’nin ciddi bir yoksulluk problemi var, iktidar yoksulluğu çözme arayışı yerine, hatalı politikalarla daha da derinleştiriyor. Devletin yapamadığı sosyal yardımları artık belediyeler yapar hale geldi. Bütün belediye başkanlarının seçim vaadi sosyal yardımlar. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu seçildiği günden beri yoksul kesimlere ciddi sosyal yardımlar yapıyor.

Bunlardan en önemliler küçük çocuklara dağıtılan süt ve emeklilere, öğrencilere, ucuz sağlıklı gıdaya erişim sağlayamayan kesimlere Kent Lokantalarında 3 simit parasına 4 kap yemek verilmesi. Gelin görün ki AKP adayı Murat Kurum İmamoğlu’nun bu uygulamalarını ciddiye almıyor, küçümsüyor.

3 milyona yakın yurttaşın, 3 simit parasına verilen 4 kap yemeği yediği Kent Lokantalarına; bir tas çorba diyor… Tabi kendi dağıttığı bir tas çorbaya da yüzyılın projesi diyor!

257 bin çocuğa dağıtılan 27 milyon litre süte; yarım bardak süt diyor…

Murat Kurum ‘’İki gecede İstanbul’un 39 ilçesinde lokanta sosyal tesis açarız. Bunun sanki bir işmiş gibi, marifetmiş gibi anlatıp, yarım çay bardağı su, süt verip bunu bir hizmet gibi milleti kandırmaya yönelik söylemelerden artık biz sıkıldık, yorulduk.’’

Murat Kurum’a sorulacak basit bir soru yaparız, çözeriz dediklerinizi 25 yıldır neden yapmadınız?

İmamoğlu, Kurum’un sözleri üzerine ‘’Karşımızdaki, geçim sıkıntısı çeken İstanbullulara, ‘Ekmek bulamıyorsanız, pasta yiyin’ diyecek kadar vicdan yoksunu bir adaydır kardeşim’’ ifadesini kullandı.

İmamoğlu bu seçim ‘’Ayrımcılıkla, birleştiricilik. Tek adamcılıkla, halkçılık. Rantçılıkla, icratçılık seçimi olacaktır.’’

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.