Erzurum Bölge İdare Mahkemesi, kayyım girişimine karşı başlayan protesto eylemleri sürecinde valiliğin aldığı "eylem-etkinlik yasağı" kararını hukuka aykırı buldu.
Karar, Van’da 31 Mart 2024'te yapılan yerel seçimlerde Büyükşehir Belediye Eş Başkanlığı görevine seçilen Abdullah Zeydan’ın mazbatasının AKP’li adaya verilmek istenmesi ve bunun üzerine kentte başlayan protestolara karşı Van Valiliğinin aldığı 15 günlük "eylem ve etkinlik yasağı" kararının mahkemeye taşınması üzerine alındı.
Avukatlar dava açtı
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, avukatlar Hazma Çiftçi ve Mahmut Kaçan, valiliğin söz konusu yasak kararına karşı "yürütmenin durdurulması" talebiyle Van 4'üncü İdare Mahkemesi’ne başvuru yaptı.
İdare Mahkemesi, protesto eylemlerine dönük polis saldırısını "demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırılık oluşturmadığını" ileri sürerek, yasak kararının "ölçülülük ilkesine uygun olduğunu" iddia etti.
Mahkeme, 20 Ekim 2024'te verdiği kararla yasak kararının "yerinde" olduğunu hükmetti.
İstinaf 'hukuki değil' dedi
Bunun üzerine Erzurum Bölge İdare Mahkemesi 6'ncı İdari Dava Dairesi’ne başvuru yapıldı. Mahkeme, 9 Mayıs 2025 tarihinde başvuruyu karara bağlayarak, valiliğin il genelini kapsayan 15 günlük yasaklama kararının dayanağının olmadığını kaydetti.
Kararda, valiliğin her türlü eylem ve etkinliği yasaklaması gibi genel nitelikte karar alamayacağına dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
"Somut olayda Valiliğin ‘ve benzeri türdeki her türlü eylemlerin, etkinliklerin ve faaliyetlerin’ yasaklanması şeklinde genel nitelikte bir yasaklama kararı verdiği, bu şekildeki bir yasaklama kararının belirli bir toplantının yasaklanması için ön görülen Kanun'un 17. maddesi gereğince verilemeyeceğinin açık olduğu, Valiliğin, bu yetkisinin ötesinde ilin tamamını kapsayacak ve belirli olmayan bütün toplantılar yönünden yasaklama kararı verdiği, buna göre yasaklama kararının kanunilik şartlarını karşılamadığı anlaşılmış, kararda hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır."
'Emsal karar'
Davaya ilişkin konuşan avukat Mahmut Kaçan, istinaf mahkemesi kararının emsal olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Bu karar, ‘güvenlik’ ve ‘özgürlük’ arasındaki ince çizgiyi yeniden çizdi. İstinaf mahkemesi, valiliğin 15 günlük genel yasağını iptal ederek önemli bir prensip vurgusu yapmış oldu.
"Mahkeme toplu yasakların demokrasiyle bağdaşmadığını ve sadece somut tehditlerin hakları kısıtlayabileceğini söylüyor. Mahkeme, ‘terör riski’ gibi genel gerekçelerin yetmediğine dikkat çekerek geç de olsa hukuku idareye hatırlatmış oldu. Karar benzer yasaklar içim emsal olma niteliğinde."