Komisyon görüşmelerinden sonra TBMM Genel Kurulu’nda yoğun tartışmalı, bol laf atmalı, muhalefet milletvekillerinin kolay anlaşılabilmek, iyi mesaj verebilmek için ‘görsel şov’ destekli konuşmaların sonucunda tamamlandı. 2021 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi için 509 milletvekilinin kullandığı oylarda, 316 milletvekili ‘kabul’, 193 milletvekilinin ‘red’ oyuyla kabul edildi. Aynı zamanda 2019 Kesin Hesap Kanun Teklifi oylamasında 508 milletvekili oy kullandı, 312 milletvekili ‘kabul’, 196 milletvekilinin ‘red’ oyuyla kesinleşmiş oldu.
Bütçe hakkı ‘’halkın seçtiği parlamentolar aracılığı ile kamu gelir ve giderlerini belirleme hakkıdır. Yasama organının yürütme organı tarafından yapılacak harcamalar ile bunların karşılığında toplanacak vergi ve diğer gelirler konusunda söz sahibi olmasını ifade eder.’’
Harcamaları yapacak yürütme nerede ‘Beştepe’de!
Harcamalara da karar veren tek yetkili yürütmenin başı cumhurbaşkanı; ne bütçe sunuşta ne de kapanışta Meclis’e gelmeye gerek görmedi.
Milletin seçilmiş temsilcileri ile atanmış, yürütme üyeleri ‘bakanlar’ zaten muhatap olmuyordu, bakanlıklarının bütçeleri görüşülürken teşrif ettikleri Meclis’te milletin temsilcilerine en üst perdeden ‘bağırdı, küçümsedi, ayar vermeye kalktı, hakaret derecesinde sözler’ sarf ettiler; ömürleri yeterse Meclis’e bir yıl sonra gelecekleri için!
Sadece bütçe görüşmelerinde Meclis’e teşrif eden bakanlar, Genel Kurul’da milletvekillerine tanınan bir dakikalık soru sorma süresi de 40 saniyeye düşürüldü; daha çok soru sorulmasın diye mi, bakanlar Meclis’te uzun süre kalmasın diye mi!?
Bir zamanlar atanmışlar seçilmişlerin üzerinde olamaz, atanmışlar seçilmişlere talimat veremez diyenlerin atanmışları, seçilmişleri yok sayıyor…
Cumhurbaşkanı Yardımcısı atanmış Fuat Oktay, milletin seçtiği milletvekillerine, parti genel başkanlarını küçümseyen, diktatörlükle suçlayan, ciddiye almayan konuşmalarla siyaset yaptı.
Sanayi Bakanı atanmış Mustafa Varank milletvekilleriyle söz dalaşına girdi, ana muhalefet genel başkanını ‘faşistlikle’ suçladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, siyasi ve hukuki literatürü yok sayarak TBMM Genel Kurulunda oturan bir grup milletvekiline topyekün birkaç kez ‘haysiyetsizler’ suçlaması yöneltti.
Kurtuluş Savaşını yönetmiş Gazi Meclis’in ‘vakarına, mabedine’ yakışmayan hakarete, küfre varan 12 günlük, 71 oturum, 143 saatlik kısa maraton bitti. Bu kısa bütçe maratonunda, atanmış yürütme üyeleri ve seçilmiş milletvekillerin Meclis’in saygınlığını yükselttiği düşünülmez.
Bütçe görüşmeleri özellikle muhalefet parti genel başkanlarının geleceğe dair halka en iyi mesaj verebileceği, halkta umut olabilecek politikalarını anlatabileceği Meclis ‘Arenası’dır.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugüne kadar olduğundan daha derli toplu, özgüveni yüksek bir konuşma yaptı. Kamuoyu tarafından beğenildi ama akıllarda AKP grubunun sataşmalarına verdiği ‘siz benim aday olup olamayacağı mı nereden biliyorsunuz’ çıkışı kaldı. İlk defa Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağzında aday olabileceği mesajı siyasetin sıcak gündemi haline geldi… sonradan gelen adaylığa ittifak karar verir açıklamaları havayı soğuttu!
Milletvekilleri konuşmalarıyla, kürsüdeki ürün veya başka materyallerle hafızalarda yer almak, bölgesine mesaj vermek ister; bütçe dönemlerinde yıldızlaşan veya sönenler olur.
Meclis’in deneyimli üyesi CHP Grup Başkanvekili Engin Altay tecrübesini fark ettirdi. Ekonomik sıkıntıyı tanımlarken ‘millet aç, boğazından ancak kuru ekmek geçiyor’ tespitini yaptığı anda, AKP Denizli Milletvekili Şahin Tin ‘iyi işte, boğazından kuru ekmek geçiyorsa aç değiller’ sataşması geldi. Engin Altay anında yakaladı ‘hah tamda bu, tutanağı şimdi alıyorum’ dedi.
AKP’li Şahin Tin yok mok dediyse de, edilen laf yenilir, yutulur hafife alınacak bir laf değildir. Günlerdir ben o manada söylemek istemedim demeye çalışsa da artık geriye dönüşü yok, çoktan siyasetin mezarlığında yerini almıştır!
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ‘ülkede seçim yok. Seçim olsa da iktidarın size verilmeyeceğini biliyorsunuz’ sözleri üzerinde nedense çok durulmadı. Oysa her laftan darbe seviciliği çıkartanların sarf ettiği bu sözler ne ifade ediyor, ne anlama geliyor?
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Barış Atay’ın ‘Emek’ ağırlıklı Meclis konuşması da oldukça beğenilmiş, kamuoyunda ‘viral’ olmuş durumda.
Herkesin kendi zaviyesinden bakarak beğeneceği veya beğenmeyeceği 2021 bütçe maratonu sona erdi. Milletimize hayırlı olsun, dertlerine deva olsun…
Ama bu bütçe…
Çalışanın, emekçinin, yoksulun, asgari ücreti merakla bekleyenlerin bütçesi... evine ekmek götüremeyenlerin, boğazından ancak kuru ekmek geçenlerin bütçesi… İşyerleri kapanan esnafın, KOBİ’lerin, ürünü para etmeyen çiftçinin, girdi fiyatlarıyla rekabet edemeyen hayvan üreticisinin bütçesi değil.
Bu bütçe sarayın, saray sermayesinin, beşli müteahhit firmalarının, yolcu garantili, geçiş garantili, hasta garantili iş yapan müteahhit firmaların bütçesidir.