BEKA MESELESİ

Av. Namık Havutça

 Son yıllarda siyasi iktidarın en sık gündeme getirdiği konuların başında gelir BEKA meselesi. 
   Beka, devlet bağlamında ,devamlılığın sürdürülmesi, iç ve dış tehditlere karşı devletin, birlik ve bütünlüğünün korunması olarak tanımlanıyor.
   Devletin toprak bütünlüğünü, ahdi hukukunu ve anayasal düzenini iç ve dış tehditlere karşı koruması suretiyle hayatiyetini devam ettirmesi.

   Türkiye'nin asıl Beka meselesinin, toprak bütünlüğü bağlamında Suriye’li ve diğer ülkelerden gelen ki sayıları üç beş milyon olarak ifade sığınmacılar bir Beka meselesidir mesela ,Ayrılıkçı terör ,cemaatçi paralel yapılanma ,deprem tehdidi ülkemiz için bir Beka meselesidir.
    Yine Büyükşehir Kanununun çıkması ile   “442 Sayılı Köy Kanunu'nun 87nci maddesi ile Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetinde bulunmayan gerek şahıslar, gerek şahıs hükmünde olan cemiyet ve şirketlerin köylerde arazi ve emlak almaları memnudur (yasaktır). “Maddesinin  bertaraf edilerek ,köy arazilerinin meralarının ,hazine arazilerinin, dar durumdaki köylülerimizin arazileri, topraklarımızın yabancı şirketlere ve tekellere satılması yine bir BEKA meselesidir. 


   Neydi BEKA ?Devletin toprak bütünlüğü. Türkiye’nin  nüfus genetiğini kim tehdit ediyor? Topraklarımızı yabancılara kim satıyor?
  AKP 22 yıllık tek parti iktidarında 2019 yerel seçimlerinde başladı ve seçim meydanlarında bu konuyu dile getirdi. Bu seçimler BEKA meselesidir diyordu. Düşünün ki Devleti 22 yıldır tek başına ve tam yetkiyle yöneten ,yönetirken de yasama ve yürütmede yargıda hiçbir engel ile karşılaşmayan siyasi iktidar ,2019 yerel seçimlerinde ve 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu argümanı kullanarak halkımızın iradesini etkilemeye çalışıyordu.


    Gelinen noktada 2019 yerel seçimlerinde  İstanbul, Ankara başta olmak üzere 11 Büyükşehir Belediyesi CHP ‘li Belediyelerin kazanması aslında BEKA meselesi olarak AKP’nin topluma sunduğu argümanın tam aksine  bir tablo ortaya koydu. CHP’li Belediyeler Türkiye’nin BEKA’sına en büyük hizmeti yapıyordu. CHP ‘li Büyükşehir Belediyeleri hiç bir yerde topraklarımızı yabancılara satmadı, sığınmacılara özel olanaklar tanımadı. Demokrasimizi ve Laik devlet düzenini tehdit eden paralel devlet yapılanması olduğu tescil edilen tarikat ve Cemaatlere ayrıcalık tanımadı. Onlara yer tahsis etmedi ,mülk vermedi. Sosyal hizmetler ve halkçı politikaları ile gençlerin eğitimine ,barınmasına destek verdi, işsizlere iş verdi ,çalışan kadınlara onların çocuklarına kreş yaptı, çocuklarına sahip çıktı .Toplumsal dayanışmayı güçlendirdi.

Köylerin (kırsal mahalleleri) topraklarını satmak bir yana kooperatifleşme ile üretici ile işbirliği yaparak tarım ve hayvancılığa ,üretime ,üretene destek verdi.İşte BEKA meselesine yönelik yapılması gereken her şeyi CHP’li Belediyeler yaptı. Şimdi de yapılması gereken çok ,daha çok şey var. Toplumumuzun Belediyelerimizden en büyük beklentisi halkı sizden bizden diye ayırmadan adaletli bir şekilde hizmet etmesi. CHP li Belediyeler halkın özlemi olan hizmette ADALET’i sağladı .Şimdi hedef ve asıl Beka meselesi olan artan kiralar nedeniyle başını sokacak bir evi olmayan devletin asli unsuru olan memurunu, polisini ,öğretmenini ,askerini savcısını ucuz konut sahibi yapmak. Kentlerde bütün yurttaşlarımızı Belediyelerimiz öncülüğünde  başlarını sokacakları ucuz konut sahibi ,ev sahibi yapmak. İşte asıl BEKA meselesi budur.

04.03.2024 Av.Namık HAVUTÇA 24,25,26. Dnm CHP Balıkesir Milletvekili