
Naim Babüroğlu
“Terörsüz Türkiye” ve “Akil insanlar”
Hatırlayalım... Çünkü... “Geçmişi hatırlamayanlar, onunla yüzleşmek zorunda kalırlar.” Yıl 1978, PKK (Kürdistan İşçi Partisi) terör örgütü kuruldu. 1985’ten itibaren, köy baskınlarına yöneldi ve toplu katliamlar başlattı. 1994-1999 yılları arasında, yapılan operasyonlarla ağır kayıplar verdi. ★★★ 1999’da, terörist başı yakalandı ve Türkiye’ye teslim edildi. 2002 yılına gelindiğinde, PKK’nın gücü iyice zayıflamıştı 3 Kasım 2002 seçimlerinde, siyasi iktidar değişir. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidara gelir. İktidarın değiştiği dönemde, terör neredeyse sıfırlanmıştı. 2002’de, Millî Savunma Bakanlığı kayıtlarına göre şehit sayısı altı güvenlik görevlisidir. ★★★ 2004 yılından itibaren, PKK tekrar terör eylemlerine başlar. Temmuz 2009’da, “Demokratik Açılım Süreci” başlatılır. 19 Ekim 2009’da, terörist başı Öcalan’ın çağrısı ile Kuzey Irak’tan 34 PKK’lı, terörist kıyafetleriyle Habur sınır kapısından Türkiye’ye giriş yapar. Sorgulama sonrası serbest bırakılan teröristler, bin araçlık konvoyla Diyarbakır’a gelirler. Tesadüf bu ya... “Açılım” çok önemliydi. Çünkü, 12 Haziran 2011’de genel seçimler vardı ve bu seçimler siyasi iktidar için çok değerliydi. ★★★ 2013’te, “İkinci Açılım Süreci” başlatılır. 16 Kasım 2013’te, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani ile Başbakan Erdoğan Diyarbakır’da görüşürler. Diyarbakır Belediye Başkanı, Barzani’yi “Kuzey Kürdistan’a hoş geldiniz” sözleriyle karşılar. Diyarbakır Valiliği önündeki, “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazısı kaldırılır. Hayat tesadüflerle doludur ya... “İkinci Açılım”, çok önemliydi. Çünkü, Türkiye’de 30 Mart 2014’te yerel seçimler ve 10 Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı seçimleri vardı. Ayrıca, Haziran 2015’te genel seçimler de yapılacaktı. Ve bu seçimler, siyasi iktidar için çok kritikti. ★★★ Terörle mücadele tarihinde eşi, benzeri yoktur... Bu dönemde, operasyonlara izin verilmez. Ama, PKK terör örgütü de boş durmaz, Türkiye’ye en az 80 bin silah ve 63 ton patlayıcı madde depolar. İşte, böyle bir ortamda... Türkiye’de, terörün biteceği yönünde iyimser bir hava estirilir. Önemli bir sorun vardı... “Çözüm Süreci”ne halkın ikna edilmesi gerekiyordu. 63 kişiden oluşan, “Akil İnsanlar” heyeti oluşturulur. Heyet, 10 Nisan 2013’te çalışmalarına başlar. ★★★ “Akil İnsanlar”, Güneydoğu dışında gittikleri hemen her yerde halkın protestolarıyla karşılaşır. Bazı illerde, toplantı düzenleyemeden ayrılmak zorunda kalırlar. “Akil İnsanlar”, “analar ağlamasın” sloganı ile yola çıktılar. Ancak, çok değil iki yıl sonra sadece analar değil; tüm Türkiye ağladı. Önünü göremeyen sözde “aydın”, Türkiye’ye özgü bir zenginlikti. “Akil İnsanlar”ın, halkı ikna etme toplantıları yaptıkları günlerde... PKK, Güneydoğu’da silah, patlayıcı, cephane depoluyor; hendek kazıyor ve gençlik örgütlenmesini oluşturuyordu. İşte, bu Birinci ve İkinci “Çözüm Süreci” ile... PKK, kurulduğu günden bu yana gücünün zirvesine ulaşır. ★★★ Ve geldik Kasım 2024’e... “Terörsüz Türkiye”, yani Üçüncü “Çözüm Süreci” başlatılır. Ne tesadüf... 2028 veya öncesi, Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacaktır. Ve bu seçimler, diğerlerinden çok daha önemlidir. Yani tarih tekerrür ediyor... “PKK silah bırakacak, kendini dağıtacak” sloganıyla yola çıkılır. Önce, bir koşulun olmadığı söylenir. Fakat, terörist başı Öcalan’ın ve PKK ileri gelenlerinin hemen her gün yaptıkları açıklamalardan... Suriye’deki PKK/YPG/SDG’nin silah bırakmayacağı kesin bir dille belirtilir. Yani... PKK’nın ancak yüzde 3, en fazla yüzde 5’lik bölümünün silah bırakacağı ortaya çıkar. Ama, bu yüzde 3, en fazla yüzde 5’lik silah bırakma karşılığı için, terörist başının serbest bırakılması ve yasal düzenlemelerin yapılması şartı ileri sürülür. Bu sözde silah bırakma, dünya terörle mücadele tarihinde yine bir ilktir. Bu kez... Cumhurbaşkanının tekrar seçilmesi için, Anayasa değişikliği gerekli. Anayasa’da, “ulus” devlet yapısını yok edecek değişiklikler de yapılacak. Referandumda, toplumun yüzde 70’ten fazlasının buna “hayır” diyeceği kesin. O halde, en uygun seçenek, 400 milletvekiliyle Anayasa değişikliği yapmak. Yani, DEM Parti milletvekillerinin desteği olmazsa olmaz... ★★★ Ve artık sıra gelmiştir... 100 yıllık projeye... Yani, Sevr’in çöpe atılmasıyla gerçekleşmeyen projeye... PKK’nın sözde “Kuzey Kürdistan” dediği, Hatay dahil Güneydoğu’nun ve Doğu Anadolu’nun bir bölümünü içine alan bir devlet. Dahası var... Anayasa madde 42 resmi dil Türkçe’nin; madde 66 vatandaşlık tanımının “Türk” sözcüğünün değiştirilmesi... Madde 101, Cumhurbaşkanlığı seçimi değişiklikleri... Ve Atatürk İlke ve Devrimleri ile ilgili hükümlerin değiştirilmesi. ★★★ “Türk, Kürt, Arap” söylemleri, bu yüzden çok önemli. 2013’teki “Akil İnsanlar” yerine, şimdi “Meclis Komisyonu”... Bu kez, siyasi iktidar daha şanslı. Çünkü, CHP’nin de yer aldığı bir komisyon var. Yakında, halkı ikna etmek için yurt gezilerine başlarlar. 2013’te olduğu gibi, Güneydoğu dışında, diğer bölgelerde muhtemelen protesto edilecekler. Ama, iktidar çok şanslı... Çünkü, CHP de var. ★★★ Sevr’i isteyenlerle, Cumhuriyet’e parantez diyenlerin bu ortak yolculuğunda... CHP, büyük tuzağın farkında mı?..
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.