Vakıf üniversitelerinde eğitim ücretleri cep yakıyor: Bir yıl 500 bin TL!

Vakıf üniversitelerinde eğitim ücretleri cep yakıyor: Bir yıl 500 bin TL!

YÖK, vakıf üniversitelerine “Ücretlere enflasyonun üzerinde zam yapmayın” demişti. Ancak bu uyarı unutuldu. Vakıf üniversiteleri ücretlere fahiş zamlar yaptı. Bir öğrencinin yıllık eğitim masrafı ortalama 500 bin TL oldu.

Vakıf üniversiteleri 2023-2024 eğitim öğretim yılı için ücretleri bir bir açıklanmaya başladı. Öğrenim ücretlerinin açıklanmasıyla YÖK’ün, vakıf üniversitelerine yaptığı “eğitim ücretlerine enflasyon oranının üstünde zam olmaması” uyarısı  unutuldu. Bu üniversiteler, öğrencilere çeşitli oranlarda burs desteği sağlasa da öğrenim ücretleri hayli yüksek.

 

Üniversitelerin resmi sitelerinden derlediğimiz bilgilere göre, Koç Üniversitesi’nin tıp fakültesi dışındaki lisans programları yıllık 520 bin TL olarak açıklandı. Bahçeşehir Üniversitesi’nde en düşük lisans eğitimi ücreti yıllık 224 bin TL olarak açıklandı. En yüksek öğretim ücreti ise 344 bin TL’ye kadar ulaşıyor. Medipol Üniversitesi öğretim ücretleri de en düşük 50 bin TL’den başlayıp  275 bin TL’ye kadar ulaşıyor. Bilkent Üniversitesi’nde ise tüm programlar için eğitim ücretleri yıllık 300 bin TL olarak açıklandı.

Geçen yıla göre eğitim ücretlerinde fahiş artışlar ise dikkat çekti. Bir vakıf üniversitesinin 4 yıllık fakültesinde okuyacak öğrencinin, kırtasiye, yol, yemek, kitap ve ders materyalleri giderleri hariç yalnızca eğitim için ortalama iki milyon TL’yi gözden çıkarması gerekiyor. 

(Feray Aytekin Aydoğan)

‘KAYNAK ÖZEL OKULLARA’

Cumhuriyet’e konuşan eğitimci Feray Aytekin Aydoğan, “21 yıldır politika, eğitimin piyasalaştırılmasıydı. Yıllardır kamu okullarına, üniversitelere aktarılmayan kamu kaynakları özel okul ve üniversite sahiplerine aktarıldı. Aslolan öğrencilerin kamusal eğitim hakkı değil, özel okul ve özel üniversite sahiplerinin rantı” dedi. 

YÖK: KÂR AMACI GÜTMEYİN

YÖK’ün üniversitelere gönderdiği yazıda, eğitim ve öğretim ücretlerinin belirlenmesi sürecinde vakıf yükseköğretim kurumlarının kâr amacı güdeme-yeceklerine ilişkin mevzuat düzenlemelerine işaret edilmişti. Yazıda, öğrencilerin talep ve şikâyetlerinin dikkate alınarak bu konuda gerekli özenin gösterilmesi, eğitim ve öğretim ücreti artış sınırının enflasyonun üzerinde olmaması istenmişti. 

'TİCARETİN KONUSU OLMAMALI'

Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul da, yükseköğretim bir hak olduğunu ve ticaretin konusu olmaması gerektiğini vurguladı.

 

Kurul şöyle konuştu:

Çocukların yıllık eğitim fiyatı 520 bin olduğunda hangi veli bu fiyatı ödeyebilir? Burslu öğrenciler, yıllık 500 bin TL ödeyebilen öğrencilerle nasıl aynı eğitimi alabilir?  Eğitimin fiyatı en düşük 50 bin TL olduğunda hangi veli her ay düzenli 5000 TL ödeyebilir? Eğitimin üç ayrı maliyeti var. Öğrenim maliyeti bunlardan sadece birisi. Öğrenci eğer başka bir kentte eğitim görüyorsa bir de yaşam maliyeti ile karşı karşıya kalıyor. Yani barınma, beslenme, toplu taşıma gibi. Bu da yetmiyor öğrenim gördüğü için bir işte çalışamıyor buna da fırsat maliyeti diyoruz. Üç maliyet bir arada düşünüldüğünde veliler bunu karşılayamaz. Okula devam edemediği için öğrencinin eğitim hakkı engellenmiş olur. YÖK vakıf üniversitelerini yükseköğrenim ücretlerini resmi enflasyon rakamlarına göre artışı konusunda uyarsa bile etkin biçimde denetlemediği sürece bu soygun devam eder. Ayrıca yüksek eğitim fiyatları sonucunda toplanan gelir bilim ve eğitim emekçilerine de verilmiyor doğrudan üniversite sermaye grubunun kar hanesine gidiyor.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.