Anıyla şanıyla Cübbeli hoca diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü her zaman yaptığı mizah içeren konuşmalarından birini ‘’ya bu CHP’liler ne kadar ‘safmış’ bizim sağcılar bunları iyi kazıkladı’’ minvalinde konuşması kamuoyuna yansıdığında acı acı gülemedik içimiz yandı, yüreğimiz burkuldu. Ama el hak dedikleri doğruydu; CHP’nin yediği kazık bayağı büyüktü!
Neyse malum hocadır söyler dendi üzerinde pek durulmadı.
Ama büyük umutlarla çıkılan yol ortaklarının her biri her gün yeni bir açıklamayla CHP’ye oy verenlerin acılarını deşmeye devam ediyorlar. Önce DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan çıktı ‘kimseye diyet borcumuz yok, milletvekilleri anamızın ak sütü gibi helal’ açıklamalarını yaptı, ittifakı anında terk etti. Bunun üzerine haklarını helal etmediğini açıklayan CHP’liler oldu.
Sonra Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu seçim itirafı adı altında ‘’En son tercihim seçime CHP ile girmekti. Ondan önce her şeyi denedim. Üç partiye ‘gelin birlikte girelim’ dedim. İYİ Partiye teklif götürdüm, ‘Bu sağ seçmen CHP’ye oy vermez, beraber olalım’ dedim. Bütün yolları denedim’’ açıklamalarını yaptı. Aynı Davutoğlu seçim sürecinde ‘’bütün çabama rağmen yaşlı halamı CHP’ye oy vermeye ikna edemedim’’ demişti.
Anlaşılan o ki sözde AKP’yi götürmek için kurulan bu ‘kutsal ittifak’ zaten inançsız olarak yola çıkmış. Esas amaç AKP iktidarını götürmek değil ‘kazan kazan’ formülüyle biz seni adaylıkta destekleyelim sende bize ‘hatırı sayılır’ sayıda milletvekili ver projesiymiş! Veya senin adaylığını destekleme karşılığında şu kadar milletvekili isteriz; pazarlığına dayalı bir ittifak!
Özellikle Babacan ve Davutoğlu’ndan siyaset kamuoyunun beklentisi neydi; AKP’den hatırı sayılır oranda oy koparabilmesi, AKP’yi zayıflatmasıydı. Ama öyle olmayacağı seçim sürecinde ortaya çıktığı gibi seçim sonrasında öyle olmadığı net olarak görüldü.
Ayrıca seçimi görmeye bile gerek yoktu çünkü oy getirmesi beklenen partinin genel başkanı daha önce ‘hayatım CHP zihniyetiyle mücadeleyle geçti’ sözleri yetmemiş olacak ki ittifak sürecinde en yakın akrabasının CHP’ye oy vermeyeceğini söylediği gibi sonraki açıklamaları da her şeyi açıklıyor.
Neymiş, her şeyi denemiş, sağcılar CHP oy vermez demiş!
Peki o zaman ey Davutoğlu sağ seçmem CHP’ye oy vermezse CHP’nin olduğu ittifaka neden girdin. Sağ seçmenin oy vermeyeceği CHP listelerinden aldığın milletvekillerini hak etmeden CHP’lilerin oylarıyla aldın, yani cübbelinin dediği gibi CHP’yi iyi kazıkladın.
Tabi bütün olanlardan sonra şöyle bir soru sormak herhalde haklı hale gelir, nedir o; sağ parti genel başkanları özellikle Babacan ‘’Bu teklif CHP’den geldiğinde biz kendi kitlemizin tamamını CHP listelerine taşıyamayabiliriz dedik, dürüst olmak zorundayız dedik. Yani biz bütün oy kitlemizi olduğu gibi paket halinde buraya taşıyamayabiliriz’’ ifadelerine rağmen.
Ve Davutoğlu Kılıçdaroğlu’na ‘’sen bizimle ittifak yapıyor, bize şu kadar milletvekili teklif ediyorsun ama sağ seçmenden sana oy gelmez dediği halde. Kılıçdaroğlu, yok önemli değil, siz benim adaylığıma destek verin yeter mi’’ dedi. Yoksa Babacan ve Davutoğlu Kılıçdaroğlu’na ‘’siz bize ne kadar çok milletvekili verirseniz seçimi daha rahat kazanırız mı dediler.’’ Hangisi?
AKP iktidarını değiştirmek için yola çıktığı sanılan ‘kutsal ittifakın’ amacının iktidarı değiştirmek falan olmadığı seçimlerden hemen sonra ortaya çıktığı gibi, yerel seçimlerde de ittifak yapmayacağız, kendi adımızla gireceğiz açıklamalarından da anlaşılmaktadır.
Tekrar hangi şartlarda, hangi zeminde yeni bir ‘kutsal ittifak’ kurulur bilemeyiz ama bilinen ve görünen bir şey varsa o da yüzde birleri bile bulamayan partilerin kendi adlarıyla bağımsız girecekleri yerel seçimlerden bir sonuç alabilmeleri çok mümkün gözükmüyor. Seçmen sandıkta o birleşmeyi sağlamaz, AKP iktidarı iktidar gücüyle yerel seçimlerde tekrar baskın bir zafer elde ederse bir kez daha geçmiş olsun.
AKP’nin önünde kalan tek engel anayasa engelini de yeni bir otoriter anayasa yaparak nihai amacına ulaşabilir. O konuda muhalefette sanki Erdoğan iktidarları bugüne kadar anayasaya çok sadıkmış, çok uyuyormuş gibi; yeni yapılacak anayasaya destek vermeye hazır olduklarını ilan ettiklerine göre…
2019 yerel seçim sürecinde psikolojik üstünlük muhalefette iken, 2024 seçimlerine giderken aynı tablonun aksine dağınık bir muhalefet yapısı iktidar lehine avantaj olabilir.
CHP kendisi olmamakta ısrarını sürdürdüğü, önüne gelenin örselemesine, yok saymasına, hakaretlerine ses çıkarmadığı sürece daha çok kazıklar yiyecek ve seçmene güven vermekte zorlanacaktır.