'Yüzyüzeyken Konuşuruz' günümüzün popüler gruplardan biri. Şarkıları milyonlarca kişi tarafından dinleniyor ve seviliyor.
Geçtiğimiz sene de grubun solisti Kaan Boşnak hakkında bir darp iddiası atılmıştı ortaya. 2020 yılında reklamcı ve organizatör Başak Ceylan Torun'la nikah masasına oturan Kaan Boşnak'ın önce başka kadınlara attığı mesajlar tek tek ifşa edilmişti. Ardından Başak Ceylan Torun, hem kendisinin hem de küçük oğullarının Kaan Boşnak tarafından şiddet gördüğünü itiraf etmişti.
Başak Ceylan Torun, 'Bu zaman kadar ailem ve oğlum zarar görmesin diye hep sustum, açıklama yapmadım. Artık oğluma kendi aileme ve bana yaşatılan üzücü durumları açığa kavuşturmak üzere avukatlarım ile gerekli hukuki işlemleri başlatacağız' demişti.
Ve son olarak Yüzyüzeyken Konuşuruz grubunun bas gitaristi Can Tunaboylu hakkında da bir darp iddiası ortaya atıldı.
Can Tunaboylu'nun sevgilisi Aybike Çelik yaşadıklarını anlattı, darp izlerinin fotoğrafını paylaştı.
Çelik, "3 Ağustos gecesi eski erkek arkadaşım olan şahıs tarafından ağır şekilde darp edildim." dedi ve ekledi:
'13 gün boyunca kırık kol, gözüm mor bir şekilde duygusal manipülasyon ile evde tutuldum. Dışarı tek çıkabildiğim gün şahsın konseriydi, konser günü grup arkadaşlarına ve menajerlerine gözümü göstermek isterdim, şahıs sahnedeyken diğer müzisyen arkadaşlara suratımdaki makyajı silerek anlatmak istedim, burada istenmiyorsun diye üzerime gelindiği için uğradığım şiddeti ve incittiğimi sandığım kolumu (aslında kırık olan) ve gözümün morluğunu anlatamadım. Gösteremedim ve yaşadığım şok ve Stockholm sendromu nedeniyle yine şahısa sığınmak durumunda kaldım.'
Darp raporu alamasın diye hastaneye götürülmediğini söyleyen ve psikolojik şiddet görmeye devam ettiğini belirten Aybike Çelik, "Kolumdaki kırık basit tıbbi müdahale ile çözülemeyeceği için dava zaten otomatik olarak açıldı fakat bana işkence uygulamış bu şahsın hiçbir şey yapmamış gibi hayatına devam etmesi sinirlerimi bozuyor" dedi.
Can Tunaboylu ise eski sevgilisi Aybike Çelik'in anlattıklarının gerçeğe aykırı olduğunu öne sürdü. Tunaboylu, kendini şu sözlerle savundu: