Türkiye’de siyasi sertleşmenin ötesinde, siyasi dil ve üslupla ilgili ciddi bir durum söz konusu. Son olarak CHP Genel Başkanı Ümraniye mitinginde Erdoğan’a hitaben ‘’etrafındakilere, saldıranlara, bizimle uğraşan itine kopuğuna sahip çık’’ sözleri siyasetteki üslup tartışmasını tekrar alevlendirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı jet hızıyla re’sen soruşturma başlattı. Erdoğan ve iktidar çevreleri hep bir ağızdan Özgür Özel’e yüklenmeye devam ediyor.

Erdoğan ‘’Türkiye’nin ikinci büyük partisinin genel başkanı ayarları bozulmuş hakaret otomatı mı belli değil, Türkiye böyle bir üslubu hak etmiyor. Zihin fukara olunca akıl ukala olur, dilin de freni boşalırmış. Üzülerek söylüyorum ağzından çıkanı kulağı duymayan zavallı bir şahıs.’’

Özgür Özel, Erdoğan’ın sözlerine karşılık olarak ‘’Dinime küfreden Müslüman olsa! Tarih 8 Ocak 2022… ‘Bay Kemal birilerini havlatıyor, sıkıysa çık bu havlayanları sustur, sizin sokak köpeklerinden ne farkınız var.’ Bu ifadeleri kullanan kişi bana kızıyor, ‘ağzını bozdu, hakaret etti’ diyor.’’

CHP Genel Başkanı Özel, İBB’ne yönelik operasyonların başındaki Savcı Akın Gürlek’in yasak olmasına rağmen, 9 ay Eti Maden’de yöneticilik yaptığını gösteren belgeleri açıkladı. Akın Gürlek 18 Eylül 2024 göreve başlıyor. Eti Maden, Lüksemburg’un resmi sicil gazetesine Gürlek’in yöneticiliğinin 2027 yılına kadar süreceğini bildiriyor. Bildirim tarihi 29 Temmuz 2025. Ama ne oluyorsa oluyor, bir hafta içinde karar değişiyor. 6 Ağustos 2025 tarihinde yönetimden ayrıldığı belirtiliyor.

Bu konuda ‘’Hakim ve savcılar, kanunlarda belirlenenlerden başka, resmi ve özel hiçbir görev alamazlar, kazanç getirici faaliyetlerde bulunmazlar. Eşlerinin, reşit olmayan veya kısıtlamış çocuklarının kazanç getiren sürekli faaliyetlerini Adalet Bakanlığına onbeş gün içinde bildirmekle yükümlüdürler.’’ Hükmü olmasına rağmen.

İlginç olan şu ki, Özgür Özel’in Akın Gürlek ile ilgili belgeleri açıklamasının ardından hükümet bu konuda olumlu-olumsuz hiçbir açıklama yapmadı. Eti Maden de kamu kurumu, Gürlek de kamu görevlisi ama ne bir bakan ne HSK ne başka bir yetkili açıklama yapmazken.

İktidara yakın kalemşorlar, sosyal medya trolleri birbirinin aynı olan kalıp açıklamaları paylaşırken. Yılmaz Özdil, Cüneyt Özdemir, Nevşin Mengü ve Levent Gültekin gibi ‘tarafsız gazeteci’ veya ‘muhalif gazeteci’nin olayı küçümseyen, belgeleri önemsizleştiren açıklamalarla Özgür Özel’i eleştiren açıklamalar yapmış olması ilginç!

Oysa açıklanan bu belge önemlidir, yasaya aykırı görevlendirme olayı tartışılmaya değer bir konudur. Bazılarının iddia ettiği gibi Varlık Fonu’na bağlı Eti Maden kamu şirketi olduğu için görev alabilir görüşü doğru bir görüş değildir.

OPERASYON AMACINA ULAŞMIŞ…

Tarafsız ve muhalif görünümlü gazetecilerce nasıl ki Özgür Özel’in Beyoğlu mitinginde, ‘’Erdoğan İBB Başkanı iken iştiraklerden 24 asgari ücret tutarında, bugünkü parayla 500 bin TL huzur hakkı alıyordu’’ açıklaması üzerinde hiç durulmadı, (bu arada bu açıklamaya bir yalanlama ve herhangi bir itiraz da gelmedi) gündem olmadıysa…

Başsavcının yasaya aykırı olarak yürütmenin başı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başında olduğu Varlık Fonu’na bağlı Eti Maden Lüksemburg şirketine görev alması tarafsız veya muhalif görünen gazeteciler tarafından önemsizleştirilmesi muhalefete yönelik operasyonların amacına ulaştığı sonucu çıkabilir.

Şimdi gündem, 237 gün sonra açıklanan mahkeme karar vermeden, henüz iddianame aşamasında hüküm verilerek ‘’İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü’’ denilen İBB iddianamesinde; bütün dertler, sorunlar bekleyedursun!