Galatasaray Başkanı Burak Elmas, Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) seçimlerinde bulunduğu sırada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Türk futbolundaki sistem değişikliği konusunda atılan iyi niyetli adımların yanı sıra kulübün haklarını korumak adına sertliklerinden taviz vermeyeceklerini vurgulayan Burak Elmas, “Göreve geldiğimizden itibaren Türk sporundaki sisteme uymak değil, sistemi değiştirmek istiyoruz. Asla geçmiş sistemin ve hatalarının bir parçası olmayacağız. Bu sistemin Türkiye'ye yakışır bir spor iklimi olması ve bu spor ikliminin ileriye gitmesi adına elimizden gelen tüm çabayı sarf edeceğiz. Bizim bu iklimi yukarıya çekme çabamız, Galatasaray Spor Kulübü'nün ve Galatasaraylıların haklarını ezdiğimiz anlamına gelmez. Nazik olduğumuz kadar da ciddi anlamda sert davranmayı ve cevap vermeyi biliriz. Arzu ettiğimiz yöntem bu değil ama gerekli gördüğümüz anlarda bunu yapmaktan asla çekinmeyiz” diye konuştu.
Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) Lokomotiv Moskova maçına ilişkin başvurularını reddettiğini hatırlatan Elmas, gelecek cezaya hazırlıklı olduklarını ifade ederek, “Biz bütün bunları düşünerek bir karar aldık. Türkiye’de 9 Kasım’da futbolda tam seyirciyle oynama kararı verildi. Türk futbolu için bugün yapacağımız maç çok önemli. Aşılarını tamamlamış taraftarlarımız bugün stadyumda bulunmayı bir limit olmaksızın hak ediyor. Böyle bir karar aldık. Bu bizim kendi inisiyatifimizde. Buna verilecek bir ceza da olursa, neyse bedeli Galatasaray Kulübü olarak karşılamaya hazırız. Fakat dün biraz durumu izleme fırsatı buldum. Bu tür ortamları bekleyen bazı çakal arkadaşlarımız var. Onlar da haklı haksız yorumlar yapmış. Galatasaray’a haddinden fazla ceza vermek kolay değildir. Galatasaray çok büyük kulüptür. Öyle basit yorum yapan arkadaşları da bundan sonra izliyor olacağız. Onlara da gereken cevabı en sert şekilde veririz” şeklinde konuştu.
“FİKRİ HÜR, İRFANI HÜR, VİCDANI HÜR BİR CAMİAYIZ”
Kulüp içerisinde farklı seslerin olmasını Galatasaray'ın ‘Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür’ felsefesi çerçevesinde doğal karşıladıklarını; ancak kulübün resmi görüşünün tek olduğunu vurgulayan Burak Elmas, “Diğer camialar bunu anlamakta zorluk çekebilirler. Galatasaray çok köklü bir eğitim kurumundan neşet etmiş, Galatasaraylı Tevfik Fikret'in dediği gibi ‘Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür' bir camiadır. Galatasaray farklı fikirlerden beslenen, bu farklı fikirlerden doğruyu bulan, bunu sonucunda da Türkiye'yi ileriye taşıyan bir kurumdur” dedi.
“KİMSENİN HADDİ DEĞİL”
Kulüplerin başka camialar hakkında konuşurken dikkatli olması gerektiğini ifade eden Başkan Burak Elmas, şunları söyledi:
“Ahmet Başkan ile ben görüştüm. Bütün kulüp başkanlarıyla görüşüyoruz. Sezon başında beri onlara, ‘Kendi camiamızı rahatlatmak, üzerimizden bir baskı almak için diğer camiaları yaralayıcı ithamlarda bulunduğumuz zaman belki biz rahatlıyoruz; ama diğer camianın milyonlarca taraftarının vicdanında ciddi yaraya sebep oluyoruz. Bu kamplaşma, ülkenin ihtiyacının olmadığı kavga ortamı artarak gidiyor. Lütfen sorunları aramızda konuşalım. Bunu önce aramızda konuşup halledelim’ dedim. Bugüne kadar bunu beraber çok güzel uyguladığımız başkanlar var. Ahmet başkanla da çok açık konuşuyoruz. Herkesin kendi camiasıyla ilgilenmesi, kendi sorunlarını tartışması, kimsenin başkasının işine karışmaması en uygun olanıdır. Konu benim yöneticilerim ve herhangi bir Galatasaraylının ne yapması gerektiğini söylemeye gelince, o kimsenin haddi değil. Camiamızda söylenecek bir şey varsa ben ve arkadaşlarım konuşuruz; ama dışarıdan bizim camiamıza ne yapması gerektiğini, arkadaşlarımıza nasıl davranması gerektiğini, bu sorumluluğu üstüne alarak, haddini aşıp bu yükün altına girmesin. Bizim nezaketimiz ve üslup düzeltme niyetimiz yanlış anlaşılmasın. Tevazumuz da yanlış anlaşılmasın. Galatasaray gerekli zamanda, gerekli üslupla cevaplarını vermekten asla imtina etmez.”
