İzmir, bir şehir tiyatrosuna kavuşuyor. Başkan Tunç Soyer’in vaatlerinden birisi olan kentteki önemli bir boşluğu dolduracak İzmir Şehir Tiyatrosu’nun perde açması için süreç ilerliyor.

ERTEN, GENEL SANAT YÖNETMENİ

Şehir Tiyatroları Danışma Kurulu tarafından taslağı hazırlanan Şehir Tiyatroları Yönetmeliği Büyükşehir Meclisi’nin 10 Ağustos 2020’de aldığı 522 sayılı kararla kabul edilmişti. Geçen hafta da İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği görevine atama yapıldı. Bu göreve değerli ve deneyimli bir tiyatro ismi, Yücel Erten getirildi. Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, Danışma Kurulu’nun ön değerlendirme sonucu belirlediği iki isim arasından Yücel Erten’in görevlendirilmesine karar verdi.
İzmir Şehir Tiyatrosu Danışma Kurulu üyeleri arasında bulunan Yücel Erten ön değerlendirme öncesinde diğer jüri üyelerinin teklifi doğrultusunda danışma kurulu üyeliğinden ayrılarak Genel Sanat Yönetmenliği için başvuru dosyasını vermişti.

BİRİKİMLİ BİR İSİM

Erten, Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nü, ardından Federal Almanya Essen Folkwang Yüksek Okulu Reji Bölümü’nü bitirdi. Ardından da Dekor-Kostüm alanında ihtisas öğrenimini tamamladı. Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya, Trabzon Devlet Tiyatrolarında; İstanbul, İzmit, Eskişehir Şehir Tiyatrolarında; çeşitli özel tiyatrolar ile Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin Devlet Operalarında yönetmenlik yaptı. Özbekistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Almanya, Makedonya ve Polonya’da oyunlar yönetti. İzmit BB Şehir Tiyatrosunda Genel Sanat Yönetmenliği ve Devlet Tiyatroları'nda Başrejisörlük ve Genel Müdürlük görevlerinde bulundu. 2000 yılında Devlet Tiyatrolarından kendi isteği ile emekliye ayrılan Erten, sahnelediği 80’i aşkın oyunda, 8’i yurt dışında olmak üzere 40’ı aşkın ödülle onurlandırıldı. Oyun çevirileri ve sahne uyarlamalarının yanı sıra, Türkçe’den Almanca’ya 6 oyun çevirisi de olan sanatçının “Devletin Tiyatrosu Olmaz! (Mı?)” ve “Akıntıya Kürek” (Anılar) adlı iki de telif eseri bulunuyor.

LOGO DA TAMAM

Öte yandan, İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın logosunu belirlemek amacıyla düzenlenen yarışma da sonuçlandı. Katılım şartlarına uygunluğu onaylanan 295 kişinin 542 çalışmasının değerlendirilmek üzere jüriye sunulduğu yarışmada Mahir Akkoyun’un çalışması oybirliği ile birinciliğe layık görüldü.  

TİYATRO GEÇMİŞİ DE OLAN TUNÇ BAŞKAN’IN VAADİYDİ

İzmir Şehir Tiyatroları sanırım ilk etapta AAASM ile Kültürpark’taki İsmet İnönü ve İzmir Sanat’ta perde açacak. Beklentim, İzmir Şehir Tiyatrosu’nun kendi sahnelerine de kavuşması; yetişkin oyunları yanında gençlik ve çocuk tiyatrosu da yapacak bir kuruluş gerçekleştirmesi. Başka bir beklentim de istisnalar dışında olabildiği kadar, hatta tümüyle oyunların perde gerisi ve önüyle İzmir’den isimlerle sahnelenmesi. İlk etapta kadro geniş olmayabilir ama İzmir’deki oyuncularla ve tiyatro insanlarıyla farklı prodüksiyonlar takviye edilebilir. İnanıyorum ki, İzmir Şehir Tiyatrosu da büyük usta Muhsin Ertuğrul’un temellerini attığı İstanbul Şehir Tiyatrosu’nun izinden giderek kalıcılaşır ve başlı başına bir tiyatro kurumu olarak çok uzun yıllar İzmirli tiyatroseverlere perde açar. Yücel Erten ve arkadaşlarına başarılar diliyorum şimdiden. Kendisi de geçmişinde tiyatro olan Tunç Başkan, İzmir için çok güzel bir adım daha atıyor… Onu da sanata aç İzmir’e kazandırdığı güzel bir kurum için kutluyor, bir tiyatrosever ve geçmişinde tiyatro yazarlığı olan birisi olarak İzmirli tiyatroseverler adına teşekkür ediyorum.

Not: Tiyatronun büyük ustaları Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘hakaretten’ yargılandığı dava dün beraatla sonuçlandı. Eleştiri hakkını kullanan sanatçıların yargılanması yersizdi. Gezen ve Akpınar’ın yargılanmasına neden olan Uğur Dündar’ın Halk Arenası’nın çekiminde ben de onları Kadıköy’de canlı olarak izlemiş, öncesinde de kuliste beraber olmuştum. Sanatçılar eleştirir, bazen sert de eleştirir. Ancak Cumhurbaşkanı da olsa yöneticilerin eleştiriler karşısında hoşgörülü olması esastır. Bir karikatür, bir eleştirel değerlendirme vb. yüzünden yaşı sekseni geçmiş ve seksene yakın sanatçıları adliyelerde süründürmek kimseyi yüceltmez.