31 Mart günü yapılan seçimde CHP içinde en düşük performans gösteren şehirlerden biri İzmir oldu.
Son 20 yılda AKP tarzı muhafazakârlaşma projesine en güçlü direnen şehirdi İzmir.
2017 Referandumu’nda, başkanlık sistemine “Hayır” diyen şehirdi.
AKP’nin İstanbul ve Ankara’yı aldığı 90’lı yıllardan itibaren hep CHP’ye oy vermiş şehirdi.
2019 seçiminde yüzde 58 oy almıştı CHP burada.
Türkiye’nin dip dalgası niye İzmir’i teğet geçti?
Ne var ki, CHP’nin derin bir dip dalgası bütün Türkiye’de kimsenin beklemediği bir sandık patlamasına yol açarken;
İzmir o akşam birçok insanı şaşırtan bir sonuç aldı.
Oy sayımının başladığı saatlerde, “İzmir başa baş gidiyor” haberleri bile geldi.
Kesin sonuçta ise CHP oyları, hükümetin 17 bakanla yüklendiği İstanbul’da yüzde 50’nin, Ankara’da ise yüzde 60’ın üzerine çıkarken İzmir’de yüzde 48’de kaldı.
Cumhuriyet tarihinde ilk defa CHP’ye geçen şehirde bile oylar yüzde 50’nin üzerindeydi.
İzmir CHP eleştirimden en çok Tunç Soyer alındı
Ben de bir İzmirli olarak, doğduğum şehirde CHP’nin bir türlü yenilikçi, dinamik, yaratıcı projeleri olan bir anlayışa sahip olmadığını eleştiren bir yazı yazdım.
Kastım Tunç Soyer değildi. Son 30 yılda şehirde sol adına siyaset yapan herkes ve her kurumdu eleştirdiğim.
Ama en çok alınan kişi eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer oldu.
O tepkisini de çok iyi anlıyorum.
Çünkü aday belirleme sırasında ona haksızlık yapıldığı, ben dahil çok kişi tarafından kabul ediliyordu.
Özgür Özel, İsmail Saymaz’a “En kızdığım CHP’li Tunç oldu” dedi
Yazımın çıktığı gün Tunç Soyer telefon etti.
“Bu yazdıkların bana haksızlıktı” dedi.
Yaptıklarını CHP yönetimine bile anlatamadığı duygusuna sahipti.
Sonra da oturup 2019-2024 arasında yaptıklarının bir listesini çıkarıp bana gönderdi ve “Lütfen bunu yayınla” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, seçimin ertesi günü İsmail Saymaz’a verdiği mülakatta, “Bu kampanyada en çok Tunç Soyer’e kızdım” dedi.
Bana gönderdiği bilançoya baktım. Sanki benden çok Özgür Özel’e bir cevap gibi duruyordu.
Tek kelimesine dokunmadan Tunç Soyer’in kendi dönemine ait bu bilançoyu aynen yayınlıyorum.
“Yağmur toplayan okullar, camiler, mezarlıklar yaptım”
Tunç Soyer yaptıklarını tek tek şöyle anlatıyor:
- “Türkiye’nin ilk Sünger Kenti. (Yağmur bahçeleri, yağmur toplayan okullar, camiler, otoparklar, mezarlıklar, binalar)
- Türkiye’de ilk kez arka mahallelerde belediye mevzuatına göre yapılabilmesi çok zaman alacak bir çok yatırımı olağanüstü hızlandıran Acil Çözüm ekipleri.
- Türkiye’nin ilk Çocuk Belediyesi.
- Türkiye’nin ilk Gençlik Belediyesi.”
“Türkiye’de belediye eliyle açılan ilk Geri dönüşüm fabrikasını yaptım”
- “Türkiye’de ilk kez toplu ulaşımda kooperatifleşme modeliyle başlatılan İztaşıt uygulaması.
- Türkiye’de ilk kez kentsel dönüşümde kooperatifleşme modelinin uygulanması ile “Halk Konut” uygulaması.
- Türkiye’de kamu eliyle yapılmış ilk ve en büyük süt fabrikası.
- Türkiye’de sokaktaki çöp toplayıcıların çalıştığı belediye eliyle açılan ilk geri dönüşüm fabrikası, İzDönüşüm Fabrikası.”
“Türkiye’nin ilk halk kasabını açtım”
- Türkiye’de ilk kez “Halkın Kasabı” uygulamasıyla ucuz ve sağlıklı eti üreticiden tüketiciye doğrudan ulaştıran Ödemiş Et Entegre Tesisi.
