*
nereden gelirse gelsin
gelsin geldiği kadar hüzün
yeter ki solmasın yüzün 
sebebi ne olursa olsun 
yağsın yağdığı kadar
            essin estiği kadar
                      karı boranı
korkma sevdiğim
topla toplayabildiğin kadar
hüzün, sevincin ortağıdır
gâhi güler, gâhi ağlarız
        ve dahi çağlarız
             çağlara sığmayız
eğmeyiz boynumuzu zâlime
biraz da deliyiz 
        delişmeniz
dert etme sevdiğim 
gülen yüzünden 
yaşlı gözlerinden öperim

yaşamasaydın hüznü
tadını bile bilemezdin
belki de sevincin
yeter ki, olmasın utancın
her hüzün gelip geçer 
bazen kısa bir ayrılıktır hüzün
bazen sayrılık
bazen de tümden bir gidiştir 
zor da olsa 
o da geçer
ve hatta delip geçse bile 
dert etme sevdiğim 
gülen yüzünden 
yaşlı gözlerinden öperim

unutma sevdiğim
milyon kez hüzün
bir tek utançtan yeğdir
utanç dediğim;
hakkı gaspetmektir 
     emeği çalmaktır 
        emekçiyi soymaktır 
            insanı sömürmektir
ki, bunlar, en büyük ahlâksızlıktır
şükür böyle bir utancın yok
dert etme sevdiğim
gülen yüzünden 
yaşlı gözlerinden öperim

her yara dağlanır 
sarılır her yara
yâri sararsan eğer
muhabbeti dünyaya değer
yeter ki, karartma cevherini
bazen gül oluruz 
       bir gülde tomurcuk
          açarız, solarız
bazen bülbül oluruz, şakırız 
bazen ateş, bazen kül 
             bazen sümbül 
                bazen karanfil
bazen de bir kır çiçeğinde
                         bal oluruz
dert etme sevdiğim 
gülen yüzünden 
yaşlı gözlerinden öperim

bazen dağlarda mihman
bazen ovalarda harman oluruz 
         bayram da oluruz
             seyran da oluruz 
                dert de oluruz
                   derde derman da
küstüğümüz de olur bazen 
incinsek de incitmeyiz
boynumuz kıldan incedir     vicdanlara 
         gönülleri yıkmayız
biz canız, cana kıymayız
ömür dediğin 
          böyle de yaşanır
          böyle de yaşlanır 
dert etme sevdiğim 
gülen yüzünden 
yaşlı gözlerinden öperim