İmamoğlu'nun İBB'den ihracını istediği iddia edilen Öz ve Tüy'ün avukatı Burcu Uğur'a konuştu
Ekrem İmamoğlu'nun SWISS Otel'in satışına muhalefet şerhi koydukları için CHPli meclis üyeleri Özgür ÖZ ve Mehmet Ali Tüy'ün displine sevk edilmelerini istediği iddiasının üzerine, Öz ve Tüy'ün avukatı İsmail Hakkı Atal Burcu Uğur'a konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Abant'ta yapılan toplatıda, SWISS Otel'in satışına muhalefet şerhi koydukları için CHPli meclis üyeleri Özgür ÖZ ve Mehmet Ali Tüy'ün disipline sevk edilmelerini istediği iddiasının üzerine, Öz ve Tüy'ün avukatı İsmail Hakkı Atal Burcu Uğur'a yazılı açıklama yaptı.
Konunun CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na da aktarıldığını belirten Atal'ın açıklamaları şu şekilde:
"İmamoğlu İstanbul halkına ait SWISS Otel’i ve 60.000 m2 ‘lik Dolmabahçe -yeşil alan arazisini neden satmak istiyor ve bu satışa karşı muhalefet şerhi koyarak dava açan müvekkil belediye meclis üyeleri Özgür Öz ve Mehmet Ali Tüy‘ü İstanbul halkının menfaatini korudukları için neden disipline vermek istiyor?
CHP disiplin kuruluna sevki gereken işlem, müvekkillerin aleyhteki karşı oyu değil , CHP tüzüğündeki halkçılık -devletçilik ilkelerine ve anayasaya aykırı şekilde kamusal mülkiyeti eksilten satış kararı işlemidir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin KAMU ZARARINI doğuracak Swiss otel ve 60.000 m2’lik YEŞİL ALAN niteliğindeki Dolmabahçe arazisinin satışının iptaline ilişkin İstanbul 4. İdare Mahkemesinde açmış olduğumuz “ belediye meclis kararının iptali “ ve “ komisyon raporunun iptali “ dava dilekçeleri ektedir. Bu satışa ilişkin Belediye meclis kararı İSTANBUL halkının zararına , halkın mülkiyetinin değerinden çok düşük bir bedele FIBA holding isimli bir şirkete ( veya bu şirketle organik -inorganik bağı olan kişilere ) geçmesine neden olacaktır. Zira ;
-FIBA holding ile İBB arasında 1989 yılında yapılan “ üst kullanım hakkı anlaşmasına” göre FIBA holding Swıss oteli yapacak ve 2032’ye kadar SWISS otel ile birlikte 60.000 m2’lik Dolmabahçe -yeşil alanını kullanacaktır. 2032’ye kadar da Swıss otelin yıllık cirosunun %7’si her yıl İBB’ye gelir olarak aktarılacaktır. 2032 ‘de FIBA holding tası tarağı toplayıp gidecek ve mülkiyeti İBB’de ( yani İstanbul halkında ) olan 60.000 m2’lik arazi ve SWISS otelin tüm gelirlerini İBB kullanmaya başlayacaktır.
-İBB , 2010 yılında AKP yönetimindeyken SWISS otel ve arazisi yine satışa çıkarılmış ve o zaman CHP bld. Meclis üyesi Hakkı SAĞLAM’ın muhalefet şerhi koyarak açtığı davada İdare Mahkemesi “ kullanım hakkı 2032’ye kadar FIBA holdingde olan arazi ve otelin ihalesine FIBA’dan başka kimse girmediği ve rekabet şartları oluşmadığı için “ ihaleyi iptal etmiş ve Swıss otel ile 60.000 m2 arazisi yine İstanbul halkının mülkiyetine dönmüştür.
- İBB yönetimi AKP’den CHP’ye geçmiş , SWISS otel ve arazisi üzerindeki HALK MÜLKİYETİNİ ŞİRKETLERE GEÇİRME SEVDASI ise 2022 yılında da değişmemiştir. Bu kararda AKP ve CHP’liler mutabık kalmışlar ve fakat CHP’li Özgür Öz ve Mehmet Ali Tüy görevlerinin ve sorumluluklarının gereğini yerine getirerek karara muhalif kalmış ve ekteki davayı açmışlardır.
Bugün yapılacak olan bir satışta( üzerinde FIBA holdingin 2032’ye kadar üst kullanım hakkı olduğu için ) SWISS otel ve arazisine biçilen değer 7 MİLYAR liradır. Üzerinde “ üst kullanım hakkı “ olmasaydı biçilen değer 30 MİLYAR liradır. Dolayısıyla 2032 ‘ye kadar SWISS oteli kullanma imkanı olmayacak ( FIBA holding dışındaki ) şirketler satış ihalesine girmeyecek ve FIBA holding yıllık cironun %7’sini İBB’ye ödemekten de kurtularak , gerçek değerinin ¼ (dörtte birine ) SWISS otelin ve 60.000 m2 (Türkiye’nin değil belki de dünyanın en değerli ) yeşil alan niteliğindeki arazinin mülkiyetini alacaktır. Satış işlemine esas olan ve ayrıca iptal davasını açtığımız komisyon raporu yasal şartları taşımamaktadır. Ne bir değer belirlemesi ,ne İBB’nin satışa çıkarabileceği 1000’lerce başka gayrımenkulüyle ilgili bir envanter , ne başkana satışla ilgili alt ve üst limit yetkisi ve ne de şimdiye kadar SWISS otelden 30 yılda aktarılan %7’lik cironun ve gelecek 10 yılda aktarılacak %7 ciro ile ilgili hiçbir belirleme ve değerlendirme yapılmamıştır. Gayrımenkuller BOĞAZİÇİ ÖNGÖRÜNÜMÜNDE yer almakta olup , satışa yönelik karar Boğaziçi Kanununa aykırıdır.
Davaya konu parseller koruma amaçlı imar planı ve kentsel sit olduğundan koruma amaçlı nazım imar planı Beşiktaş , Dolmabahçe Ve Ortaköy'ü bütünsel olarak değerlendirdiğinden bu bütünselliği bozacak özel mülkiyet geçişlerinin engellenmesi gerekmektedir.
Bu ülkede değişmesi gereken şey varsa ; o da hangi siyasi görüş , etnik köken , dini inanç veya felsefede olursa olsun “ kabilecilik “ anlayışının – “benden olsun ne yaparsa yapsın “ siyasi anlayışının değişmesi gerektiğidir. Halkın ve Hak’kın karşısında olan kim olursa olsun , ülkemizi içinde bulunduğu darboğazdan çıkaracaktır."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.