
Ergün Aydoğan
Tek adaylı önseçim olur mu?
2014’de son anda şapkadan Ekmelettin İhsanoğlu çıktı. 2018’de Abdullah Gül tartışmaları arsından Muharrem İnce ‘gel bakalım Muharrem’ diyerek aday gösterildi. 2023’de, oluşturulan 6’lı masanın aylık düzenli toplantılarıyla Kemal Kılıçdaroğlu aday gösterilmek istendi. İYİP Genel Başkanı Meral Akşener masada olduğu halde ‘haberim yoktu’ diyerek masayı terk etti. Bir süre sonra Kılıçdaroğlu’nun adaylığını kabul ederek geri döndü ve 2023 Mayıs seçimleri de kaybedildi.
2023 sürecinde de Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimleri çok konuşuldu. 25 yıl sonra alınan Ankara ve İstanbul tekrar kaybedilmesin gerekçesiyle beraber İmamoğlu aday gösterilirse devam eden ‘ahmak’ davasından ‘siyasi yasak’ gelir ve adaysız kalınır dendi. Buraya dikkat zaman ayarlı ‘ahmak’ davası hala sonuçlanmadı ve bugün aynı ya ‘siyasi yasak’ gelirse endişesi dile getiriliyor!
Mayıs seçimlerinden 10 ay sonra yapılan 31 Mart yerel seçimlerinde CHP yüzde %37,77 oyla birinci parti çıktı. Yerel seçim sonuçları iktidarın tedirginliğini daha da artırdı. Devletleşen iktidar muhalefet özellikle CHP belediyeleri üzerindeki baskıyı her geçen gün artırdı. Partili cumhurbaşkanı Erdoğan bakanlara daha fazla ‘silkeleyin’ talimatı verdi. Belediyelerin projelerine onay verilmedi, krediler engellendi-kapatıldı, vergi ve SGK borçları için haciz işlemleri başlatıldı. Yetmedi araçsallaştırılan yargı operasyonlarıyla belediye başkanları görevden alındı, soruşturmalar açıldı, belediyelere kayyım atamaları hızlandı.
Özellikle İstanbul her koldan abluka altına alındı. 2023’de de Cumhurbaşkanı adaylığı çok konuşulan İmamoğlu üzerinde baskılar git gide arttı; 6 yılda 1200 soruşturma geçirdim diyen İmamoğlu hakkında devam eden 6 dava ve 23 yıl 3 ay ceza ve siyasi yasak talebi var. Doğal olarak yerel seçimlerden birinci çıkan ve yapılan tüm anketlerde birinci gözüken CHP erken seçim talebini dile getirerek önceki seçimlerden de ders çıkararak belirlediği stratejiyle adayını erken belirleme kararı aldı.
CHP’nin bu kararı iktidar cephesindeki tedirginliği artırdır. İktidara yakın çevreler gündemde henüz seçim olmamasını ve tek adayla önseçime ne gerek var gibi düşüncelerle süreci olumsuzlamaya çalışıyor.
Öne çıkan isimlerden ABB Başkanı Mansur Yavaş aday belirlemeyi erken bularak önseçime katılmama kararı alınca, Ekrem İmamoğlu tek aday olarak 23 Mart’ta yapılacak önseçimde ‘önce aday, sonra cumhurbaşkanı’ olmak için yola çıkıyorum diyerek önseçim kampanyasını başlattı. Gittiği her yerde sadece partililerin değil aynı zamanda halkın yoğun ilgisiyle karşılaşıyor, gittiği kentlere hareketlilik getiriyor.
BU DEMOKRATİK DEVRİM…
Bugüne kadar ki uygulamaların ve bütün partilerin aksine CHP’nin kayıtlı 1 milyon 750 binin üzerindeki üyeye sorarak adayına karar verecek olması demokratik bir devrimdir. Şimdiye kadar kapalı kapılar ardında, üyesine, partilisine, kamuoyuna sormadan karar vericilerin onayıyla belirlemenin aksine üyeye sorulması çok kıymetlidir. Şimdi görev bugüne kadar fikrine başvurulmayan üyededir, partinin üyeleri en geniş katılımla adayını en güçlü biçimde adaylaştırmalıdır.
Adaylaşmadan sonra erken veya zamanında yapılacak seçime bugüne kadar geç kalmış olmanın aksine ülkenin yakıcı sorunlarına çözüm önerileriyle birlikte Türkiye’yi geleceğe taşıyacak politikalarını halka anlatmalıdır.
ÜYENİN SANDIĞA GİTMEME MAZRETİ YOKTUR…
Siyasetin yukarılarda kotarıldığını, tabana bir şey sorulmadığından şikayetçi olanlar bu süreci eleştirmek yerine desteklemeli, katkı sunmalıdır. Ekonomik sıkıntılardan, kötü gidişatta son vermek için ‘gel, seç, tarihe geç’ kampanyasının gereğini yaparak tarihe geçmelidir.
DÜNYADA TEK ADAYLI ÖNSEÇİMLER…
Bu model için dünyada iki örnek gösteriliyor. Yunanistan’da 2012’de PASOK Genel Başkanı, seçimde tek aday olmasına rağmen 236 bin 151 kişinin katılımıyla seçildi; 230 bin 105 oy aldı.
Fransa’da Sosyalist Parti’nin adayı François Hollande 3 milyon üyenin katılımıyla yüzde 56’nın oyunu alarak seçildi. Bu tezi savunanların argümanına göre 64 milyonun üzerinde seçmen için aday belirleme yetkisi bir kişiye ya da dar bir heyete bırakılmayacak kadar mühimdir.
Tek adam siyasetinden şikayet edenler, katılımcı demokrasiye sahip çıkmalıdır!
‘’Dünü bilmeyenin günü, günü bilmeyenin de, planlayacağı yarını olmaz’’ Konfüçyüs
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.