Tülay Hatimoğulları: Bu görüşmeler AKP-MHP ile değil, devletle yapılıyor

Tülay Hatimoğulları "Mutlaka sürecin içinde CHP olmalı. Bu görüşmeler AKP ile MHP ile yürütülen değil, devletle yapılan görüşmedir ve çatışanlar birbiriyle konuşur" dedi.

Hatay’ın Defne ilçesinde, "Demokrasi, Barış ve Bölgemizin Geleceği" konulu panel düzenlendi.

Panelde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis’te kurulan komisyonun çalışmalarının "İmralı’nın dinlenmesi" noktasında tıkandığını belirtti.

Hatimoğulları, "İmralı'nın dinlenmesi gerekiyordu, bir şart olarak ortaya konuldu. Öcalan'ın kendi örgütü de bir şart olarak ortaya koydu ve bu konu bugüne kadar geldi. Aslında aylar önce gidilmeliydi. Komisyon bir karar aldı ve şimdi gidiyor. Tabii ki bizim gönlümüzden geçen bu komisyonun oy birliği ile bu kararı almasıydı ama olmadı. CHP gitmemeyi tercih etti, akabinde yine Yeniyol, onlar da gitmeyeceklerini açıkladılar. Biz CHP'nin gitmesini çok önemsiyoruz. Bunu her görüşmede her yerde söyledik. Gitmemelerini bir eksiklik olarak görüyoruz. Bu konuda ümit ediyoruz ki, komisyon hala adaya gitmedi, fikir değiştirilir" dedi.

"Demokrasinin olmadığı, otoriterleşmenin olduğu bir yerde asla olmayız"

Türkiye'de çatışma ve savaşın durması için ellerinden ne geliyorsa yapmaya hazır olduklarını söyleyen Hatimoğulları, şöyle konuştu:

"Alevi toplumuyla ciddi anlamda büyük buluşmalar gerçekleştirdik. Gerek Avrupa'da gerek Türkiye'de kurumlarla buluşmalar yaptık. Tabii çok sorular ve kaygılar var. 'Acaba bir seçim ittifakı mı var, dönüşür mü; DEM Parti burada kullanılmak mı isteniyor?' Şimdi şu bir gerçek; ne Kürt halkı ne de DEM Parti, demokrasinin olmadığı bir yerde, otoriterleşmenin olduğu bir yerde asla olmayız. Tercihlerimizi de böyle yapmayız bu konuda çok netiz."

Bu sürecin AKP ve MHP’yle yürütülen bir süreç olmadığını, muhatabın devlet olduğunu vurgulayan Hatimoğulları, şunları kaydetti:

"Bunu Öcalan da söyledi biz de bütün televizyon programlarımızda konuşmalarımızda ifade ettik. Mutlaka ve mutlaka bu sürecin içine CHP olmalı. Bu görüşmeler AKP ile MHP ile yürütülen görüşmeler değil, devletle yapılan bir görüşmedir ve çatışanlar birbiriyle konuşur. Bu dünyada bütün çatışma ve çözüm denemelerinde deneyimlerine baktığımızda savaşanlar masaya oturur. Bu sürecin muhatabı devlettir ama devletin aynı zamanda icra makamı vardır. İcra makamı da hükümettir o nedenle şu anda hükümetle bu görüşmeler gerçekleşiyor. Yoksa bu siyasi bir tercih yapıldığı için değil. Öcalan da bunu defalarca kez söyledi, bizler de defalarca kez söyledik. Alevi toplumunda çok büyük kaygılar var. Sol Sosyalist kesimlerde büyük kaygılar var. Bu kaygılar haksız kaygılar değil. Bu rejimden gına gelmiş, bu iktidardan, dışlanmaktan, ötekileştirilmekten baskılanmaktan gına gelmiş.

DEM Parti'ye daha önceki ismi HDP'ye dönük gerçekleşen baskıları, şimdi benzerinin Cumhuriyet Halk Partisi'ne gerçekleşmesi asla bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil. Bu konuda da süreç devam etmesine rağmen görüşmeler sürüyor olmasına rağmen biz en açık ve yalın şekilde Cumhuriyet Halk Partisi’yle dayanışmaya devam ettik, edeceğiz. Baskının olduğu her yerde, zulmün olduğu her yerde otoriter rejimin, gözaltların tutuklamaların olduğu her yerde; seçilmişlerin yerine atanmışların olduğu, seçimin yok sayıldığı anlayışa karşı her daim üstü örtük olmayan son derece açık ve yalın bir tavırla Cumhuriyet Halk Partisi'nin de ezilenin, sömürülenin de yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri

Şahbaz: Zehirlenmeler 'talihsiz olay' değil; çökmüş sistemin kronikleşmiş sonucu
Bakırhan'dan Davutoğlu'nun SEGBİS önerisine yanıt: “100 yıllık mesele linke sığmaz"
AKP’ye geçen Gaziosmanpaşa ve Beykoz belediyelerine 1,2 milyar TL kaynak
CHP’li Karasu açıkladı: 19 yılda 11 firmaya 452 ihale, çoğu pazarlık usulü
Özel'den Erdoğan'a: 'Günü gelince ama Ekrem Başkan ama Mansur Başkan seni yenecek!'