“ÜSLUPLARINI DOĞRU BULMUYORUM”
Beşiktaş’ın yaptığı paylaşımın üzücü olduğunu, bu tür yaklaşımların Türk sporundaki kaotik ortamı alevlendirdiğini söyleyen Burak Elmas, şu ifadeleri kullandı:
“Ahmet başkan ile o açıklamanın ardından konuştum. Ahmet başkanın ve benim görüşüm farklı bu konuda. Anlaşmadığımız yerleri açık seçik konuşmakta fayda var. O gün o açıklama çıktıktan sonra ben gerçekten üzüldüm. Bu çabamızın karşılıksız kaldığını hissettim. Beşiktaş maçında saatlerce konuşabileceğimiz bir hakem yönetimi vardı. Beşiktaş maçında sonra biz bu üslubu değiştirmek adına, bir camianın galibiyetine leke sürmemek, o maçta kendi adımıza çıkarmamız gereken dersleri çıkarmak adına Beşiktaş'ı tebrik ettik. Haklı galibiyet dedik. Kendi içimizde de çok tepki gördük. Hatta kendi içimizde aynı fikirde olmayan insanlar olabilir. Bu benim göreve gelirken idealimdi. Sistemin bir parçası olup geçmiş alışkanlıklara teslim olmayacağız demiştim. Burada her türlü cesareti göstereceğiz. Her türlü tepkiyi göğüslemeye hazırım. Galatasaray farklılık getirir. Bu farklılığın da kolay olmayacağının farkındayız. Ahmet başkanın görüşü, ‘Biz sizin golünüze gol değil demedik. Sadece bizimkini vermediler. Biz, bizim golümüz goldü’ şeklindeydi. Ben bu üslubu doğru bulmuyorum. Özellikle bizim nezaketle tebrik ettiğimiz, hatta teknik direktörümüz çıkıp, bazı görüşlerde aynı olmasa bile yönetimimizin görüşünü benimsediği, son derece dostane ve bir mağlubiyetin nasıl yaşanabileceğini Türkiye'ye gösteren üslupta bulunduktan sonra, bizim maçımızın süresinde keşke öyle talihsiz bir açıklama yapmasalardı. Cevap vermek zorunda kalmak istemiyoruz. Dikkatli olmaları lazım.”
“BİZ NEZAKETLİ ÜSLUBUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”
Kulüplere teklifi olduğunu belirten Burak Elmas, “Herhangi bir kulübümüzün hakemler hakkında bir sıkıntısı varsa benimle beraber, MHK'ya gidebilirler. Ben de giderken onları yanıma almaya hazırım. MHK Başkanı'na, onların da haklarını korumak adına beraber gidelim. Bu haksızlıklar tek bir takıma olmuyor. Lütfen taraftarlarımızın kızgınlığını almak, yenilgiyi unutturmak için herkesin bildiği basit oyunlara başvurmayalım. Artık bunları kimse yemiyor. İki üç günlük bir sıkıntı ortadan kalksa da Türk futbolunun sorunları ortadan kalkmıyor. Takımlar, taraftarlarımız arasında gerginlik oluyor. Buna ihtiyacımız yok. Biz şeffaf olmaya, nezaketli üslubumuza ve samimi olmaya devam edeceğiz. Bire bir konuşmaya devam edeceğiz. Bizden kendi meselesi dahil olmak üzere destek isteyen, rakiplerimiz dahil tüm kulüplerin arzu ettikleri takdirde yanındayız. Kendileriyle beraber her ortamda her ortamda, onlarla gerekli konuşmaları yapmaya, onların haklarını kendi hakkımız gibi savunmaya hazırız. Burada çok samimiyiz. Lütfen herkes üslubuna, diğer kulüplerin yöneticileri hakkında konuşurken, diğer kulüplerin iç işleri hakkında konuşurken hassasiyet göstersin. Çünkü bu, Türk sporunu ileriye taşıma, nefret söylemini ortadan kaldırma, kamplaşmayı ortadan kaldırma ve rekabeti sahaya indirme herkesin iyi niyetiyle olabilecek bir şey. Tek başına bazı birkaç iyi niyetli insanın değil, tüm spor paydaşlarının iyi niyet göstererek yapması gereken bir konudur. Herkesin hakkı konusunda onların yanındayım. Eğer Ahmet Nur Çebi isteseydi, hakemlerle ilgili şikayeti varsa, ben de Beşiktaş'ın hakları için MHK'ya beraber gitmeye her zaman hazırım. Kendisinin böyle bir sıkıntısı olursa onunla gelmeye hazırım. Benim de bir sıkıntım olduğunda onun da benimle gelmesini isterim. Kapalı kapalı ardından konuşmayalım. Herkes kendi derdini iletmesin. Aslında Kulüpler Birliği bunlar için var. Bütün paydaşları açık masada konuşmak ve sistemleri düzeltmek üzere, uzun vadeli çözümleri üretmek üzere oturalım. Onun dışında eski alışkanlıklardan artık vazgeçelim” diye konuştu.