Irak'dan Ayrılmak İsteyen Kürt Medyasını Taradık: UKRAYNA’DAN KOPANLARA NE DİYORLAR

LUHANSK -DONETSK KARARLARI

Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi medyasından Rudaw genel olarak olay aktarıcı bir çizgi takip etmektedir. Rudaw Suriye Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Faysal Mikdad’ın Luhansk ve Donetsk’i tanıyan ilk ülkenin Suriye olduğunu haber yaptı. Haberde Mikdad’ın “Suriye’de terör savaşının aynısı Rusya’ya gerçekleştirilmektedir” sözlerine geniş yer verdi. Kurdistan24 haber sitesi Donetsk ve Luhansk’ın ayrılığını sadece bir cümle ile okuyucularına duyurdu: “Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna’nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların yönetimlerinin tanınmasına dair kararnameyi imzaladı.” PeyamaKurd haber sitesi Donetsk ve Luhansk’ın ayrılığını haber yapmadı. İlgili haber sitesinin konu ile ilgili son haberi Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan’ın, Başkan Joe Biden döneminde ABD ve Rusya arasındaki ilişkilerin karmaşık olacağını dile getirmesi oldu. Kurdistan sitesi Rusya-ABD krizi ile ilgili haberden ziyade Türkiye’nin meseleye bakış açısı ile ilgilendi. Kurdistan ve Peyama Kurd haber siteleri ise olayları aktarırken edilgen bir üslup geliştirdi. Haber sitelerindeki yazarlar da bu konuya hiç değinmedi. Ancak bahsedilen haber sitelerindeki dikkat çekici nokta şudur: “Putin ve Rusya ile ilgili Batılıların olumsuz sözleri sık biçimde haber yapılmaktadır. Ayrıca Putin’i saldırgan gösterecek haberler yapıldı.” Nerinaazad haber sitesi “Dünyadan Rusya'nın Ukrayna'daki Ayrılıkçı Yönetimleri Tanıma Kararına Tepki” başlığında haber yaptı. Bir başka Kürt haber sitesi NeweNewsKurdistan olaya yer vermedi. Irak Kürt bölgesine bağlı Rojname adlı haber sitesi de Luhansk ve Donetsk ile ilgili hiçbir haber yapmadı.

RUSYA AVANTAJLI

Rudaw yazarı Hemin Lihony bir köşe yazısında Rusya’yı doğalgaz ve petrol kartından dolayı avantajlı olan taraf olarak değerlendirmektedir. Lihony görüşlerini şu şekilde aktardı:

“Kriz sürecinde başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm Batılı ülkelerin Rusya karşısında elleri kolları bağlı. Çünkü Almanya gibi bir ülke büyük ölçüde sırtını Rus doğalgazına dayamış durumda ve bu yüzden şu ana kadar kriz karşısında ne sert bir tavır alabilmiş ve ne de NATO’nun bir şey yapmasına izin vermiştir. Putin, sahip olduğu doğalgaz gücü nedeniyle Batı dostu bir ülkeyi işgal etmek üzere ve ekonomik yaptırım tehdidi dışında kimsenin elinden bir şey de gelmiyor.”

UKRAYNA KÜRTLER’E ZARAR

Rudaw haber sitesi yazarı Hemin Abdullah Ukrayna’nın Rusya tarafından işgal edilmesinin Kürtler’e zarar vereceği kanısındadır. Abdullah’ın düşünceleri şu şekilde ifade etti:

“2014'ten beri Ukrayna topraklarının bir kısmı Moskova'nın elinde. Bu, Çin'in Tayvan'ın kendi ülkesine ilhakına dair söylentileri de körüklediği bir zamana denk geliyor. ABD ve NATO'daki müttefikleri her ikisi için de endişeli, ancak Rusya’nınki daha ciddi. Bu değişimler Kürdistan'dan uzak gibi görünse de aslında sonuçları bizleri de etkiliyor. Saddam ile Putin arasındaki fark, önceki ne nükleer bir teşkilata sahipti, ne de BM Güvenlik Konseyi üyesiydi. Peki o halde Rusya-Ukrayna sınırındaki gerilim Kürdistan için neden önemli? Bunun nedeni, ülkelerin diğer ülkelerin topraklarının işgali konusunda uluslararası hukuka uyma yönünde attıkları adımlardır. Tayvan ve Rojava gibi fiili bir statünüz ve meşru bir devletiniz yoksa bu daha da kötüdür. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali zaferle sonuçlanır ve uluslararası toplum buna sessiz kalırsa bu Türkiye'nin Rojava’ya girmesine, hatta belki de Güney Kürdistan'da daha fazla ilerlemesine yol açabilir. Türkiye bir NATO üyesi ve onunla savaşan herkes NATO ile savaşmış oluyor.”

IRAK KÜRTLERİ KIZGIN

Kanada’nın 2016 yılında Peşmerge’ye verilmesini vaat ettiği teçhizat, silah ve mühimmat paketi, Bağdat hükümetinin karşı çıkması nedeniyle depoya kaldırıldı. Kanada hükümetinin bu paketi Rusya ile gerginlik yaşayan Ukrayna’ya vereceği bildirildi. Ancak Kanada basınına göre, bu askeri yardım paketi, 2016'da “Kürtlere vaat edilen ve Irak hükümetinin itiraz etmesi üzerine depoya kaldırılan” silah ve ekipmanlardan oluşuyor. Fakat sevkiyata dahil edilen silahlar içerisinde, zamanında Peşmerge için ayrılan Carl Gustaf tanksavar füze sistemleri yer almayacak. Ukrayna ise, müttefiklerinden bu tür tanksavar silahları özellikle talep ediyor.

ABD VE PKK/PYD’ye TEPKİ

Basnews haber sitesi yazarı İbrahim Güçlü Amerika ve PKK/PYD’nin iki yüzlü bir siyaset izlediğini iddia etmektedir. ABD’yi sömürgeci olarak nitelemektedir. PKK/PYD ise ABD’nin bir kontrgerilla aparatı olduğunu söylemektedir. Bu haber sitesi Barzanici bir çizgidedir. Ukrayna krizinde açıktan Rusya’yı desteklemiyor ancak ABD yanlısı olmadığı açıkça görülmektedir. İbrahim Güçlü ABD ve PKK’ya neden karşı olduğunu şöyle ifade etmektedir:

“ABD ve müttefiki 52 devletin kendileri DEAŞ’e karşı savaşmadılar. PKK/PYD, terör örgütüyle, halk ve Kürtler için tehlikeli olan PKK/PYD ile vekâlet savaşı yürüttü. PKK/PYD ya da SDG denilen sözde gücün DEAŞ’ı yok etmesi ve tüketmesi olanaklı değildi. Buna rağmen ABD ve müttefikleri kolay yolu seçerek. Bu belanın def edilmesini sağlamadılar.”

Kaynakça