Sinan Ateş davası |MHP İstanbul yöneticisi: Doğukan'la cezaevinde tanıştık

Sinan Ateş davası |MHP İstanbul yöneticisi: Doğukan'la cezaevinde tanıştık

Sinan Ateş davası ikinci gününde devam ediyor. Bugün de ifade işlemlerinin sürmesi bekleniyor. Sanıklar yine gazetecileri tehdit etti.

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin dava, dün görülen ilk duruşmayla başladı. Dava bugün görülen duruşmayla devam ediyor.

Dünkü duruşmada, aralarında tetikçi Eray Özyağcı, kendisinin azmettirici olduğunu söyleyen Doğukan Çep, Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın da olduğu 8 sanığın ifadesi alındı.

Özyağcı ve Çep amaçlarının Sinan Ateş’i ayaklarından vurmak olduğunu öldürmek istemediklerini söyledi. Kalan sanıklar ise cinayetten haberdar olmadıklarını ileri sürdü. Demirbaş, kendi telefonuyla ilgili bilirkişi raporunu reddetti ve komplo kurulmaya çalışıldığını iddia etti.

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ilk duruşmaların beş gün boyunca Sincan Cezaevi Kampüsü'nde devam etmesi bekleniyor.

Davanın ikinci gününde neler oluyor?

10.10: T24’ün aktardığına göre, tetikçi Eray Özyağcı, 28 Aralık'ta özel harekât polisleri Muratcan Çolak ve Aşkın Mert Gelenbey'in kullanımındaki kiralık transporter araçla Ankara'ya getirilmişti.

Aracın sahibi olan otopark işletmecisi Mustafa Uzunlar da gözaltına alınarak tutuklanmış, ifadesinde söz konusu aracı Ataşehir’deki otoparkta iki polisin aldığını söylemişti.

Mustafa Uzunlar savunmasında, suçlamaları reddederek, “27 Aralık günü otoparka gittiğimde Doğukan Çep otoparktaydı. Kendisi araç kiralamak için benden araç istedi. ‘Polis arkadaşlarla birlikte düğün tebriğine gidip geleceğiz’ dedi. Ben de aracı kiralayabileceğimi söyledi. İndirim de yaptım, polisler var diye de güvendim. Ben aracı yıkamaya verdiğimde, bu iki polis arkadaşın ‘Pavyona gideriz’ konuşmalarına denk geldim. Aracı polislere çalışanım teslim ettim, ben spora gittim. Doğukan ben ayrılırken oradaydı, geri geldiğimde yoktu. Araca önce özel harekâtçılar bindi, ardından Babi lakaplı Eray geldi, polislerle birlikte gittiler. Ben Doğukan’a sordum 'sen gitmeyecek misin' diye, 'ben gitmeyeceğim arkadaşlar gidecek' dedi. Ben de polisler verdiğim ve Doğukan’ın arkadaşım olmasıyla sebebiyle aracı verdi. Saat 16.00-17.00 gibi gittiler, ben otoparkın kayıtlarını polise teslim ettim" dedi.

‘İcraata gitmişler' sözünü 'çapkınlık' anlamında söyledim’

Uzunlar, konuşmada geçen ‘İcraata gitmişler’ konuşmasına ilişkin, "Polislerin kendi aralarındaki pavyon konuşmasını kastettim, çapkınlıktır. Beni kandırarak, bu olaya kattığı için Doğukan’ın kendisinden de şikayetçiyim" dedi.

Avukatlar Uzunlar’a Doğukan Çep’i neden farklı bir isimle kaydettiğini sorduğunda “korktuğunu” öne sürdü. “Bu araçta GPS cihazı yok, diğer araçlarınızda GPS cihazı var mıydı?” diye sorduklarında ise sanık müdafileri ve Ateş ailesi avukatları arasında gerginlik çıktı.

Mahkeme Başkanı müdahale etti, Uzunlar soruya “Uzun süreli yolda olacaklara takabiliyoruz” yanıtı verdi.

MHP İstanbul İl Yöneticisi Köktürk: Doğukan’la cezaevinde tanıştık

09.40: MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi Ufuk Köktürk’ün savunmasına geçildi.

Köktürk, Ateş’in öldürülmesinde azmettirici olduğu iddiasıyla gözaltına alınan Doğukan Çep’in, cinayetten bir gün önce kendisini aradığını anlattı.

Doğukan Çep ile 2013 yılında Maltepe Cezaevinde aynı koğuşta tanıştıklarını itiraf eden Köktürk, Çep’in Ateş öldürülmeden önce kendisini 28 Aralık gece 23.00’de Facetime üzerinden aradığını söyledi.

Köktürk, duruşmadaki savunmasında suçlamaları reddetti. Çep’in olaydan önce kendisini arayarak borç istediğini söyleyen Köktürk, ödemenin bu nedenle yapıldığını öne sürdü.

Köktürk, savunmasına şöyle devam etti:

“Benim tutuklanmamdaki motivasyon para göndermem değil, ben daha önce cinayetten cezaevinde yattım. Nasıl olacak da eşim doğuma yakınken, cinayetle ilgili bir parayı eşimin hesabından atacağım… Bana başka da sorulan bir soru yok. Parayı ihtiyacı olduğu için ödeme yaptım.

Biz tahliye olmayacağız, görülmemiş mahkemenin verilmiş kararıyla alınıyoruz. Evimi basıyorlar, ‘Kime attın parayı?’ diyorlar. Ama onlar için süper bir şey var. MHP İstanbul İl Başkanlığı önünde fotoğraf çektirmişim, MHP’yle ne alaka abi? ‘Yok Olcay kılavuz işin içinde mi?’ Ne alakası var ülkücü camiayla? 55 yıllık parti, böyle bir şeye mi kalır? Bu kadar aptallık olabilir mi? Allah’ından bulacaklarını düşünüyorum.