- Yeniden açılan 91 yıllık bir Cumhuriyet markası olan Şaşal Su Fabrikası.”
“Oto tamircisi ve iş makinası kullanan kadınlar yetiştirdim”
- “Türkiye’de ilk kez otomotiv tamir sektöründe ve iş makinelerinde belediye eliyle kadın istihdamı.
- Türkiye’de ilk ve tek uygulama örneği olarak Kültür Turizm Bakanlığı’nın İzmir ilinde yürüttüğü arkeolojik kazıların tamamına en az Bakanlık kadar belediye tarafından destek sağlanması.”
“Atık suyun yüzde 92’sini arındıran ilk şehir olduk”
- “Türkiye’de 5 yıl içerisinde 674 yeni otobüs alımı ile en çok otobüs alan belediyesi.”
- “Altyapı yatırımları ve 70 atık su arıtma tesisi ile Türkiye’de atık suyun yüzde 92’sini arındıran lider şehri. “
“Türkiye’de ilk sanayi bölgesi itfaiye müfrezelerini kurdum”
- “Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen bir uygulama ile organize sanayi bölgelerinde itfaiye müfrezeleri kurulması. (Binayı organize sanayi bölgesi ekipman ve personeli Büyükşehir Belediyesi veriyor. Böylece herkesin yüreğini ağzına getiren fabrika yangınlarına çok erken müdahale imkanı yaratılıyor. )
- Türkiye’de ilk kez 120 orman köyü muhtarına, yangına ilk müdahale imkanı veren basınçlı su tankerleri dağıtılması.”
“Türkiye’de ilk kez bir kira bir yuva kampanyasını yaptım”
- “Türkiye’de ilk kez mikro-bölgeleme çalışmasıyla zemin hareketliliği ve fay hatlarının bilgilerinin güncellenmesi ve 100 bin üzerinde binanın deprem güvenlik karnesinin çıkartılması.
- Hem İzmir depreminden hem de 6 Şubat depreminden sonra Türkiye‘de ilk kez düzenlenen ‘BirKiraBirYuva’ Kampanyası. (Binlerce depremzedenin kira ödemelerine destek olduk. 4 şehirde konteyner kentler ve sahra hastanesi kurduk.)
“Türkiye’nin ilk karbon sıfır Hayvan Hastanesi’ni kurdum”
- “Türkiye’nin en modern Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisi
- Türkiye’nin en modern karbon sıfır Hayvan Hastanesi. Aynı yerde hayata geçirilen tamamen organik ilk Mama Üretim Tesisi.
- Türkiye’nin ilk stadyum çatı Güneş Enerji Santrali.”
“Türkiye’nin ilk kez masal evlerini kurdum”
- “Türkiye’de ilk kez kadın istihdamı ile çocuk kreş hizmetinin ortak binada sunulduğu Masal Evleri.
- Türkiye’nin ilk Geçici Sığınma Evi. (Sığınma evinden çıkan kadınların hayata güvenle geri dönebilmesi, meslek edinebilmesi için psikolojik destek de alacağı bir merkez.)
- Türkiye’de Yeşil Şehir Eylem Planı’na sahip ilk şehir olarak İzmir’in yeşil alan miktarını yüzde 60 oranında arttırılması.”
“Uluslararası Hortikültürel Bitki EXPO’suna ev sahipliği yaptık”
- “2026 Uluslararası Hortikültürel Bitki EXPO’suna ev sahipliği yapma hakkı.
- 2019 öncesinde İzmir’de düzenlenen uluslararası fuar sayısını 11’den 32’ye çıkarılması.
- İzmir’in 2019 – 2024 Stratejik Planı çerçevesinde 1/25.000 ve 1/5.000 planları ilk kez şehrin büyük bölümünü kapsayacak şekilde tamamlanması.”
İyi de bunları İzmir’e ve CHP’ye neden anlatamadınız?
Tunç Soyer, ayrıca Cumhuriyet’in 100’üncü yılı dolayısıyla düzenlediği İzmir İktisat Kongresi’nde yapılanların da geniş bir listesini göndermiş.
Listeyi dikkatle okudum ve ben de şimdi buradan kendisine şu soruyu soruyorum:
Bütün bu yaptıklarınızı İzmir’e ve partiye niye anlatamadınız…
Anlatmak da siyasetin çok önemli bir parçası değil mi…