2 Temmuz 1993.......

Sivas katliamının 28. yılı....

Bakmayın 28 yıl o kadar da uzun bir süre değil, acımız büyük, olay  kanımızı donduracak kadar  yakın...

Aziz Nesin düştü aklıma; hem sadece 28 yıl öncesiyle değil, bu günle, bu gün Türkiyede yaşananlarla da ilgili. 

“Şimdiye dek olduğu gibi, şimdi de haber veriyorum: Önceleri yavaş yavaş, ağır ağır, adım adım kötülük uçurumuna doğru giderken gittikçe hızlanarak şimdi koşar adım gidiyoruz. Olacak toplumsal depremin uğultularını duymaktayım... Çevremizde aptal aptal suçlu aramayalım. Aynaya bakalım. Aynamız yoksa bir durgun suya bakalım. Orada suçluyu göreceğiz. İş işten geçtikten sonra ‘kendim ettim kendim buldum’ demenin hiçbir yararı yok...”

Nasıl, tamda bu günler için de yazılmamış mı?

AKP iktidarının attığı önceki adımlar iki ileri bir geri biçimindeydi, sonra daha bir cüretkar oldu, şimdiyse tüm seslere kulaklar tıkalı, uçuruma adeta koşar adım....

Bizde tıpkı üstadın dediği gibi suçlu aramıyor muyuz?

O onu yapmış, bu o zaman öyle davranmasaymış, bu gün bunlar olmazmış; HE OLMAZDI,  o onu yaptığı, bu bunu yaptığı için yaşıyoruz bu gün, tüm bu olanları,  hepimiz sütten çıkmış ak kaşık... 

Bilmiyorduk o kömürün, makarnanın rüşvet olduğunu, rüşveti mübahlaştırdığını; şimdi Sedat Peker'in videolarında ki rüşvet olaylarını izlerken rüşvetçileri kendimize yakın mı hissediyoruz, ''bizimki ne ki adama bak ülkeyi soymuş'' mu diyoruz. Zaten hakkımız olan insanca yaşamayı, düzeni değiştirmekle sağlayabilecekken, kömüre makarnaya muhtaç edenlere hesap sorabilecekken, ''kimin parasıyla kime sadaka veriyorsun'' diyebilecekken......

Aman aynaya bakmayalım, ayna yoksa duru bir su birikintisine de bakmayalım.

Tecrübe önemlidir  gençler yaşlıların tecrübesinden yararlansın deriz ya, o iş de öyle değil maalesef. Kelin tarağı olsa başını kaşırdı. İşte ülkenin hali, artık bir kenara çekilsin on yıllarca hiç bir şeyi değiştirememiş, hatta yüzüne gözüne bulaştırmış yaş almışlar, onlar için zaman, torun sevme zamanıdır. Z kuşağı varya z kuşağı, devrimi yaparsa onlar yapar, düzeni değiştirirse onlar değiştirir.

Ah üstadın dediği gibi bir bakabilsek aynaya olmasa duru bir su birikintisine.....

Önce fetöyle kolkola girenler, şimdide FETÖ borsası kuruyorlar,  bir kereden bir şey olmazcılar, tecavüzcüleri yüreklendiriyor çocuklarımızın dünyaları kararıyor, Sezgin Baran Korkmaz’lar, Tosuncuklar cirit atıyor, dolarlar sıfırlanıyor, ayakkabı kutuları manşet oluyor, her dönem isimler çeşitleniyor, değişiyor ve biz, bırakın asıl yapmamız gereken sistemi sorgulamayı, isimleri bile sorgulayamıyoruz. 

Ülkemizde yaşanan katliamlar, hukuksuzluklar , ülkenin milli değerlerinin elimizden gidişi, satılan ve peşkeş çekilen tüm varlıklarımız, yaşanan yolsuzluklar bir anda olmadı; 15 temmuzu da bir anda yaşamadık, Sedat Peker'in iddiaları bir anı anlatmıyor, onca iddianın araştırılmıyor olması noktasına da bir anda gelmedik. Üstünden kaç seçim geçti, kaç fırsat geçti bu yozlaşmış dayatılan düzeni değiştirmek için elimize ...

İktidarı da bu iktidarı değiştiremeyen muhalefeti de değiştirme gücüne sahip sen, aynaya bakmak ve tüm bu olanlardaki payını görmek için daha kaç seçim  gerek, Sivas katliamının üstünden kaç yıl geçmeli ......

SELMA