Burada normal cinayet davasında olmayacak şeyler dönüyor. 4 bin lira para atmışım sadece. Doğukan Çep benim sevdiğim arkadaşım, yokluk gördük, bu kadar arkadaşlığım var. Onun dışında bir tane olaya karışmışlığım var mı? Allah şahidimdir sırf Milliyetçi Hareket Partisi’nde fotoğraf çektirdim, Yavuz Selim Demirağ diye bir gazeteci hakkımda yazmaya başladı, eskiden severdim de onu.”

Avukatlar Serdar Öktem ile cinayetten bir gün sonra 31 Aralık’ta Facetime üzerinden neden görüştüğünü sorarak, “Öğlen saatlerinde başlayan görüşme, akşama kadar sürüyor ev gece saatlerinde siz yakalanana kadar sürüyor. Ne konuştunuz? Doğukan Çep’in cinayet günü sizi araması var” diye belirtti.

Duruşma salonunda gerginlik çıktı, Köktürk, “O dosyayı kim incelediyse o da buraya gelir inşallah. Ben cinayet için arar mıyım ertesi gün? Ben Doğukan Çep’le yakın arkadaşım, görüşürüm” cevabı verdi.

Polisten çelişkili ifadeler

09.20: Tetikçi Eray Özyağcı, 28 Aralık'ta özel harekât polisleri Muratcan Çolak ve Aşkın Mert Gelenbey'in kullanımındaki kiralık transporter araçla Ankara'ya getirilmişti. Dün Gelenbey, savunmasını yaptı. Bugünkü duruşmada ise ilk olarak diğer özel harekât polisi Muratcan Çolak’ın savunması alındı.

Suçlamaların hiçbirini kabul etmeyen Çolak, diğer polis Gelenbey’in teklifiyle Ankara’ya gitmeye karar verdiklerini söyleyerek, “Daha sonra tanımadığım Eray Özyağcı geldi, dedesinin hasta olduğunu, Ankara’ya gitmek istediğini söyledi. Aşkın da bana abisinin sıkıntılı olduğunu söyleyerek, 'gitmişken eğleniriz' dedi. Ankara’ya gittik. Ben uyudum zaten. Arabayı yaklaşık 40 kilometre sürdüm dönüşte, sonra yine uyudum” dedi.

Mahkeme başkanı, “Eğlenmeye gittiniz, abisini sormadı mı, 'niye geldiniz, eğlenmiyoruz' diye? Sen uyumaya mı gittin?” sorusunu yöneltti. Çolak ise çelişkili ifadeler verdi, “Ben abisine sordum ‘Eğlenmeye gitmeyeceğiz mi?’ dediler ama ben uyudum, gidemedik” dedi.

Çolak, Doğukan Çep’i tanıyıp tanımadığına ilişkin sözlerinde de çelişkili bilgiler verdi. Başkan, bunun üzerine Çolak’ın "Otoparka Doğukan Çep geldi" sözlerini hatırlattı, Çolak, net cevaplar veremedi.

Mahkeme başkanı, yine önceki ifadelerinde uyuduğuna ve eğlenceye gideceklerine ilişkin bir ifadesi olmadığını belirtti.

Mahkeme başkanı, Çolak’a "2 saat için mi Ankara’ya gittiniz” diye sordu, Çolak “Arabada içmiştim, uyumuştum” cevabı verdi.

Çolak, Eray Özyağcı’nın üzerinde herhangi bir silah görmediğini de öne sürdü.

'Yakalaması olan birini şerefli Türk polisi nasıl taşır?'

Ateş ailesinin avukatları, “Yakalaması olan birini şerefli Türk polisi nasıl taşır?” diye sorunca, diğer polis Aşkın Mert Gelenbey ve sanık müdafileri tepki gösterdi. Çolak, “Ben Özyağcı’yı tanımıyordum ki araması olduğunu bileyim” dedi, avukatlar “Tanımadığınız insanın ismini biliyorsunuz” diye cevap verdi. Yine Ateş ailesinin avukatları, “Akşam 18.00’de Ankara’da olup 22.00’de Ankara’dan ayrılmayı planlıyorsunuz. Pavyonlar bu saatte açık mı ki siz Ankara’da eğlenmeyi gidiyorsunuz?” diye sorunca, sanık müdafileri tepki gösterdi.

Avukatlar ayrıca, “Polisler şehir dışına giderken idari makamlardan izin almak zorundadır, izin aldınız mı?” diye sordu, Çolak almadıkları cevabını verdi. Mahkeme başkanı ise sorunun esasa ilişkin olmadığını söyledi.

Gazetecileri yine tehdit etti

09.15: Sanıklar jandarma eşliğinde duruşma salonuna alındığı sırada azmettirici Doğukan Çep, basın bölümüne dönerek gazetecileri "Görüşeceğiz seninle" diye tehdit etti. Çep, dünkü duruşmada da cinayete ilişkin bilirkişi raporunu ortaya çıkaran T24 muhabiri Asuman Aranca'yı hedef göstermiş, Halk TV yazarı İsmail Saymaz'ı da tehdit etmişti.

09.10: Duruşmada, olay günü Ateş'in yanında yer alan ve yaralandığı için dosyada müşteki sıfatıyla yer alan akrabası Selman Bozkurt da bulunuyor.

09.05: CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan ile DEVA Partisi Milletvekili Mustafa Yeneroğlu da Ayşe Ateş'in yanında duruşmayı izliyor.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.