Almanya’da Trafik Işığı Koalisyonu olarak bilinen hükümet koalisyonu dün akşam dağıldı. Alman Başbakan SPD’li Olaf Scholz, koalisyon ortağı FDP Genel Başkanı Christian Lindner’ı bakanlık görevinden aldı ve erken seçimin yolunu açacak olan güvenoyu isteyeceğini söyledi.
Muhalefet oylamayı hemen istiyor
Muhalefetteki CDU'nun Genel Başkanı Friedrich Merz, Başbakan Olaf Scholz'a en geç önümüzdeki hafta güven oylaması yapması çağrısında bulundu. Scholz ise güven oylamasını 15 Ocak'ta, yeni yılın ilk Bundestag oturum haftasında gerçekleştirmeyi planladığını açıklamıştı.
Wissing, FDP’den ayrıldı, bakan olarak kalmak istiyor
Koalisyonu’nun dağılmasının ardından Ulaştırma Bakanı Volker Wissing, partisi FDP’den ayrılma kararı aldığını açıkladı. Ancak bakanlık görevini bırakmak istemediğini belirten Wissing, hükümetteki pozisyonunu korumayı amaçlıyor.
Lindner’a istifasını sundu
Wissing, Berlin’de yaptığı açıklamada, Başbakan Olaf Scholz’un koalisyonun sona ermesine rağmen bakan olarak görevine devam edip etmek istemediğini sorduğunu ve kendisinin bu görevi sürdürmeye hazır olduğunu belirttiğini ifade etti. Partisinin zor duruma düşmesini istemediğini vurgulayan Wissing, FDP Genel Başkanı Christian Lindner’a istifa kararını bildirdiğini söyledi.
Wissing ayrıca, koalisyon döneminde daha yapıcı bir işbirliği beklentisi içinde olduğunu önceden dile getirdiğini ve bu doğrultuda hareket etmeye devam edeceğini belirtti.
Ne olmuştu?
Almanya’da bir süredir devam eden koalisyon krizi dün akşamki toplantıyla zirveye ulaştı. Başbakanı Scholz, anlaşmayı bozmakla suçladığı koalisyon ortağı Lindner’i görevden aldı.
Scholz, gece saatlerindeki krizin ardından kameralar karşısına geçti ve 15 Ocak'ta Meclis'ten güvenoyu isteyeceğini, alamaması durumunda da Mart ayı sonunda seçime gidileceğini söyledi.
Scholz, Lindner'i sert ifadelerle eleştirdi.
"Çok sık partisel ve dar görüşlü taktikler izledi. Çok sık güvenimi kırdı" diyen Scholz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uzun müzakereler sonunda üzerinde anlaştığımız bütçe konusunda bile tek taraflı olarak anlaşmayı bozdu. Bundan sonra iş birliği için bir güven temeli kalmadı. Ciddi bir hükümet çalışması böyle bir ortamda mümkün değil. Bir hükümete giren kişi ciddi ve sorumlu davranmalı. İşler zorlaştığında ortadan kaybolmamalı, tüm vatandaşların çıkarına uzlaşıya hazır olmalı. Ama Christian Lindner’in derdi bu değil."