İhtiyaca göre meşrulaşan parti HDP

Ergün Aydoğan

                        

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’dan oluşan AKP heyetinin başörtüsü ve aile düzenlemesini kapsayan anayasa değişiklik paketi için HDP’nin kapısına gitmesi Türk siyasetinin günlerdir konuşulan konusu haline geldi.

Haklı olarak önce AKP’nin bugüne kadar HDP üzerinden 6’lı masaya dönük ‘gizli ortak, yedinci ayak’ eleştirileri, CHP’ye CHPKK suçlamaları, HDP’ye Kandil’in Meclis’teki uzantıları vb suçlamalar ve son yaptığı Türkiye Yüzyılı toplantısına HDP’yi davet etmemesinde sonra yaptığı bu ziyaret!

Kamuoyunu ittifak ortağı MHP liderinin ne tepki vereceğine odaklandırdı. Haklı olarak gözler Salı günü grup toplantısında Devlet Bahçeli’nin nasıl bir tepki vereceğindeydi. Çünkü Devlet Bahçeli’nin de HDP konusunda AKP’den çok daha ileri ağır suçlamaları hafızalardaki canlılığını koruyor.

Devlet Bahçeli muhtelif tarihlerde, 8 Haziran 2021 ‘’Bu bölücü partinin tüm organları suç işledi. Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez iade seçeneği kalmamıştır. HDP’nin kapatılması artık hukukun konusudur. Terörizmin siyaset ayağıdır.’’

22 Haziran 2021 AYM’nin HDP’nin kapatılmasına ilişkin hazırlanan iddianameyi kabul etmesini ‘’Türkiye için hayırlı bir gelişme’’ olarak değerlendiren Bahçeli ‘’Parti görünümlü bölücü odağının kumanda odası zalimlerin kontrolündedir. HDP silahsız bölücülüğün maşası olarak görevlendirilmiştir. HDP’nin PKK’dan, PKK’nın HDP’den hiçbir farkı olmadığı ortaya çıkacaktır. Kılıçdaroğlu kimin yanındadır, kimin tarafındadır? Bölücülüğü terörü mü destekliyor? HDP parti marti değildir HDP kapatılmalıdır…’’

5 Ocak 2022 ‘’Türkiye, terörü bitirmeye, bölücülüğün beslendiği damarları kesmeye kararlıdır. Bu yüzden PKK’nın HDP sureti kesinlikle kapatılmalıdır. HDP, Türkiye’ye çevrilmiş kanlı silahtır. HDP’yle gelecek düşleyen hangi parti, hangi oluşum varsa suç ortağıdır, bölücülük çukurundadır.’’

HDP’ye ve HDP ile yan yana gelmeyi düşünen partilere yönelik çok ağır sözlerden sonra odaklanılan Salı günkü grup toplantısında tahminlerin aksine MHP lideri Devlet Bahçeli, AKP’nin başörtüsü için HDP’yi ziyareti hakkında ‘’AK Parti heyetinin Meclis’te grubu bulunan partileri ziyaret etmesi doğrudur. HDP’ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum duymuyorum. AKP heyetinin CHP ile kurduğu temasa ses çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP’yi dillerine dolamaları müflistir. Bizim gözümüzde HDP neyse, CHP’de aynısıdır. Biz çözümün nasıl olacağına bakıyoruz’’ dedi.

Konu bugüne kadar ağır eleştirilere muhatap olan HDP olsa bile Cumhur İttifakının geleceği açısında karşı durmayı gerektirmiyor olmalı ki AKP’nin ziyareti doğru olarak görülürken, HDP ile eşdeğer tuttuğu CHP ile kurulan temasa itiraz etti. Yani HDP ile kurulan temas doğru ama CHP ile kurulan temas yanlış!

 Ah bu siyaset, dün doğru olan yanlış, dün yanlış olan bugün doğru olabiliyor. Yanlışlar ve doğrular siyasi ihtiyaçlara göre her an değişiklik gösterebiliyor. Bu da siyaset kurumuna olan güveni zedeliyor, siyasetin güvenilmezlik algısı kitlelerde yerleşiyor.

AKP’nin HDP ziyareti muhalefet cephesinde tartışıldığı kadar AKP içinde de tartışıldı. Şamil Tayyar, Metin Metiner ve bazı isimler ‘’HDP siyasi temas kurulabilir bir parti ise bugüne kadar temas kuranlara neden karşı çıktık, terör ile ilişkili ise biz niye ziyaret ettik’’ benzeri tepkilerini kamuoyuyla paylaştılar.

Mesele Meclis’te grubu bulunan meşru yasal bir partiye gösterilen aşırı tepki, ilişki kuranlara yönelik hakarete varan eleştirilerin yapılmasıydı. Ağır eleştirilerden, bugüne kadar kriminalize ettikten sonra görüşülmesi haklı olarak eleştirilir. Muhalefetin tepkisi AKP’nin HDP ziyareti değil, HDP üzerinden kendilerine yönelik saldırılardı. Bu ziyaret sonrası AKP ile MHP arasında bir çatışma beklentisinden çok, Devlet Bahçeli’nin muhalefete HDP üzerinden yüklendiğinden, AKP’ye nasıl bir tepki vereceğine dönük beklentiydi.

Bu ziyarete Devlet Bahçeli olur verdikten sonra artık ne AKP ne de MHP 6’lı masaya HDP üzerinden suçlama yöneltemez. Bu ziyaretten sonra HDP meşruiyet kazanmış, HDP üzerinden eleştirilen 6’lı masanın eleştirilme zemini ortadan kalkmıştır.

HDP ziyareti sonrası yeni bir çözüm süreci başlatılabilir mi? İhtiyaç duyulursa başlatılabilir! MHP buna itiraz etmez mi? Öcalan’ın kardeşinin TRT’ye çıkarılmasına, Öcalan’dan gelen mektuba, HDP ziyaretine nasıl itiraz etmediyse; ihtiyaca binaen başlatılacak herhangi bir açılım-çözüm sürecine de itiraz etmez!