Bedri Baykam
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!
CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak. Sevgili halkımız eminim artık hesabı şaşırmıştır; son iki yılda CHP kaç kurultay yaptı? İstanbul’da kaç kongre yapıldı? Kaçı olağan, kaçı olağanüstü? Ve nasıl oluyor da her biri zaten taşıdıkları gündemle “olağandışı” olabiliyorlar? Malum çevrelerin, büyük “çalışkanlıkla” CHP kongre ve kurultaylarını iptal ettirmek için yaptıkları “hukuki” girişimlerin çoğu, başka duvarlara toslayarak tuzla buz oldu. Bu arada, İstanbul il binasını işgale gelen binlerce polis ve aylardır orada bulunan bir “yan” başkan çıktı ortaya! YSK denetiminde yapılan İstanbul il kongresinin seçtiği “gerçek” il başkanı Özgür Çelik bu görevi halen ifa ediyor. O da kaç kere seçildiğini unutmuştur. Ama bir başka mahkemenin kararıyla Gürsel Tekin de ayrı bir odada sanki başkanlık parodisi oynuyor.
Keza, Özgür Özel’in de CHP genel başkanı koltuğunda rahatça oturabilmek için daha kaç kere bu göreve seçilmesi gerektiği herkes için trajikomik bir merak konusu!
KILIÇDAROĞLU’NUN HAYALETİ GEZİNİRKEN…
Aylardır CHP ve kurultayları etrafında karanlık bir hayalet gibi gezinen ve CHP’nin yargı kuşatması altında akıl almaz sabotajlarla uğraştığı günlerde ağzını bıçak açmayan Kılıçdaroğlu, nihayet CHP’nin “İmralı” kararını heyecanla eleştirdi. Fakat işin daha da ilginci, birkaç yıl önce aynı şahsın, İmralı ve PKK’nin bir terör örgütü olarak muhatap alınamayacağını keskin bir dille ifade etmiş olması! Herhalde CHP, İmralı’ya gitme kararı alsaydı da aynı Kemal Bey o zaman, “Bakın ben önceden partiyi ikaz etmiştim” şeklinde yine farklı bir yayın yapacaktı! Bunlara şaşırıyor muyuz? Hayır. Bugünkü CHP yönetimi ile tamamen ters düşen Kılıçdaroğlu, artık cumhurbaşkanının ve iktidar yanlısı basının dilinde “Bay Kemal”den “sayın Kılıçdaroğlu”na terfi etti. Bu ani şefkat ve ilgi değişimi konusunda Kılıçdaroğlu ve troll hesaplar yoğun bir dayanışma içindeler. Ama asıl bu duruma hâlâ uyanamayan bazı “sözde” muhalif CHP’liler var, işte ben ona şaşırıyorum.
Kılıçdaroğlu’nun CHP tarihine karşı açıklaması zor noktalar var: TESEV kurucu üyesi olmasından, ikinci cumhuriyetçi ve ılımlı İslamcı kişileri partide çeşitli görevlere getirmesinden veya Kemalistleri yavaş yavaş tasfiye etmesinden söz etmeyeceğim. CHP tarihine dinamit gibi yerleştirilen “Ekmek için Ekmeleddin” konusunda şu ana kadar hiçbir özeleştiri yapmaması, özür dilememesi ve o dönemi Erdoğan’a adeta elleriyle hediye etmesi, yakın dönem CHP tarihinde bir kara lekedir. Aynı şekilde, son döneminde kendi adaylığını herkese dayatması, yine partinin seçim şansını büyük derecede azaltan bir tablo yaratmıştı.
Bütün bunların sonucunda genel başkanlığın sürekli olarak tüm nimetlerini en baskıcı tavırla kullanarak bu sayede kendini defalarca alternatifsiz şekilde seçtiren Kılıçdaroğlu, 2023’te Özgür Özel karşısında yaşadığı demokratik mağlubiyeti bir türlü hazmedememiş, diğer eski genel başkanlar gibi “saygın bir bilen” veya “duayen eski başkan” rollerine de geçiş yapamamıştır. Son bir yıl içerisinde sürekli olarak iktidar medyasının kendisini pohpohlamasından hiçbir rahatsızlık duymamış, CHP’nin yaşadığı akıl almaz komplo dizisinin gündemde olduğu şu son sekiz ayda parti yararına kılını kıpırdatmamıştır. İlginç bir şekilde Gürsel Tekin’in İstanbul’a kayyum olarak atandığı gibi, kendisinin de CHP genel başkanlığı için kayyum olacağı söylentilerine hiçbir şekilde kırmızı kart çıkarmamış, tekzip getirmemiştir.
ÜLKEYE VE CHP’YE YAKIŞAN…
Böyle bir dönemde CHP çok akıllı bir hamleyle yıllardır Demokratik Dijital Devrim Tüzüğü’nde önerdiğimiz gibi, tüm üyelerin oyuyla sayın Ekrem İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adayı seçmiş ve bunun yanına 15 milyon kişiden gelen bir halk desteğini de eklemeyi başarmıştır. Kendisini yakından tanıyan bizlerin hiç şaşırmadığı şekilde CHP genel başkanlığını mükemmel bir şekilde götüren Özgür Özel, bu süreçte CHP’yi Türkiye’nin birinci partisi yapmayı başarmış, bir yandan partiye atılan çelmeler ve arkadan hançerlemelerle boğuşup diğer yandan da cezaevlerinde tutuklu belediye başkanları ve yazarlara moral verip tarihte, dünyada görülmemiş bir miting maratonuyla Türk halkını şaha kaldırmıştır.
Bugün demokratik, laik, özgür, Atatürkçü Türkiye’den yana olan herkesin Özgür Özel’e ve savunduğu değerlere güvenoyu vererek Türkiye Cumhuriyeti’nin yakında emin ellerde yükseleceğine olan inançlarını tescillemeleri lazımdır.
CHP kurultayına düşen ise AKP’nin baskılarına ve yargıyla beraber yarattığı kıskaca rağmen çizdiği sosyal, ekonomik, siyasi ve yaşamsal rotayı halka ve Türkiye’ye tam olarak aktararak ülkeye güven vermesidir.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.