CHP'li eski milletvekilleri açıklamalarında, söz konusu iddianamelerle CHP’nin kurumsal kimliğinin hedef alındığını, yargılama süreci başlamadan partinin topluca zan altında bırakılmaya çalışıldığını ifade etti.
CHP’nin tarihsel olarak yolsuzluk, rüşvet ve şaibeye karşı net duruş sergilediğini vurgulayan vekiller, partiye yönelik karalama girişimlerinin Atatürk’ün mirasına saygısızlık anlamına geldiğini belirtti.
Bildiride, CHP’nin yalnızca kendi içinde değil, Türkiye siyasetinde de temizlenme ve arınmanın öncüsü olabilecek güce sahip olduğu kaydedilerek bu sorumluluğun ertelenmeden yerine getirilmesi gerektiği belirtildi.
Özgür Özel’e yöneltilen dört öneri ise şöyle sıralandı:
Hakkında iddia bulunan ya da iftiraya uğradığını söyleyen partililerle ilgili suçlamaları araştırmak üzere bağımsız bir parti içi inceleme heyeti kurulmalı; süreç hızlı ve şeffaf yürütülmeli.
İnceleme sonucunda iddiaları destekleyen delil ya da emareye ulaşılması halinde, yargı sürecinden bağımsız olarak gerekli tedbirler alınarak disiplin mekanizması işletilmeli.
İftiraya uğradığını öne süren parti üyelerinin, iddia ettikleri kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmaları sağlanmalı; bu yola başvurmayanlar için de disiplin süreci başlatılmalı.
Sürecin sonunda sorumlular, haklarında yapılan işlemler ve izlenecek yol kamuoyuna açık biçimde duyurulmalı.
Eski milletvekilleri, Türkiye’de siyasetin temizlenmesinin ve toplumsal arınmanın güvencesinin CHP olduğunu savunarak, partiyi yıpratmaya dönük girişimlerin hukuk ve tarih önünde karşılık bulamayacağını ifade etti. CHP’yi kirletmeye çalışacak herkesin er ya da geç gerekli yanıtı alacağı belirtilen açıklama, “Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin yüz akıdır” vurgusuyla sona erdi.