Doğu Anadolu Gözlemevi kapılarını ne zaman açıyor?
Erzurum'da, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Atatürk Üniversitesinin desteğiyle yapımına devam edilen, alt yapısının yüzde 95’i, bina ve kubbelerin de yüzde 90'lık bölümü tamamlanan Doğu Anadolu Gözlemevi (DAG) uzayı gözlemlemek için faaliyete geçeceği günü bekliyor.
Atatürk Üniversitesi Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) bünyesinde, bilim dünyası açısından son derece önemli bir teknoloji yatırımı olarak değerlendirilerek Erzurum'daki 3 bin 170 rakımlı Konaklı Karakaya Tepeleri'nde 2012 yılında yapımına başlanan DAG'ın tamamlanmasına yönelik çalışmalarda sona gelindi.
Uzay bilimlerine çok şey katacağını değerlendirilen ve yol dışındaki alt yapısının yüzde 95’i, binada ve kubbelerin inşasının ise yüzde 90'lık bölümü tamamlanan gözlemevinin, küçük çaplı rötuşlar ile bazı teknik eksiklikleri dışında büyük bölümü tamamlandı.
İklim koşulları ile pandemi dolayısıyla küçük çaplı aksaklıklara rağmen çalışmaların büyük hızla sürdürüldüğü gözlemevinde ilk ışığın 2021 yılı sonunda alınması hedefleniyor.
Teleskobun testleri tamamlandı
ATASAM Müdürü ve DAG Proje Yürütücüsü Doç. Dr. Cahit Yeşilyaprak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözlemevinde kullanılacak teleskobun İtalya'daki testlerini tamamladıklarını belirtti.
Pandemi dolayısıyla bu yılki çalışmalara geç başladıklarını aktaran Yeşilyaprak, "Teleskobun ülkeye girişinde özel izin için uğraşıyoruz, onları da gerçekleştirir gerçekleştirmez, parça parça ülkeye getireceğiz. Zaten binanın her tarafını ve kubbeyi kapattık. İçeride çalışacak ortamı yarattığımız andan
itibaren teleskobun kurulumuna başlayacağız. Beklentimiz de 2021’in sonuna ilk ışığı alabilmek, ufak bir gecikme olursa da yapacak bir şey yok, pandemi hepimizi etkiledi." dedi.
"Doğaya zarar vermeyecek"
Gözlemevi binasının iki aşamadan oluştuğunu, ilkinin teleskopla alakalı kısım, diğerinin de personel alanlarıyla ilgili olduğu dile getiren Yeşilyaprak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunların hemen hemen tamamı bitti. İçeride rötuşlar, ince işler ile uğraşılıyor. İki bina arasında da hem titreşim hem de ısı geçişi açısından yalıtım sağlandı. İnfrared teknolojiye sahip teleskop kızıl ötesinde gözlem yapacağı için bu gerekiyordu. Bina, aynamızı hiç dışarı çıkarmadan, dış ortama temas etmeyecek özel bir şafttan indirip tünel gibi oradan bina içerisine ileride kuracağımız kaplama ünitesine alabileceğimiz bir yapıya da sahip. Aktif ve pasif güneş enerjisi olarak dizayn edildi, bu durum binanın ön tarafından görülebilir. Bunun için de proje sunuldu, kabul edilirse eğer aktif güneş enerjisini de ekleyeceğiz. DAG binası akıllı, çevreci bir bina, su arıtma sistemleri var, doğaya zarar vermeyecek şekilde dizayn yapıldı ve şu anda dizaynı ile de ender gözlem evlerinden bir tanesi."
"DAG dünyanın dört gezle beklediği bir teleskop"
Çok sayıda toplantı ve fuarlarda sunumu gerçekleştirilen ve uzay bilimlerine büyük katkı vermesi beklenen gözlemevinin dünyadaki sayılı teleskoplar arasında yer alacağını vurgulayan Yeşilyaprak, şu ifadeleri kullandı:
"DAG kendi çapında, bu çaptaki teleskoplar içinde dünyadaki en gelişmiş ve en yüksek teknolojiye sahip. O yüzden bu teleskop ile sönüklük anlamında gözlemlenmeyecek gök cismi yok denecek kadar az. Buna biraz da ekipman konusunda destek olunması gerekiyor. Bu konuda da dünyadaki en iyi kameralardan birini aldık, üretiliyor. Şu anda popüler bilimde de yıldızların etrafındaki gezegenleri de ayrıştırabilecek, gözlemleyebilecek koronograf isimli bir alet de söz konusu. Onunda ihalesi yeni bitti. Adapte optik sistemimiz var, atmosferik türbülansı minimum düzeye indiren, gözlem kalitesini de olabildiğince artıran teknolojiyle sahip. O yüzden dünyadaki sayılı teleskoplardan biri olacak. Coğrafik ve stratejik olarak da bulunduğu enlem ve boylamda başka da bu çapta teleskop olmadığı ve büyük bir gözlemsel boşluğu da doldurduğu için dünyanın dört gezle beklediği bir teleskop aslında."
Yeşilyaprak, teleskobun kurulmasında Erzurum'un atmosferik yapısının çok önemli olduğunu, olabildiğince açık gece ve kuru bir havaya ihtiyaç duyulduğunu aktardı. Yeşilyaprak infrared teleskobun kurulması için nemin düşük olmasının da önem arz ettiğini belirtti.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.