Birkaç gün önce Haniye öldürüldü.

            CIAsal İslamcılar ayağa kalktı.

            Katil-Siyonist İsrail’e lanet okuyan okuyana…

            Ama bu güruh sadece timsah gözyaşları dökmektedirler…

            Bilindiği üzere timsah gözyaşları samimiyetsiz insanlar için kullanılır.

            Filistin Davasını Türkiye gündemine sokanlar bu ülkenin sosyalist-devrimci-yurtsever insanlarıydı.

            Devrimci Deniz Gezmiş ve arkadaşları Filistin’e giderek orada silahlı mücadele vermişlerdir.

            O tarihlerin milliyetçi-mukaddesatçı (!) gazetelerini taradığınızda bu “gazetemsi paçavraların” Filistin davasına sahip çıkan solcu gençlere eşkıya, terörist gibi sıfatlarla yaftaladıklarını göreceksiniz.

            Mahir ve Ulaşlara Siyonist İsrail Büyükelçisini öldürdüğü gerekçesiyle “şehir eşkıyası” diyenler, 7 Ekim’de 1400 İsrailli sivilin katledilmesini ayakta alkışlamışlardır.

            Tipik sağcı kurnazlığı işte! Samimiyetsiz, art niyetli, pragmatist, çıkarcı…

            Şu unutulmamalıdır… Deniz, Mahir, Ulaş ve arkadaşları Siyonizm’e karşı mücadele etmişlerdir.

            Bu samimi insanların eylemlerine bakıldığında kimleri hedef almışlar bakılmalıdır…

            Ayrıca Filistin Davası günümüzde aklı başında insanların elinde değildir.

            Ben Gassan Kanafani ve Leyla Halidlerin olduğu Filistin Direnişini selamlıyorum.

            Hamas ve onun türevleri hayatın normal akışına aykırı bir dünya görüşüne sahipler…

            Özellikle de yoksul Gazze halkından destek alıyorlar. Militan açıklarını da bu kesimden temin ediyorlar.

            Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla özellikle Arap coğrafyasında CIAsal İslamcı örgütler türemiştir.            ABD ve Batılı emperyalist devletler CIAsal İslamcı terör örgütlerini desteklemişlerdir. İşleri bitince de kaldırıp atmışlardır.

            Bu durumu dengeleyecek Sovyetler Birliği gibi sosyalist bir süper gücün varlığına ihtiyaç vardır.

            İsrail kendisine kafa tutan bütün Arap liderlerini yok etmiştir. Arkalarında da baş emperyalist Amerika Birleşik Devletleri vardır.

            50 yıl önce ABD, Ortadoğu’da istediği gibi at koşturamıyordu çünkü o zamanlar Sovyetler Birliği siyaset sahnesinde idi. O tarihlerde İsrail’i ABD, Arap ülkelerini ise Sovyetler Birliği desteklemiştir.

            Haniye’nin ölümü Arap ülkelerini birlik kurmaya iter mi?

            Kesinlikle hayır.

            Çünkü Arap liderlerin tümü ABD ve İsrail ile işbirliği içerisindedir. Yani hepsi işbirlikçidir.

            Öncelikle Filistin davasına sahip çıkanlarda Denizlerin, Mahirlerin, Sinan Cemgillerin, Ulaş Bardakçıların cesareti lazımdır.        

            Güç dengesine göre vaziyet alan CIAsal İslamcılarla Filistin halkının kurtuluşu sağlanamaz.

            Sınıfsal düşünülmelidir…

            İsrail’i destekleyen ABD’de ipler kimin elindedir?

            ABD’yi kimler yönetiyor? Bilindiği üzere ABD Başkanı Biden, Siyonist olduğunu açıklamıştı…

            Küresel şirketlerin patronları kimdir?

            ABD’de silah sanayi kimlere çalışıyor?

            Para ticaretini kimler idare ediyor?

            ABD’de gazete patronları kimlerle bağlantılıdır?

            Bütün bu soruların cevabı aslında ABD’nin Ortadoğu politikasının açıklamasıdır…

            Sonuç olarak aslında sorun dünya jeopolitiğinde bir sistem meselesidir. Sistem değişmeden yapılacak hamleler boşa gidecektir. Geçmişte bu sisteme meydan okuyabilecek güç vardı: “Sovyetler Birliği”. Ama günümüzde küresel güçlere meydan okuyabilecek bir aktör henüz yoktur.