Naim Babüroğlu

Naim Babüroğlu

Türkiye’yi parçalamak için çok sabırsızlar

15-16 Şubat 2025... Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) tarafından “Diyarbakır’da, Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı” düzenlendi.

★★★

15 maddelik, “Çalıştay Sonuç Bildirgesi” yayımlandı. Buna, “Türkiye’yi Parçalama Projesi Bildirgesi” demek daha doğru olurdu.

★★★

Sonuç Bildirgesi’nde, “Kürdistan’da yaşayan tüm insanlar” ifadesi var mesela... Peki, “Kürdistan” dedikleri bölge neresidir? 1919’da İngiliz İstihbarat Binbaşı Noel’in çizdiği haritadır. PKK terör örgütünün, sözde Kürdistan haritasıdır. Kuzey Irak yönetiminin kullandığı haritadır. ABD’nin, ünlü Büyük Orta Doğu Projesi haritasıdır.

★★★

Peki, bu “Kürdistan” dedikleri bölgenin sınırları neresidir? Hatay dahil olmak üzere, Kahramanmaraş, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars ve güneyi...

★★★

Yani, Türkiye’yi parçalamak isteyenlerin haritasıdır.

★★★

Başka ne var?.. HÜDA-PAR’ın Sonuç Bildirgesi’nin 8’inci maddesi, adeta devletten intikam alma niteliği taşıyor. “Kürtlerin büyük bir saygıyla andığı Şeyh Said’e ve Kürt alimlerine yapılan zulümlerden dolayı, devlet adına özür dilenmeli...” diyor.

★★★

Şeyh Said kimdir? Okuma yazma bilmeyen bir toprak ağasıdır. Bölgedeki Nakşibendi Tarikatı’na bağlı müritlerin önderidir. ★★★ İngiltere, Musul-Kerkük’e el koymak istiyordu. 13 Şubat 1925’te, Şeyh Said isyanı çıkarılır. Türkiye, tam Musul-Kerkük’e odaklanacağı anda, ordusunu ayaklanma bölgesine göndermek zorunda kaldı. İngiltere, isyanın zamanlamasında başarılıydı, hedefine de ulaştı. 

★★★

Bağdat’taki Fransız Yüksek Komiserliği, 1925 yılında Paris’e gönderdiği gizli raporda, isyanın amacını açıklar: “Şeyh Said ayaklanması, kendiliğinden birdenbire ortaya çıkmadı. Kürdistan dağları, yabancıların kışkırtması ve desteği ile ayaklandı. Kürt ayaklanması, bundan daha iyi koşullarda patlak veremezdi. Ayaklanma, Türklerin Musul üzerindeki iddialarını araştıran komisyonda, Türklerin kendi topraklarındaki Kürtler arasında bile huzuru sağlayamayacağını gösterecekti.”

★★★

Ayaklanma, 15 Nisan 1925’te bastırılır. Ama... Musul ve Kerkük kaybedilir. Şeyh Said isyanı, İngiltere’nin amacına ulaşmasına fazlasıyla hizmet etmişti. Bu yüzden, İngilizler ve Türkiye’yi parçalamak isteyenler, Şeyh Said’i çok çok severler.

★★★

PKK terör örgütünün ve HÜDA-PAR’ın kahramanlaştırdığı Şeyh Said budur...

★★★

HÜDA-PAR’ın Çalıştay Sonuç Bildirgesi’nde yer alan 10’uncu madde dikkat çekici: “Kürtçe, anayasal güvenceye kavuşturulmalı, anadilde eğitimin önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır...” Yani, Anayasa’nın 42’nci maddesi değiştirilmelidir, diyorlar.

★★★

Anayasanın 42’nci maddesi: “Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır... Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında, Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez...” İşte, bu maddenin değişikliğiyle, “Atatürk ilke ve inkılapları” ile “Türkçeden başka dil kullanılamaz...” ifadesi kaldırılsın diyorlar.

★★★

Sonuç Bildirgesi’nde, 13’üncü maddede çıta daha da yükseltilir: “Türkiye Cumhuriyeti devletine, vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin Türk olduğu tanımlamasından vazgeçilmelidir.” Yani, Anayasa’nın 66’ncı maddesi değiştirilsin, diyorlar.

★★★

Anayasa’nın 66’ncı maddesi: “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” Bu maddeye, vatandaşlık tanımına, diğer etnik unsurların da dahil edilmesi isteniyor.

★★★

Peki, Anayasa’nın 42 ve 66’ncı maddeleri neden önemlidir? Anayasa’nın değiştirilemez ilk üç maddesinin ve devletin kuruluşuna egemen olan, “Tek devlet, tek millet, tek dil, tek bayrak” hükümlerinin yansıtıldığı maddelerdir.

★★★

42 ve 66’ncı maddelerinin değiştirilmesi demek, Anayasa’nın değiştirilemez ilk üç maddesinin de dolaylı olarak değiştirilmesi demek... Yani, Cumhuriyetin kuruluş felsefesinin temelini oluşturan ulus devlet, üniter devlet ve laik devlet yapısını ortadan kaldırmak...

★★★

Ulus devlette dil önemlidir. Üniter devlette ise, tek bir ülke, tek bir egemenlik, tek bir ulus vardır. Laik devlet yapısı ise, Atatürk ilkelerinin temel taşıdır.

★★★

Tuzağı anladınız değil mi?..

★★★

Bu, “Yeni Anayasa” telaşını da anladınız değil mi? Ve hala, bu “Yeni Türkiye” sevdası nedir, diye merak ediyorsunuz... Cevap o kadar açık ki: Türkiye’nin parçalanması...

★★★

Ve, insan merak ediyor haliyle...  İkinci “Yetmez ama Evet” ekibi hazır mı diye? Kuşkunuz mu var?..

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.