Geride kalan yılın son günlerindeki Göztepe ve Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Mehmet Sepil’le bir araya gelmiştik ve başkanın önemli açıklamalarını yansıtmıştım. Açıklamadaki önemli bir konu başlığı da “Göztepe Teknik Direktörü İlhan Palut”’tu ve şöyle demişti Sepil:
“İlhan Hoca’nın şu anki performansı tam beklediğimiz gibi değil ama ona inancım devam ediyor. Hocayı değiştirmek gibi tasarruf olmayacak. Hocamızla Fatih Karagümrük maçından sonra 3-4 saat sohbet ettik, 15 maçı değerlendirdik. Neleri yapabiliriz; konuştuk, tespitler yaptık. Ben İlhan Hoca’yı çok seviyorum. Bir kere çok çalışkan ve değerli bir insan. Genç hoca çalıştırmaktan dolayı bir takımda tecrübe noksanlıkları oluyor ama hayat böyle bir şey. Ben İlhan Hoca’yı Türk futboluna kazandıracağımıza inanıyorum. İlhan Palut’un çok büyük değer olduğunu düşünüyorum. Kendisine daha fazla nasıl yardımcı olabiliriz, onu düşünüyoruz. Hocamızı her türlü konuda donanımını artırmayla ilgili planlar yapıyoruz. Hocamızla devam edeceğiz. İlhan Hoca uzun vadede bir değer olacak."
ENDÜSTRİYEL FUTBOLUN CİLVESİ
Ne var ki, bu açıklamadan sonra dışarıda Trabzonspor ve içeride Antalyaspor maçları 1-0 kaybedilince çanlar İlhan Hoca için çalmaya başladı. Göztepe, ilk 11 haftada 18 puan toplamasına karşın son 6 haftada 5 yenilgi 1 beraberlik almış ve sadece 1 puan alarak 19 puana çakıldı. Palut, gittikçe kan kaybeden takıma ivme veremiyor, kötü gidişe çare bulamıyordu ve yakın gelecek için de takım ışık vermiyordu. Nitekim Palut’un, içeride kaybedilen Antalyaspor maçından sonra futbolcularıyla soyunma odasında vedalaştığını duyduk. Sonra da açıklaması geldi:
“1 yılı aşkın bir süredir sürdürdüğüm Göztepe Spor Kulübü'ndeki görevimden bugün itibarı ile ayrılmış bulunmaktayım. 2020/21 sezonuna Göztepe için bir değişim ve gençleştirme planı ile başladık. Bu değişim sürecinde takımımız 11. haftaya kadar başarılı bir performans sergileyerek ligde 5. sırada yer buldu. Takip eden haftalarda maalesef bu performansımızı sürdüremedik ve kötü sonuçlarla karşılaştığımız bir periyot yaşadık. Söz konusu süreçten dolayı Göztepe'deki görevimden ayrılmamın hem Göztepe hem de benim için daha doğru bir adım olacağı kararını verdim. Bunu, Yönetim Kurulu'na ilettim ve yaptığımız görüşmede onlar da bu kararımı saygıyla karşıladılar. Bu güzel kulüpte çalıştığım sürece bana destek veren başta çok değerli başkanımız Mehmet Sepil'e, Yönetim Kurulu'na, ekibime, futbolcu kardeşlerime, bizi her konuda destekleyen çalışma arkadaşlarıma ve Göztepe taraftarına çok teşekkür ediyorum.”
Ben de Sepil gibi düşünüyordum, İlhan Palut’la devam fikrindeydim. İkide bir teknik direktör değişikliğine olumlu bakmıyorum çünkü. Fakat Palut’un da işaret ettiği gibi 6 maçlık kötü periyot ve hocanın kısa vadedeki bir düzelmeye olan inancının zayıflaması ayrılığı getirdi. Palut, geçen sezon dokuzuncu haftadan sonra takımın başına gelmiş ve ilk yarıda parlak bir tablonun ortaya çıkmasını sağlamış fakat ikinci yarıda ciddi bir düşüş yaşanmıştı. İlk yarıdaki ısıran takım gitmiş, ikinci yarıda doymuş ve yaşlı kadroyla kazanılanların üzerine yatılan bir süreç yaşanmıştı. Bu sezon ki 11 maçlık periyotla son 6 maçlık periyot geçen sezonun bir özet tekrarı gibiydi.
Sonuçta endüstriyel futbolun adı konulmamış kuralı işledi. Palut’un istifasından sonra ertesi gün taraflar buluştu ve açıklama Göztepe Başkan Vekili Papatya’dan geldi:
“Bildiğiniz gibi dün gerçekleştirdiğimiz toplantı ile hocamız İlhan Palut'a teşekkür ederek yollarımızı ayırdık. Son derece medeni ve Göztepe kültürüne yakışan bir veda oldu. Maalesef bu futbol ikliminde 6 maçta alınan sonuçlar bir değişimi kaçınılmaz kılıyor. 1 yılı aşkın süredir çalıştığımız İlhan Palut hocamız Türk futbolunun önemli teknik adamlarından biri olacaktır.”
