Ahmet Nur Çebi, Abdullah Avcı’ya, ''Kusura bakma Abdullah hoca, ben bunları söylemek zorundayım.''
Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, 2021 Yılı 2. Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda önemli açıklamalar yaptı. Eski teknik direktörleri Abdullah Avcı ile ayrılık sürecine ilişkin çarpıcı ifadeler kullanan Çebi, "Kusura bakma Abdullah hoca, ben bunları söylemek zorundayım. Çünkü siz benimle oturup uzlaşmadınız" dedi.
Beşiktaş’ın 2021 Yılı 2. Olağan Divan Kurulu Toplantısı gerçekleştirilirken Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi toplantıya damga vuran açıklamalarda bulundu. Yönetime yapılan eleştirilerin haksız olduğunu söyleyen Çebi, geçmiş yönetimin bunu yaptığını söyledi. Teknik Direktör Abdullah Avcı ile yaşanan süreci anlatan Çebi, şimdi Trabzonspor’da görev alan deneyimli teknik adamla ilgili çok konuşulacak ifadeler kullandı. İşte Ahmet Nur Çebi’nin açıklamalarından satır başları:
“Bundan sonra ben eski yönetimle, şunla bunla ilgili başka bir şey konuşmak istemiyorum. Sayın Abdullah Avcı bey konusu var. Öncelikle kusura bakmasın. Onunla ilgili camiama açıklama yapmak durumundayım. Eski yöneticiler tarafından gündeme getiriliyor ve yanlış anlatılıyor. Ben de o zaman bazı kısımları hariç olmak üzere Abdullah Avcı olayını size aksettireyim, camia olarak bilin. Bunu da bilmenizde fayda var.”
“ESKİLER TAKIMI KARIŞTIRIYOR DEDİ”
“Biz geldiğimizde takım sonlara doğruydu aldık iyi kötü Abdullah Avcı beyle 3-5 maç yukarı doğru çektik. Sıkıntı maddiydi. O maddiyatı biz aştık. Aşılmanın karşılığında da 5 veya 6 maçta takım yukarılara doğru geldi. Sonra ne olduysa bizi aşan, ilgilendirmeyen, bizimle alakası olmayan bir konuyla takım kötü gitmeye başladı. Ben de sayın Avcı’nın yanına gittim. Sevgili hocam nedir sıkıntı, niye böyle oluyoruz. Altı maç geldik, toparladık iyi gidiyoruz, ne oldu. Valla burada eskiler var dedi. Abiler var burayı karıştırıyorlar dedi. Kusura bakma Abdullah hoca, ben bunları söylemek zorundayım. Çünkü siz benimle oturup uzlaşmadınız.”
“BENİMLE NİYE KONUŞMUYORSUN?”
“Şimdi benim enerjim bitti dedi. O zaman hocam ayrılalım. Çabuk çabuk anlatıyorum biraz uzun kısa kesiyorum. Ayrılalım hocam o zaman. Peki ayrılalım, siz nasıl isterseniz, siz gönderin beni. Hee. Biz gönderelim. Hocam anlaşalım? Ben Türkiye’nin en büyük hocalarından biriyim. Kontratımda ‘iş bulana kadar’ yazıyor. Ondan sonrası ben zaten Beşiktaş’tan bunları almayacağım. E doğru. İyi bir hocaysanız 4 ay sonra 4-5 milyon TL’ye başka bir takıma gidersiniz, biz de bu yükten kurtuluruz. Tamam hocam problem yok dedik, el sıkıştık gönderdik. Daha sonra kendisiyle uzlaşabilmek için defalarca aramama rağmen geliyorum dedi, gelmedi. Beni en son iki kere avukatına yönlendirdi. Ben kulüp başkanıyım ya, senin avukatına neden gidiyorum ki. Sen benimle niye konuşmuyorsun? Sen beni gönderiyorsun avukatına. Ben de avukatınla konuşuyorum. O da Avcı istemiyor, kabul etmiyor. Sonra hatırlı dostlarımızı araya sokuyoruz, abilerimizi. Hani diyorlar ya gereken konuşmaları yaptın mı? Konuştum. Adam hocamız. Değerli bir insan. Bana söylediğini ben doğru kabul ederim. Ama sen bunu mahkemeye taşıyorsun.”
