Fransa solu bütün çabalara rağmen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uzlaşamamıştı. Solun bölünmüşlüğü sol seçmeni karamsarlığa itti. Bu durum kaotik ortamda merkez sağ partilerin popülizm yoluyla sol seçmenleri kendi tarafına çekmesine sebep oldu. Fransa’daki ilk turda Melenchon küçük bir farkla ikinci tura kalmayı kaçırdı. Sol partiler birleşebilmeyi sağlasaydı ikinci turda çok farklı sonuçlar çıkabilirdi. Çünkü Fransa Macron’un başarısız eğitim ve sağlık politikalarından rahatsız. Peki solun bu dağınıklığında Fransız işçi sınıfı hangi adayları destekledi? Verilerle Fransız işçi sınıfının seçimlerdeki politik tavrı incelendi.
MELENCHONISTLER ÇEKİMSER
Fransız işçi sınıfı mahallerinde ikinci tur için çekimserlik hâkim. Başkanlık seçiminin ilk turunda da işçi sınıfı doğru önderliğin olmamasından dolayı arada kaldı. Le Monde gazetesinin verilerine göre; kasaba ve banliyö belediye başkanları birliğine üye olan belediyelerde, çekimserlik yüzde 29,5. Halk Birliği (Cumhuriyetçiler yeni adı) oyların yüzde 41’ini almış durumda. Hristiyan demokrat ya da liberal muhafazakâr partiler işçi sınıfı mahallelerinden yüksek oy alıyor.
MACRON KARŞITLIĞI
Konut yardımında azalma, sübvansiyonlu işlerin dondurulması, öncelikli mahalleler raporunun rafa kaldırılması ve bölücülük yasasının uygulanmak istenmesi ile işçi sınıfı Macron’dan soğudu. Başkan adayına öfke dinmiyor. İşçi sınıfı ilk düşman olarak Le Pen’i görmediği söylenebilir.
İŞÇİLERİN TALEPLERİ
İşçiler kent politikası, ayrımcılık ve ekonomi konusunda Macron’u yetersiz buluyor. Macron’un Müslümanları damgaladığı iddia ediliyor. Jean Michel Blanuer (Milli Eğitim Bakanı), Gerald Darmanin (İçişleri Bakanı) ve Marlene Schiappa (Bakan)’nın görevden el çektirilmesini talep ediyorlar. Onlara göre; üç bakan İslamofobi’nin en kötüsünü temsil ediyor.
İŞÇİLER TAUBIRA’YI İSTİYORDU
27 Ocak’tan bu yana 392 bin 738 seçmenin çevrimiçi katıldığı oylama, Christiane Taubira’nın zaferiyle sonuçlandı. 2012’de François Hollande hükümetinde Adalet Bakanı olarak görev yapan 69 yaşındaki Taubira, oylama sonuçlarının açıklanmasının ardından sol partilere ittifak çağrısında bulundu. Ancak görüş ayrılıkları bulunan sol adaylardan olumlu bir yanıt alamadı. Diğer sol adaylar Hidalgo, Jadot ve Melenchon ise oylama sonuçlarını tanımadıklarını açıklamıştı.
TEK BAŞINA HİÇBİR ADAY KAZANAMAZDI
Ancak ülkede sol adayların hiçbiri seçimlerde tek başına çoğunluk sağlayacak desteğe sahip değil. ABD merkezli basın kuruluşu Politico’nun yaptığı ankete göre, ülkede sol adaylar arasında en çok desteğe sahip isim LFI lideri Melenchon. Taubira ise yüzde dört oy desteğine sahip. İşçi sınıfı ise solun bu bölünmüşlüğünde merkez sağ partilerden medet ummakta. Zira seçimlerde tek başına iktidara gelecek sol partinin olmayışı onları farklı çareler aramaya itiyor.
FRANSA’DA RÜZGÂR TERSTEN ESİYOR
Avrupa Birliği ülkelerinde neo-liberal politikalar işçi sınıfını oyalıyor. Bazı kazanımlarını kaybetmek istemeyen Fransız işçiler yeterince seslerini yükseltemiyor. Örneğin; Fransa’da işçiler 35 saat çalışıyordu ancak yeni bir uygulamayla 2000’li yıllarda 40 saate çıkarıldı. Solun parçalanmışlığı ve etkin önderliğin olmamasından dolayı işçiler yeterince tepki veremedi. Siemens, Chrysler, Opel, Krastadt ve Bosch gibi firmalar işçilere şantaj yaptı. Yani işçiler daha fazla çalışmaya razı olmadıkları takdirde fabrikalarını kapatıp başka yerlere açmakla işçileri tehdit etti. Fransız solu ise işçilere sahip çıkamadı. Solun zayıflığı işçilerin pragmatist biçimde muhafazakâr liberal, Hristiyan demokrat ve De Gaullezim’den destek aramalarına yol açtı.