IŞIK YENİDEN NASIL YANAR?
Göztepe’de şimdi yeni bir sayfa açılmasının sancısı yaşanıyor. 6 maçlık kötü periyottan sonra ışık yeniden nasıl yanar, nasıl bir teknik direktör profiliyle çıkışa geçilebilir, takıma nasıl takviyeler gerekir, mental olarak neler yapılabilir ve yeniden takıma özgüven aşılanabilir vb. sorularına yanıt aranacak. Tabii devre arasına kadar sıkışık son üç maçlık periyotta ve ara transfer döneminde.
Teknik direktörlük için bu kez yerli yanında yabancılara da çevrilmiş durumda rota. Başkan Vekili Papatya’nın açıklamalarından bunu anlıyoruz. Kanımca yerli ve Süper Lig’e aşina bir teknik direktör daha yerinde olacaktır. Yabancı bir hocanın takımı ve ligi tanıması zaman alacaktır, Göztepe’nin ise acelesi var tehlike bölgesinin üzerine çıkmak için. Yatırımcıların ilgi duyduğu Göztepe A. Ş.’nin sportif olarak da albenili olması gerekiyor. Teknik direktör konusunda çok acele edilmeyecek ve takımı cumartesi günkü Konyaspor maçına kulüp bünyesindeki yardımcı hocalar hazırlayacak.
KORONA KOŞULLARI VE SIKIŞIK MAÇ TARFİĞİNDE ZORLU BİR SEZON
Sıkışık maç trafiğinde, her hafta korona testinin yapıldığı ve sürprizlerle karşılaşılan bu süreçte mevcut futbolcuların mental olarak kazanılması, onların özgüvenine kavuşması çok önemli. 40 maçtan henüz 17’si oynandı ve 23 maç daha var. Yorgunluktan dolayı düşüşler, sakatlıklar oluyor, kart cezaları olabilir, maçına göre rotasyon olabilir vb. Bu maratonda her futbolcuya gereksinim var. Kaptan Halil’e de bu süreçte büyük iş düşüyor; o da arkadaşlarının en iyisini yapması için rolünü etkin şekilde oynamalı, yeni hocaya destek olmalı. Göztepe camiasının bu süreçte yöneticisi, futbolcusu, taraftarıyla kenetlenmesi büyük önem taşıyor. Göztepe’nin 40. haftayı mahcup olmayacağı bir sırada tamamlaması için herkes üzerine düşenin azamisini yapmalı.
ARA TRANSFERDE DURUM, TAKVİYE NERELERE YAPILMALI?
Son olarak transfere değinmek istiyorum. Göztepe bu satırlar kaleme alınırken henüz elinden kimseyi çıkarmadı. Sadece Guhilerme’nin Çin muamması sürüyor. Gidip gitmeyeceğini anladığım kadarıyla biraz daha bekleyip göreceğiz. O giderse yerine iyi bir “10 numara” şart. Hep söylediğim gibi klas ve yırtıcı bir santrfor ile klas bir sol kanat da gerekiyor bu takıma. İdeye ve Tripiç maalesef bekleneni veremedi. Göztepe, Serdar’ı arıyor. Tanrı esirgesin, Halil sakatlansa ve birkaç hafta takımdan uzak kalsa ne olacak? Bu takım kiminle, nasıl ileriye çıkacak? Göztepe, forvetleriyle ısıran, rakibe korku salan bir takım kimliği kazanmalıdır. TFF . Lig’deki Ankaraspor’dan Beykan geldi şimdilik, bir de Anderlecht’ten sezon sonuna kadar kiralık olarak Peter Zulj. 25 yaşındaki Beykan da 27 yaşındaki 11 kez de Avusturya Milli Takım forması giyen Zulj da orta saha oyuncusu. İlk yarıda uzun süren sakatlığından dolayı takımdan epeyce maç ayrı kalan Alpaslan da ikinci yarı için adeta bir yeni transfer gibi olacak. Şimdi gözler yeni direktör ile santrfor ve sol kanatta.
İDDİALI GÖZTEPE SÜPER LİG İÇİN DE KAZANÇ
İddialı ve çıkış yapacak bir Göztepe Süper Lig’in de daha heyecanlı, renkli geçmesine yol açacak. Bir önceki yazıdaki sözümle son vereyim; “Ayağa kalkmasını bilmiyorsan, düşmeyeceksin”.
Göztepe, yeniden ayağa kalkacak ve bu ligi forse edecek her şeye sahiptir. Bu süreçteki doğru hocayı bulup takımdaki revizyonu yapar ve aşıdan sonra korona kontrol altına alınır da Göztepe Gürsel Aksel Stadı’nda maçlar taraftara açılırsa siz o zaman görün Göztepe’yi.