Ey Bay Kemal senin gidecek yerin var mı?

Ey Bay Kemal senin gidecek yerin var mı?

Erdoğan beklenen konuşmasını yapıyor

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Cumartesi günü 27. dönemin 6. ve son yasama yılına girdiğimiz TBMM'nin komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde sizlere muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Milletvekillerimizin yaz dönemindeki yoğun çalışmalarını yakından takip ettik. Kapısı çalınmamış hane bırakmayacak bir anlayışla yürütülen bu çalışmalar için teşekkür ediyorum. Biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak milletimizin yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri boşa çıkacaktır.

Türkiye'nin bugününü hazırlayan parti sıfatıyla geleceğini inşa edecek birikime sahip olduğumuzu her kesimden insanımıza göstermekte kararlıyız. Bizim için kimin ne yaptığının, ne söylediğinin önemi yoktur. Biz kendi halimize bakacağız. Biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri ülkenin geleceğini düşünmeden dün öyle, bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ama bizim milletimize ne aldatanlardan ne de aldananlardan olmama sözümüz var.

Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıklarıyla arasındaki devasa uçurumu belediyelerde gördük. Hiçbir sözlerinin arkasında duramadılar hatta tam tersini yaptılar. Kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimlerde kullanma hazırlığı yaptıklarından şüpheniz olmasın. Tüm bu fotoğraf içinde milletimizin önüne yeni bir vizyonla, yeni bir programla, yeni projelerle çıkan böyle bir niyete sahip tek partiyiz, tek ittifakız. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile birlikte komisyonlarda ve genel kurulda gündemimizdeki tüm düzenlemeleri yasalaştıracağımıza inanıyorum.

Ülkemizi geçtiğimiz 20 yılda asırlık eser ve hizmetlere kavuşturduğumuz gibi inşallah önümüzdeki dönemde de Türkiye 100 yılını milletimizle birlikte inşa edeceğiz. Bu seçimlerin mottosu: Türkiye 100 yılı.

Birilerine bakıyorsunuz toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Bırakın memlekete faydaları dokunmayı kendi meselelerini bile çözemiyorlar.

Ankara Etlik Şehir Hastanesi'nin de açılışını yaptık. Ankara iki dev şehir hastanesine sahip olmuş oldu. Malum zat bir zamanlar SSK'nın genel müdürlüğünü yapmıştı. bu adam Ne yaptı diye sorduk. Hastalarımız kan revam içinde kalıyordu. Odalar pislikten geçilmiyordu. Hastalar ölüyor ve rehine alınıyor. SSK kurumunun hastanesinde. Ey Bay Kemal senin gidecek yerin var mı ya... Bütün umudunu ekonomideki sıkıntılara bağlayanların heveslerini kursaklarında bırakacak adımlarımızı sürdürüyoruz.

Sizlerden şu hususta vatandaşlarımızı ikna etmenizi istiyoruz.

Türkiye bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmektedir. Bu sınamaların milletimizin hayatına yansıyana olumsuzlukları vardır. Bunları çözümü mümkünm müdür? Mümkündür. Türkiye'de bunu çözecek tek parti AK Parti, tek ittifak Cumhur İttifakı mıdır? Evet öyledir.

Milletimize bu gerçeği gösterdiğimizde sandık yolu kendiliğinden açılacaktır.

Salgın oldu üretime ara vermedik. Büyümeyi sürdürdük. Dünyada ilk sıralarda yer aldık. Pek çok yerde resesyon, daralma tartışmaları yaşanırken, uluslararası kuruluşlar ülkemizle ilgili büyüme tahminlerini yükseltiyordu.

İstihdamda tarihimizin en yüksek rakamı olan 31 milyona dayandık. Sosyal konut projesi ile ekonomik hareketliliğe ve istihdama önemli katkıları olacaktır.

Bu ay sonunda TOGG'un banttan çıkış törenine katılıyoruz. Hem finans hem sanayi hem de hizmetler sektöründe yatırım yapmak isteyen uluslararası yatırımcıların yoğun ilgisiyle karşı karşıyayız. Ülkemizde güzel bir havanın esmesini sağlayacağız.

Eskilerin dediği gibi 'Sen doğru ol, eğri belasını bulur.' Nitekim uluslararası kuruluşlar bizim uyguladığımız ekonomi programını teyit eden açıklamalar yapıyor. Dünyanın önde gelen iktisatçıları ile vicdan sahibi ekonomistleri aynı çizgiye gelmeye başladılar. Hep dediğimiz gibi 'Durma yok yola devam.'

Biz içeride eser ve hizmet siyasetiyle dışarıda itibarı yükseltecek diplomasiyle uğraşırken birileri de oyun peşinde koşuyor. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı yaptığı bir açıklamayla bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadeleyle ilgili güya günah çıkartıyor. Dün çıkardıkları teklifle önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var. Biz bir dönem zulüm düzeyine varan bu konuyu her alanda ülke gündeminden çıkarttık. Eğitim kademelerinde böyle bir mesele yok. Kamuda veya özel sektörde çalışan hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele var mı? Hayır. Türkiye bir dönem Meclis'e başörtüsü ile girdiği için kürsüden haddi bildirilmeye davet edilen milletvekilleri gördü. Siz de bunları alkışlamıştınız. Bugün milletvekillerimizle ilgili böyle bir sıkıntı var mı? Hayır. AK Parti, Cumhur İttifakı bu doğrultuda attığımız her adımın kazananı Türkiye olmuştur.

Ya Kemal doğru ol be. Yanına bir-iki başörtülü bayanı alıp rozet takmakla bu işi çözeceğini mi zannediyorsun. Dürüst ol, adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Gerisindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var?

Tablo gayet net bir şekilde ortadadır. Bugün Türkiye'nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye utanç verici bir mesele yaşandıysa tek müessibi CHP zihniyeti, CHP faşizmidir. Genelde kılık kıyafet anayasa konusu olmaması gereken tabii bir haktır. 'Devletin kurumlarına bu şekilde girilemez' diyor. Bu ülkede başörtüsünü örten neden örtüyor? Rabbimin emri olduğu için örtüyor. Nasıl başı açık bir kardeşimizin hayatın her alanında herhangi bir yasa düzenlemesi gerekmiyorsa aynısı başörtülü kardeşlerimiz için de geçerlidir. Genel hak ve özgürlükler diye bir kalıp var ya başörtüsü hakkı da bu kalıbın doğal bir parçasıdır. CHP faşizmi, geçmişte bürokratik vesayet ve darbecilerle el ele vererek önümüze böyle bir sorun çıkarmıştır. İnsanlarımız mağdur edilmiştir. Aynı zihniyet 1960 darbesini yaptırdıktan sonra iktidarı rahatça ele geçirebilmek için Menderes'i darağacına göndermekte tereddüt etmemiştir. Bunun için biz eskiden beri mücadelemizi CHP zihniyetine karşı verdiğimizi söylüyoruz.

Biz 2008'de MHP ile birlikte Meclis'te CHP zihniyetinin emrivaki zulümlerinin önünü kesmek adına bir anayasa değişikliği yapmıştık. İşin özü mantığı itibarıyla böyle bir düzenlemeye ihtiyaç olmamasına rağmen CHP faşizmini önlemek için yaptığımızın altını çiziyorum.

 

DEVAMI GELECEK...

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.