Halkın Sayfası
Cumhurbaşkanlığı koltuğundan indikten sonra evet, bence yakışır.
''Halkın adına konuşma'' dedi bir sohbet sırsında bir dostum; ''yarı yolda kalıverirsin''
''Yoo'' dedim; ''konuşurum, hatta çoğunluğun, hatta kandırılmış bir kitlenin sesi bile olabilirim'' ve hatta o kandırılmış kitle, bir gün, ''doğru yaa'' bile diyebilir.
Ben hep söyleyeceğim, bir gün mutlaka olacak, o kesim, kandırıldım diyenlerin, kandıran olduğunu ve bizzat kendilerini kandırdığını bir gün mutlaka anlayacak.
Bu gün kandırıldım diyenlerin, devleti temsil ederek, teröristlerin kumpaslarının ''savcısıyım'' diyerek, teröristlerin bankalarının, yurtlarının açılış izinlerini vererek, hatta açılışlarını yaparak, ''onlardan zarar gelmez aynı secdeye baş koyduk'' diyerek kandırdıkları halkın bir kısmını kendilerinin açtırdıkları fetöcü yurtlarda kaldın, bankalarını kullandın diye hapse atanların, birlikte hareket ettikleri teröristlerin namlusu kendilerine dönünce, silahsız halkı o namlunun önüne sürüp kendilerine siper yapanların, kandırılan değil, kandıran olduğunu bir kesimin anlayacağına olan inancımı sürdüreceğim, onun içinde tekrar tekrar söyleyeceğim.
Fetö borsası kurup gerçek fetöcüleri aklayan yurtdışına kaçmalarına zemin hazırlayanların hele siyasi ayağına asla dokunmayanların kandırılan değil, bizzat kandıran olduğunu tekrar tekrar söyleyeceğim.
Fetö terör örgütüyle kolkola girip, kumpaslarına savcılık yapanların yok etmeye çalıştıkları kemalist askerlerce teröristlerden kurtarıldıkları gerçeğini, asla kandırılan değil, bizzat kandıran olduklarını teröristlerle yürüyüp kendi halkını kandıran kendi halkına ihanet eden olduklarını, tekrar tekrar söyleyeceğim.
Ve tabii kafa kesen, kadınları taşlayarak öldüren şeriatçı Taliban’la, Türk halkı arasında bir bağ kurmaya çalışan Tayyip'e heralde, ''yok artık'' denecek gün de bu gündür.
Erdoğan - Biden görüşmesinde NATO bölgeden çekildikten sonra, Kâbil’deki havaalanını koruma teklifi ve bunun karşılığındaysa, ABD’den para ve siyasi destek talep edildi.
Taliban'dan izin almadan havaalanını çalıştırıp koruyamayacağını bilen Tayyip, Suriye'den sonra Afganistan'da da şehit (!) etmeye hazırlandığı Türklerle Taliban arasında şeriat üzerinden bağ kurmaya çalışıyor.
Yani üç-beş kuruş para ve iktidarını korumak adına, çokça siyasi destek için, bu kezde Afganistan batağında şehit (!) etmeye hazırlanıyor Türk askerini.
“Nasıl ki ABD ile bazı görüşmeleri Taliban yaptıysa, Taliban’ın bu görüşmeleri Türkiye ile daha rahat yapması lazım. Çünkü Türkiye’nin inancıyla alakalı ters bir yanı yok, onlarla bu konuları daha iyi görüşebileceğimize ihtimal veriyorum.” Bu cümleler Laik Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanının dudaklarından büyük bir talihsizlikle döküldü maalesef.
Tayyip olarak yakışık alır bir cümle olabilir; üç beş kuruş ve siyasi destek için ya da kalbindeki gerçek duygu olarak dillendirebilir Tayyip; yakışmaz mı? Mustafa Kemal Atatürk'ün kurup bize emanet ettiği Laik Cumhuriyetin Cumhurbaşkanlığı koltuğundan indikten sonra evet, bence yakışır. (zaten kendi cümleleri, kendine yakıştırıp sarf ettiği cümleler )
Türkiye “laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti” dir. kafa kesen şeriatçı Taliban'la bir alakası ve benzerliği olamaz, Tayyip'in olabilir ancak Türk halkının olmadığı gibi Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanın da olamaz.
SELMA
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.