Eğer gözlük dereceleriniz sık değişiyorsa dikkat!

Eğer gözlük dereceleriniz sık değişiyorsa dikkat!

Ergenlerde, gençlerde ve orta yaş sonrasında gözlük derecelerinin sık değişmesinin farklı nedenleri var... Hangi durumlarda gözlük derecelerinin sık değiştiğini ve nelere dikkat edilmesi gerektiğini göz hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Banu Coşar anlattı…

Çocuklar, ergenler ve gençlerde gerek boy uzaması, gerekse fazla yakın çalışma (okuma, cep telefonu, bilgisayar) nedeni ile gözlük dereceleri değişiyor. Ancak ergenler ve gençlerde bu değişim çok sık ve fazla oluyorsa, akla “keratokonus” denen göz hastalığı getirilmeli...

Gözün şeffaf tabakası inceliyor ve öne doğru sivrileşiyor

Keratokonus, gözün şeffaf tabakasının (kornea) normalden ince ve sivri olduğu bir göz hastalığı…. Ergenlik döneminde başlıyor ve 35-40 yaşa dek ilerliyor. Keratokonusta göz numaralarının yükselmesi sonucu sık sık gözlük numaralarının değişmesi gerekiyor ve görme gitgide azalıyor.

Gözlerinizi sürekli ovalıyorsanız…

Keratokonusun oluşumunda kalıtımın, hormonların, kimi diğer göz hastalıklarının ve gözlerin sık ovuşturulmasının rolü var… Gözlerin ovuşturulması hiç kimseye önerilmiyor ama özellikle keratokonusu olanlar gözlerini asla sert kaşımamalı ve ovalamamalı… Çünkü ovuşturma mikrotravma etkisi yaratarak, korneanın şeklinin daha da bozulmasına yol açıyor.

Keratokonus tanısı için kornea tomografisi önemli

Ergenler ve gençlerde, göz derecelerinin sık ve fazla artışı keratokonus ihtimalini akla getirmeli ve kornea, tomografi tetkiki ile değerlendirilmeli... Tomografide korneanın normalden ince ve sivri bulunması, keratokonus açısından tanı koydurucu…

Keratokonusun tedavisi 

Keratokonusta basamaklı bir tedavi yaklaşımı uygulanıyor. Hastalığın başlangıç evrelerinde, gözlükler veya yumuşak kontakt lensler ile yeterli bir görüş sağlanabiliyor. Ancak daha ileri evrelerde, gözlük veya yumuşak lensler yeterli gelmiyor ve sert veya melez (ortası sert, etrafı yumuşak etekli) kontakt lenslerin kullanılması gerekiyor. İleri evrelerde, “piggy-back” denen, yumuşak lensin üstüne sert lensin takıldığı uygulamalar da yapılabiliyor.

Keratokonusun ilerlemesinin durdurulması için çapraz-bağlama (“cross-linking”) denen tedavinin uygulanması çok önemli... Bu tedavinin amacı, korneada kollajen lifler arasındaki bağları güçlendirerek, korneayı daha dayanıklı hale getirmek... Çapraz bağlama tedavisi ameliyathanede uyuşturucu damla ile gerçekleştiriliyor. Bu tedavide, korneanın en üst tabakası olan epitel sıyrıldıktan sonra korneaya B2 vitamini (riboflavin) emdiriliyor ve daha sonra korneaya ultraviyole A ışını tutularak korneanın sağlamlaşması sağlanıyor.

Korneaya “ring” (halka) takılması işlemi de kimi keratokonus hastalarında fayda sağlayabiliyor. Hastalığın çok ileri aşamalarında ise kornea nakli kaçınılmaz oluyor. Korneasında leke olan, kontakt lensleriyle iyi göremeyen ve kontakt lens kullanamayan ileri evre keratokonuslu gözlere kornea nakli başarıyla uygulanıyor. Keratokonusta kornea nakli, “tam kat” veya “lameller (yarı-kat)” olarak gerçekleştiriliyor.

Orta ve ileri yaşta gözlük dereceleri sık değişiyorsa… 

Kırk-kırk beş yaştan sonra uzak gözlüklerinde, 60 yaştan sonra ise yakın gözlüklerinde değişim beklenmiyor. Belirgin değişim olması akla “katarakt” hastalığını getirmeli... Katarakt, gözümüzün içindeki lensin şeffaflığını yitirmesi... Kataraktın çeşitli tipleri var. “Nükleer” denen katarakt tipinde, göz dereceleri miyoplaşmaya başlıyor. Böylece uzak görüş bozulurken, kırk yaş sonrası yakını gözlüksüz okumak mümkün oluyor.

Diğer tip kataraktlarda ise hipermetropi ve astigmat derecelerinde değişimler izlenebiliyor. O nedenle orta ve ileri yaşta göz dereceleri sık değişmeye başladı ise, göz bebeğinin damla ile genişletilererek katarakt açısından göz muayenesi yapılması gerekiyor.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.