Fırtına değil depremdir gelen

Naim Babüroğlu

Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919’da Millî Mücadele Yolculuğu’na başlar. Bu süreçte, Kürt ayaklanmalarında büyük bir artış görülür. Zamanlama, isyanların bir merkezden yönetildiğini gösteriyordu. ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın gizli belgelerinde bu gerçek açıkça görülür. ★★★ Padişah Vahdettin ve işgalci İngilizler, Millî Mücadele’yi engellemek istiyorlardı. Bu amaçla, Elâzığ Valisi Ali Galip, İngilizlerin desteğiyle Sivas Kongresi’ni basmak ve dağıtmakla görevlendirilir. Ali Galip, İngiliz Binbaşı Edward Noel ve bazı Kürt aşiretleriyle bağlantı kurar. ★★★ Plan şuydu: Sivas Kongresi’ni basmak ve Mustafa Kemal’i tutuklamak. Başrolde, Elazığ Valisi Ali Galip ve İngiliz Binbaşı Noel vardı. Noel deyip geçmeyin... PKK terör örgütünün bugünkü sözde haritasını, 1919’da çizerek Londra’ya gönderen istihbarat binbaşıdır. ★★★ Mustafa Kemal Paşa, Sivas Kongresi’nin basılacağı duyumunu alır. Ve Kongre’de bir konuşma yapar: “İngilizlerin amacı, para ile memleketimizde propaganda yapmak ve Kürtlere Kürdistan kurma sözü vererek, aleyhimize ve bize karşı suikast düzenlemeye yöneltmek olduğu anlaşılmış, karşı önlemler alınmıştır.” ★★★ Gördüğünüz gibi, 106 yıl önce, 1919’da... Sevr’in uygulanması, yani Türkiye’nin parçalanması için, İngiltere “Kürdistan” kurma sözü vermişti. ★★★ 19 Ağustos 1919... İstanbul’da İngiltere’nin Yüksek Komiser Yardımcısı Amiral Webb, Londra’ya Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a bir rapor gönderir. Raporda şöyle yazıyordu:  “Amerika, Trabzon ve Erzurum’u içine alan bir Ermenistan’ı himaye edecek, geri kalan dört il ise bir Kürt devleti olarak İngilizlerin himayesine bırakılacak.” ★★★ İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Calthorpe, 21 Temmuz 1919’da Londra’ya gizli bir belge gönderir. “Binbaşı Noel, Kürt şefleriyle görüş birliğine varırsa, bundan büyük yararlar sağlayacağını söylüyor... Kürtler henüz Mustafa Kemal’e karşı ayaklanmadı. Noel bunu başarabileceğinden emin.” Amaç, İstiklal Savaşı’nın önlenmesi ve Sevr maddelerinin uygulanması... ★★★ İngilizlerin Kürt politikasını ve gerçek hedeflerini açıkça ortaya koyan iki belge daha vardır: 27 Ağustos 1919’da, İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiserliği Müsteşarı Hohler’in gönderdiği rapor: “Kürt sorununa verdiğimiz önem, Mezopotamya’ya verdiğimiz önemdendir. Yoksa Kürtlerin ve Ermenilerin durumu bizi hiç ilgilendirmez.” Yani, İngiltere’nin iştahını kabartan, petrol kaynaklarının varlığı... ★★★ Diğer belgeyi, 28 Kasım 1919’da, İngiliz ajan Kindston kaleme alır: “Kürtlere ne kadar inanmasak da, onları kullanmamız çıkarımız gereğidir.” ★★★ 20 Şubat 1922... ABD’nin, İstanbul’a Yüksek Komiseri Amiral Bristol, Washington’a gizli bir rapor gönderir. Raporda, bizim sözde aydınların vazgeçemedikleri, “Kürt sorunu” aldatmacasının gerçek nedenleri belirtilir. Bristol açık sözlüdür, şöyle yazar: “Mezopotamya’nın ünlü petrol yatakları nedeniyle yabancı entrikalar başladığı için kuşkusuz ciddi sorunlar yaratabilecektir. İngilizler herhalde, Kürdistan’ı denetim altına almak için Kürtleri Türklere karşı kullanmak isteyecektir... İngilizler, Kürt sorunu ile uğraştığı sürece, Mustafa Kemal’in Musul’a el koyamayacağını düşünmektedirler. Dolayısıyla Kürtçülük hareketlerini desteklemektedirler.” Ve Şeyh Sait isyanı çıkarılarak, Musul-Kerkük kaybedilir. ★★★ İstiklal Savaşı’na karşı, 1920 ve 1921’de 60 gerici ayaklanma çıkartılır. Ve 13 Şubat 1925’te, İngilizlerin kışkırtması ve desteğiyle Şeyh Sait Ayaklanması başlatılır. Bu ayaklanma, 3.5 ay sürer ve 31 Mayıs 1925’te bastırılır. Ama maliyeti ağırdır. Musul ve Kerkük kaybedilir. ★★★ 1938’e kadar çok sayıda ayaklanma çıkar. Hep İngiltere ve yabancı güçlerin etkisiyle... Ama hiçbir ayaklanma hedefine ulaşamaz... ★★★ Yıllar geçer... Yıl 1978, PKK (Kürdistan İşçi Partisi) terör örgütü kurulur. Kasım 2002’de, terörün neredeyse sıfırlandığı bir dönemde, siyasi iktidar değişir. 2004 yılından itibaren PKK tekrar terör eylemlerine başlar. ★★★ 2009 ve 2013’te, “Demokratik Açılım/Çözüm Süreci” başlatılır Türkiye’ye maliyeti ağırdır. Ve Kasım 2024’te yeni bir “Çözüm Süreci” başlatılır. “Terörsüz Türkiye”... ★★★ Fakat bu kez... “Terörsüz Türkiye” süreci diğerleri gibi sadece kasırga etkisi yaratmayacak. Yıkıcı etkisi olan bir depreme de gebe... ★★★ Üç ayaklı bir proje... Anayasa değişikliği; Suriye’deki PKK/SDG’nin varlığına karşı çıkılmaması; ardından İran, Irak ve Suriye’de yeni bir devletin üç halkasının tanınması... Ve stratejik hedef, Türkiye’yi de içine alan Yüzyılın Projesi... Fırat ve Dicle su kaynakları dahil; Hatay, Kahramanmaraş, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars ve güneyini içine alan bir devlet... ★★★ Ve bu kez... ABD, İngiltere, Fransa, AB, İsrail ve bazı Arap ülkeleri bu projenin arkasında... ★★★ “Yüz yıldır devlet olmamız engellendi” diyen PKK ile, “Cumhuriyet’in 1923’te açılan bir parantez olduğunu” söyleyen Atatürk karşıtları aynı hedefte birleştiler. Türkiye’yi parçalayan Sevr Antlaşması’nda...