İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, süreçle ilgili görüşlerini paylaşmak üzere planladığı siyasi parti ziyaretlerine başladı.
Yeniden Refah Partisi ile başlayan program, bugün DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile devam etti. Heyetler arasında süren bir saatlik görüşmenin ardından iki lider basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, görüşmede gündemde başta İran ve İsrail çatışması olmak üzere; yeni anayasa, parlamenter sistem ve terörsüz Türkiye süreci olduğunu söyledi.
Babacan, “İYİ Parti’de DEVA Partisi de kurulduğu günden bu yana parlamenter sistemi savunan partiler. Bu konuda iki partinin de iradesini sapasağlam koruduğunu da teyit etmiş olduk. Bu konuda partilerimiz arasındaki diyaloğun aynı zamanda bir ortak çalışma zeminin oluşması için de bir ortak çalışma grubu kurmayı da kararlaştırdık. İlk aşamada iki partiden de 2’şer ismin görevlendirilerek daha önce yapmış olduğumuz parlamenter sistem çalışmasını baz alıp zenginleştirilmesi, güncel anayasa tartışmaları da dahil parlamenter sistemin savunucusu olmak hem de parlamenter sistemden muradımızın ne olduğunu da anlatmak” ifadelerini kullandı.
“TBMM’nin manevi şahsiyetini olumsuz yönde etkileyecek bir adım”
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ise, İsrail’in asıl hedefinin Türkiye olduğunu belirtti.
Dervişoğlu, şöyle konuştu:
"Birileri bir isim takmak istiyor ama henüz düşünceden eyleme dönüşmüş bir hal yok. O teklife hükümetin nasıl baktığı da net değil. O komisyona karşı da yaşanması muhtemel olumsuzlukları ifade ederek endişelerimizi dile getirdik. Orada da kısmen ortaklaştığımızı söyleyebilirim. Devlet, hükümetle birlikte bir anayasa değişikliği hazırlıyor türünden bir hissiyat yaratmaya çalışıyorlar. Devlet, hükümet, Erdoğan, Bahçeli, İmralı, Kandil, DEM bu işin neresinde henüz bunu net olarak belirleyebilme imkanına sahip olamadık. Ortaya bir şey atıyorlar ve siyasi partilerin tartışmasını arzu ediyorlar. Böyle bir muradın yaşama geçirilmesine fırsat tanımayacağımızı ifade ediyorum. Eğer bir hazırlıkları varsa bu zamana kadar önümüze getirmiş olmalarını beklerdik ama konuyla ilgili komisyon çalışmalarına yeni başladıklarını ifade ediyorlar. Bu da ciddiyetsizliklerinin bir delili olarak karşımızda duruyor. TBMM’de anayasa ve adalet komisyonları var ama bu hükümetin bir de torba kanun saplantısı var. Anayasa değişikliğini bile bir torba kanun gibi ele almış olmaları halini TBMM’nin manevi şahsiyetini olumsuz yönde etkileyecek bir adım olarak değerlendiriyoruz. Türkiye'nin sorunlarının aşılabilmesi için kimseye kapılarımızı kapatmış değiliz. Aradığımız şey samimiyettir. Aradığımız şeyi burada bulmuş olmaktan mutluyum."