BBP, Türkiye Cumhuriyeti’nin yıllardır sürdürdüğü kararlı mücadele ile teröristleri sınırları içerisinde yok ederek büyük bir başarı elde ettiğini kaydetti. Açıklamada, “Yarım asırdır Türk devletine ve milletine karşı hain saldırılar gerçekleştiren terör örgütü, geldiği noktada silahları bıraktığını ve kendini feshettiğini duyurmuştur” denildi.
BBP, bu zaferi tüm güvenlik güçlerine ve şehitlere ithaf ederken, özel olarak Şehit Emniyet Amiri Fatih Özdil ve Şehit Binbaşı Zafer Kılıç’ın isimlerini andı.
Ancak BBP Başkanlık Divanı, PKK’nın söz konusu açıklamasında ideolojik propagandanın devam ettiğini ve “silahlı mücadelenin biçim değiştirdiğini” belirterek, “PKK kendini feshettiğini iddia etse de, hedeflerinden vazgeçmiş değildir” değerlendirmesinde bulundu. Açıklamada, örgütün bu adımının samimi bir barış çağrısından çok, siyasal alanda varlık sürdürme amacı taşıdığı ifade edildi.
Terör örgütünün yalnızca Türkiye kamuoyuna değil, uluslararası aktörlere de mesaj vermeye çalıştığına dikkat çeken BBP, bildirideki BM gözetiminde silah bırakma çağrısının, konuyu Türkiye’nin iç meselesi olmaktan çıkararak uluslararası bir boyuta taşıma çabası olduğunu belirtti.
Ayrıca açıklamada, PKK’nın diğer yapıları olan KCK, PYD ve YPG gibi uzantılarının fesih kararına dahil edilmediğine işaret edildi. “Örgüt, silahlı mücadelenin çıkmazda olduğunu görmüş ve devletimiz karşısında diz çökmüştür” denilen açıklamada, bu dönüşümün bir çözüm değil, stratejik bir manevra olduğu vurgulandı.
BBP, söz konusu açıklamada yer alan “yeni anayasa” ve “Türkiye Cumhuriyeti’ne yeni bir isim” gibi önerileri de eleştirerek, bu tür ifadelerin devletin temel niteliklerini hedef aldığını ve kabul edilemez olduğunu bildirdi.