Mehmet Metiner, Devlet Bahçeli’yle görüştü: 'Kırmızı çizgileri var'
AKP eski milletvekili Mehmet Metiner, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle görüştü. Metiner, Bahçeli'nin uzattığı elin ısırıldığını ileri sürdü.
AKP’nin eski milletvekillerinden Mehmet Metiner, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle görüştü. Metiner, sosyal medya hesabından Bahçeli ziyaretinden fotoğraf paylaştı.
Metiner, sosyal medya hesabından ziyarete dair "Bugün bilge lider saygıdeğer Devlet Bahçeli’yi MHP Genel Merkezi’nde ziyaret ettim. 1 saat 20 dakika süren baş başa görüşmemizde uzun uzadıya yürekten sohbet ettik. Ülke meseleleri hakkında görüş teatisinde bulunduk. Çok istifade ettim. Kabullerinden dolayı teşekkür ederim" değerlendirmesini yaptı.
Çağrıya uygun davranılmadı
Metiner, ziyaret sonrasında Gazete Duvar’dan Ceren Bayar’a konuştu. Bahçeli’nin partisinin grup toplantısında yaptığı Öcalan çağrısını tarihi bir çıkış olarak nitelendiren Metiner, "Türk milliyetçiliğinin etnisitist, ırkçı, faşizan bir çizgiye evrilmemesini sağlayan, Türk milliyetçiliğini akidevî-kültürel temelde birleştirici, kuşatıcı bir anlayış çizgisine çeken çok anlamlı bir yerde Sayın Bahçeli. Bu, Türkiye’de yaşayan herkes için çok anlamlı, çok değerli bir çizgi. Yaptığı tarihi çağrının gereğine uygun davranıldığı kanaatinde değilim. Hâlâ birileri silah üzerinden siyasal sonuçlar devşirebileceğine inanıyor. Silahı bir pazarlık kozu olarak masaya koyabileceğine inanıyor" diye konuştu.
'Önce silahlar susmalı'
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçeli’nin aynı fikirde olduğunu savunan Metiner özetle şunları söyledi:
"Sayın Bahçeli'nin kapalı olduğu tek alan bu. Silahla siyaset bir arada olmaz, silahın ucu gösterilerek siyasi sonuçlar devşirilmesine izin verilemez. Bunun dışında 'Bu ülkenin Kürtlerinin varsa bir eksiği, varsa bir talebi, oturulur konuşulur, gereken neyse yapılır' diyen çok anlamlı bir yerde duruyor. Önce silahlar susmalı sonra her şey konuşulabilir. Elbette herkesin talepleri olacaktır. Ama o talepler yerine gelmediği zaman silaha sarılacaksanız, silahı bırakmayacağınızı söyleyecekseniz bunun adı zaten demokratik siyaset olmaz.
Sayın Bahçeli silahın, şiddetin tamamen devre dışı bırakıldığı demokratik siyasal bir iklimde her türlü çözüme katkı sunacağını söyleyen çok anlamlı bir yerde duruyor."
Bahçeli’nin kırmızı çizgileri var
Metiner, ziyaretle ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Anayasa'nın ilk dört maddesi ile ilgili her türlü öneriye ve özerklik, federasyon tarzı önerilere kapalı olduğunu, her ikisinin de partilerinin kırmızı çizgisi olduğunu söylüyor. Ben de bu konuda Sayın Bahçeli ile hemfikirim. Bu iki başlıktaki taleplerin çözümsüzlüğü çoğaltmaktan öte bir işe yaramayacağına inanıyorum.
Bahçeli’nin uzattığı el tutulmadı, ısırıldı
Bahçeli'nin uzattığı el tutulmadı, o el ısırıldı. Silahların bırakılmayacağı söylendi. Silahlar üzerinden siyasal sonuçlar ve siyasal statü gibi kazanımlar devşirileceği ihtar edildi. Suriye'nin kuzeyindeki PKK devletçiliğine onay vermeyen bir Türkiye'ye silahlar tehdit olarak gösterildi. Dolayısıyla silahların bırakılması şartını Suriye'nin kuzeyinde Amerika-İsrail tarafından oluşturulacak bir PKK devletçiliğinin kabulüne bağlayan bir anlayışla zaten yolu yürümek mümkün değil."
Bahçeli’nin önerisi gayet açık
Bahçeli'nin yaptığı çağrıları değerlendiren eski AKP Milletvekili Metiner, şöyle devam etti:
"Sayın Bahçeli'nin önerdiği şey gayet açık: 'Silahlar koşulsuz bir biçimde bırakılacak, demokratik siyaset yoluyla Kürtlerin varsa bir talepleri, her taleplerine ardına kadar kapımız açıktır. Onlar bizim kardeşlerimizdir. Otururuz, konuşuruz. Yapılması gerekenleri yaparız, atılması gereken adımları atarız. Ama silah bir dayatma unsuru, bir pazarlık unsuru, bir müzakere unsuru olarak masaya konamaz.
Öcalan çağrı yapacağa imkanlara sahip olmalı
Sayın Bahçeli, Öcalan'ın örgütünü silah bırakmaya davet ettiğini söylemesini çok anlamlı ve değerli buluyor. Çözüme kapı aralayacak bir önemde görüyor bunu. Silahların koşulsuz bir biçimde terk edilmesi çağrısı Bahçeli’ye göre olmazsa olmaz önemde. Bu gerçekleşirse diğer bütün konuların hukuk içerisinde, demokrasi içerisinde, demokratik diyalogla konuşulabileceğine, çözülebileceğine inanıyor. Öcalan da bir çağrı yapacaksa bu çağrısını yapabileceği imkanlara sahip olmalı"
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.