Reflüden korunmak için neler yapılmalı?
Günümüzde artan hazır meyve suyu ve asitli içecek tüketiminin özellikle reflü görülme sıklığını artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Vedat Göral "30-40 yıl önce karaciğer yağlanması, insülin direnci ve reflü çok az rastlanılan hastalıklardı" dedi.
Günümüzde artan hazır meyve suyu ve asitli içecek tüketiminin özellikle reflü görülme sıklığını artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Vedat Göral "30-40 yıl önce karaciğer yağlanması, insülin direnci ve reflü çok az rastlanılan hastalıklardı. Ancak günümüzde tüketilen aşırı kalorili gıdalar, fast-food yiyecekler, asitli ve aşırı karbonhidratlı içecekler, hazır meyve suları, bu hastalıklara zemin hazırlayabilmektedir. Reflü gibi hastalıklardan korunmak için ev yapımı içecekler tüketin" dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Bölümünden Prof. Dr. Vedat Göral, son yıllarda hazır ve asitli içecek tüketiminin artmasıyla bazı hastalıkların daha çok görüldüğünü açıkladı. Prof. Dr. Göral, yaklaşık 40 yıl önce reflü hastalığının nadir görüldüğüne işaret ederek "Çocukluğumuzda, özellikle 1980 öncesi, annelerimizin evde hazırladıkları doğal, sağlıklı ve faydalı, obeziteye yol açmayan içeceklerle büyüdük. Ancak bunları günümüzde unuttuk ve kolaya kaçarak, hazır, asitli içecekler veya hazır meyve sularına yöneldik. Bu nedenle, günümüzde karaciğer yağlanması, insülin direnci ve reflü hastalığı çok olarak görülmektedir. 30-40 yıl önce bu 3 hastalık yok gibi idi veya bilinmiyordu ve çok az rastlanılan hastalıklardı. Ancak günümüzde tüketilen aşırı kalorili gıdalar, fast-food yiyecekler, asitli ve aşırı karbonhidratlı içecekler, hazır meyve suları, bu hastalıklara zemin hazırlayabilmektedir" diye konuştu.
REYHAN VEYA DEMİRHİNDİ ŞERBETİ, NANELİ KAHVE TÜKETİLEBİLİR
Eskiden ev yapımı taze limonata ve meyve sularının tüketildiğine değinen Prof. Dr. Göral, şöyle devam etti:
"Çocukluğumuzdaki içeceklerimiz, su, çay, ev yapımı ayran, köy sütü, şerbet, ev yapımı limonata, yöresel içecekler (hardaliye gibi) ve komposto suyu ve doğal taze sıkılmış meyve sularıydı. Daha doğal içecekler tüketiliyordu. Hatta bayramlarda bile mevsimine göre taze meyve suları ve taze yapılmış limonata ikram edilirdi. Uygulaması kolay, günlük ve taze içeceklerdi. Yazın yemeklerin yanında, taze meyve kompostoları da taze ve besleyici olarak tüketilirdi. Baklava ve kadayıf gibi tatlılar yerine sütlü tatlılar yapılmakta ve tüketilmekteydi. Günümüzde evde, yaz aylarında, özel günlerde veya bayramlarda; nane yapraklı limonata, otlu ayran, karamelli frappuccino, reyhan şerbeti, çilekli limonata, limonlu ice tea, demirhindi şerbeti, karpuzlu limonata, koruk suyu, şeftalili buzlu çay, naneli kahve, kavun suyu gibi sağlıklı içecekler hazırlanabilir ve tüketilebilir. Bunlar daha taze, besleyici ve sağlıklı olabilmektedir. Katkı maddeleri içermemesi ve taze olmaları çok büyük bir avantajdır."
VÜCUT DİRENCİNİN FORMÜLÜ KIŞ ÇAYLARINDA
Prof. Dr. Vedat Göral, kışın tercih edilebilecek içecekleri ise şu şekilde değerlendirdi:
"Kışın hazır ve asitli içecekler yerine, ev yapımı salep, taze sıkma portakal, mandalina, elma veya havuç suyu, ıhlamur, kuşburnu, rezene, karanfil, zencefil gibi kış çayları, vücut direncini artırmak için de çok iyi ve oldukça yararlıdır. Ayrıca, içecekleri çeşitlendirmek ve mutlu olmak için ev yapımı çikolatalı Türk kahvesi, ev yapımı sıcak çikolata, melengiç kahvesi gibi kış içecekleri tüketilmelidir. Sağlığımız bizim elimizde olup, taze, doğal, sağlıklı, katkı maddesi içermeyen, mevsimsel yiyecek ve içeceklerle beslenmemiz çok önemlidir. Sağlığımızı genç iken korursak, ileriki yıllarımızda daha sağlıklı yaşamamız çok mümkündür."
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.