İŞTE GERÇEKLER

Erol Çevikçe

Saygıdeğer okurum Nejat Şardağı’nın geçen haftaki yazıma karşılık gönderdiği muhalefete dönük görüş ve düşüncelerini çok güncel ve gerçekçi bulduğum için izniyle paylaşıyorum:

***Ülkemin insanı dün: Ne olacak bu memleketin hali? Veya -millet aç derken- bir anlamda kendini sorundan soyutlarken şimdi: AÇIZ - İŞSİZİZ - UMUTSUZUZ diye feryat etmekte...

Öznenin kendisi olduğunun farkında ve sizin ENİNDE SONUNDA yazınızda belirttiğiniz gibi özellikle muhalefetten somut beklentiler içinde.

Açlık-sağlık-barınma başta olmak üzere eğitim-işsizlik-ayrımcılık saymakla bitmeyecek sorunların temelinde ekonomik nedenler bulunduğunu düşünüyorum. Ekonomik neden derken kaynakların kullanımındaki tercih söz konusu.

Vatandaş olarak muhalefetten beklentimin asgari ücret-emekli maaş zammı EYT xyz veya aile sigortası-odun kömür yardımı değil (bu saydıklarım matbaanın fazla mesaisi ile yapılabilir) DOĞRUDAN VE DOLAYLI VERGİLER ile elde edilen kaynakların nasıl ve ne amaçla kullanılacağı - yabancı yatırımların nerede ve nasıl olması gerektiği - üretimden vazgeçen çiftçinin büyükşehir yasası ile köylerin mahalleye dönüştürülerek ranta yönlendirilmesi - ilköğretimden başlayarak laboratuvarı ve kütüphanesi hatta öğretim üyesi olmayan üniversitelerin geleceği - turizm politikaları konularında aydınlatılmak istiyorum.

DAHA DA ÖNEMLİSİ SEÇİLEN DELEGE TARAFINDAN SEÇİLEN VEKİL, vekillerin SEÇTİĞİ GENEL BAŞKAN GİBİ vekâleten değil ASALETEN-DOĞRUDAN söz ALABİLMEK için ÖRTÜSÜNDEN YEMEK TAKIMINA VE TÜPÜ-TUZU-MALZEMESİ tarafımızdan karşılanmış MASADA, ÜÇ BEŞ OYU OLAN OLMAYANIN YER ALDIĞI- ALMAK İSTEDİĞİ HALİL İBRAHİM SOFRASINDA bana - BİZE DE YER AÇILMASINI İSTİYORUM.

VEYA MUHALEFETİN kendilerini

a- Rekabetçi (ortaklarına veya iktidara karşı)

b- Yenilikçi (reformist) veya

c- Devrimci (révolüsyoner) bir tutum içinde olduklarını ifade etmelerini bekliyorum.

Ancak kamuoyuna yansıyan anayasa değişikliklerinden YÖK-HSK benzeri konular MASACILARIN (doğası gereği) reformist çerçevede hareket edeceği gerçeğini anlıyorum.

Güçlendirilmiş(!) parlamenter sistemin sizin de ifade ettiğiniz TEMİZ PARA benzeri arayışları, ABD GEZİSİNİN teknoloji incelemeleri yanında Daron Acemoğlu ile görüşmesi, kısa bir süre için bile olsa gözlerden kaybolması, kötü adam yaratarak sistemin korunması anlamına mı geliyor?

Yetmişlerdeki anarşi, seksenlerde terör, iki bin onlardan sonra ise zorunlu MİSAFİRLERİMİZ'İN nedenlerini anlamadan bu uğurda tüketilen kaynakların ekonomimize yansıtılamaması pek çok soruyu aklıma getiriyor.

Siyasete mesafem sade vatandaş olarak kullandığım oy ile sınırlı. En büyük imparatorlukların bile bireylerin toplamı ile oluştuğunu düşünerek sorumluluğumun bilincindeyim. 

- Ağaç kesiminin izne bağlı değil yasak olması,

- Maden ruhsatlarının iptal edilerek meclis kararına bağlanması,

- Doğal-tarihi-arkeolojik sit alanlarına ait yasaların yeniden düzenlenmesi,

- Teşvik yasalarının ( zirai-turizm-sanayi ) tekrar düzenlenmesi,

- Devlet Malzeme Ofislerinin gerçekçi denetimi,

- Dolaylı vergi sisteminin KDV+ÖTV - İŞSİZLİK SİGORTASININ düzenlenmesi,

- HES projelerinin iptal edilmesi,

- OTOYOLLARIN üzerine güneş enerji panelleri ve tarım-hayvancılık bölgelerine mekanizasyon üniteleri kurularak atıkları ücret karşılığında alarak çiftçinin desteklenmesi ve enerji üretiminin yanında organik gübre elde edilmesi...

- TAPINAK ŞÖVALYELERİ GİBİ yuvarlak masada sınırlı sayıda ve kendi belirledikleri ölçütlere göre değil EŞİT VATANDAŞLIK ilkeleri doğrultusunda, görüş alarak GÖNÜL ALMAK için değil, DEVLET'İN vatandaşları için kurulmuş adil bir sistem olduğunu ifade etmelerini istiyorum.

*** Sn. Nejat Şardağı’nın mektubunu, bir virgülüne bile dokunmadan paylaştım.