‘SEN 12 MİLYON ALIRKEN, SERGEN YALÇIN…’
“Benim hocam sen 12 milyon alırken, sen gittiğin anda 2 milyona imza attı, sonraki sene de 6 milyona imza attı. İşte Beşiktaş’ın çocuğu, buyrun. Nasıl alkışlamayacağız? Ben bunun hakkını niye vermeyeceğim? Eğer başkansam müsaade edeceksiniz ben de gerektiği yerde gerekeni yapacağım. O yapmış. Ben de abiliğimi başkanlığımı yapacağım. Şimdi ne vermişim ona, ne vermişim. Ya beyler, konu bu değil. O gün 1 milyon 800 bin Euro karşılığı 12 milyon TL’ye sözleşme yapıyorsan, bir çıkış maddesi koymuyorsan, aynı hoca bunu 800 bin Euro karşılığında başka bir takımda hocalık yapıyorsa bana neyin hesabını soruyorsun. Mukayese edeceksin.”
“HERKES SUSACAK, BEN YANLIŞ YAPMADIM”
“Protokolde şu var. Diyor ki 24. maddede ‘Beşiktaş hiçbir şekilde hakkaniyet indirimi talep edemez’. Allah Allah niye? Niye yazdınız bunu kontrata? Öyle bir kontrat yapılmış ki elimiz kolumz bağlanmış adamı göndermeden uzlaşıcam. Beşiktaş küme düşecek ben hocayı bekleyeceğim anlaşmak için. Ya yok. Herkes susacak. Ben bir şeyi yanlış yapmadım arkadaşlar. Beşiktaş’ın menfaati için 50 bin TL için bile günlerce pazarlık ettiğimi herkes biliyor. Gelen çocuklar ortada, eski kontratlar ortada.”
“YORULDUM, BEŞİKTAŞ İÇİN UĞRAŞMAK İSTİYORUM”
“Ben artık birlik ve beraberlik istiyorum. Olan oldu, giden gitti. Ben şahsi olarak kimseyle uğraşmak istemiyorum çünkü yoruldum. Beşiktaş için uğraşmak istiyorum. Kimsenin enerjimi almasına artık müsaade etmeyeceğim. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Gerçekten artık haksız yere eleştirilmekten, çirkin ifadelerle eleştirilmekten rahatsızım. Ama kaale almıyorum. Gereğini Beşiktaş Genel Kurulu’nun vereceği emirlerle yerine getireceğiz.”
“ALTINI OYMADIM, KENDİLERİ VINLADI”
Eski başkan Fikret Orman hakkında konuşan Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Biz birilerinin altını oyduk da birileri gitmedi. İçinde bulundukları durumu görüp vınladılar. Ben kimsenin altını oymadım. 110 milyon parayı cebimden kasa kolaylığı için kasaya koydum. Ailemin geleceğini riske atarak da 675 milyon TL kefalet vererek kulübü 1.5 yıl ayakta tutmaya çalıştık. Biz birilerinin altını oyduk da birileri gitmedi. İçinde bulundukları durumu görüp vınladılar. Ben kimsenin altını oymadım. Son 2 yılda görev yaparken abi adı altında tahrik ve taciz edildim, bu kulüpten gitmem için. Bana neler yapıldı. Altınız oyulmadı efendi, kendiniz gittiniz. Eğer o kredi mayıs ayında size söylendiği gibi çıksaydı gitmeyecektiniz. 7 sene kimse altınızı oymadı sonra biri altınızı oydu. Bu benim çok ağırıma gitti. Ben kimsenin altını oymadım, ben ağabeyim. Gittim 1 sene hiç ağzımı açmadım. Varsa yaptığımız yanlış gelir mali genel kurulda konuşursunuz” dedi.
“DEMİRÖREN BEŞİKTAŞ’A VERDİĞİ ZARARLARIN FAZLASINI…”
Yıldırım Demirören'in kulübe bağış yapacağını da dile getiren Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, şöyle devam etti:
“Yıldırım Demirören’in raporu, ben de oradaydım. Hesap görelim dedim. Beyefendi ile hesap görüyoruz. Beşiktaş’a verdiği zararların fazlasını bağış yapacak. Protokol bitti. Buradan müjdeleyeyim. Senetleri iade almak kaldı. Sağ olsun en azından bunu yaptı. O günkü dosyalarla ilgili kimse konuşmuyor. KPMG’yi yapıyoruz. İçinde ben de olsam yapacağım dedim. Niye kaçayım ki. 6,5 sene ben de oradaydım. Stadı yaparken Ümraniye’ye git takımı şampiyon yap. Şampiyon olduk, gel abi icra kurulu topla. Sonra o da buradaydı. Buradaydım. Gelsinler burada konuşsunlar. Trollere verecekleri paraları Beşiktaş’a versinler.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.